Davacı kira ilişkisinin varlığından hareketle kira parasının tespiti isteminde bulunmuş olup bu açıdan kira ilişkisinin varlığını, kira sözleşmesinin başlangıç tarihini ve aylık kira bedelini ispat külfeti davacıya aittir. Davacı taraf davalı ile aralarında yazılı herhangi bir kira sözleşmesinin bulunmadığını belirtmiş, davalı ise eski malik ile aralarında imzalandığını ileri sürdüğü kira sözleşmesine dayanmıştır. Buna göre, taraf delillerinin toplanıp değerlendirilmek suretiyle kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin ön sorun olarak (hadise şeklinde) incelenerek kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin belirlenmesi ve dava tarihi de dikkate alınarak tespiti talep edilen aylık kira bedelinin yapılacak denetim sonucunda tespitine karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin geçerli olmadığı iddiası ile kira sözleşmesinin iptali için açılan davada görevin dava değerine göre belirleneceğini belirtip, yıllık kira bedeline göre görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; taraflar arasında yapılmış bulunan kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ödenen kira bedelinin geri alınması istenmektedir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, başlangıçtan beri geçerli olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Geçersizliğinin tespiti istenilen kira sözleşmesinde yıllık kira parası 23.000,00 YTL olup, bu değerde sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir....
Davalı cevap dilekçesinde, dava dışı ...’ın ortağı ve temsilcisi olduğu ... ile 13.04.2006 tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi yapıldığını bu sözleşmenin son 3 yılına istinaden yapılan 3 yıl süreli 30.01.2008 tarihli kira sözleşmesinde senelik 50.000 TL ifadesinin sehven yazıldığını bu tutarın 3 yıllık kira karşılığı olduğunu, davacı ile dava dışı ... arasında yapılan 07/01/2008 tarihli kira sözleşmesinin 13.04.2006 tarihli kira sözleşmesinin son 3 yılı için olduğunu, dava dışı ...’ın işletmeyi çalıştırmaya devam ettiğini 30.01.2008 tarihli kira sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığını, kira borcunun bulunmadığını belirterek haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin iptali ve tazminat istemine ilişkin davada ... Sulh Hukuk ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesinin iptali ile peşin ödenen iki aylık kira bedeli ile yapılan masrafların ödenmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin geçerli olmadığı iddiası ile kira sözleşmesinin iptali için açılan davada görevin dava değerine göre belirleneceğini belirtip, yıllık kira bedeline göre görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
ün bahsi geçen 11.09.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesini davacıya devrettiği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin devri nedeniyle 11.09.2001 tarihli kira sözleşmesinin tüm şartları ve hükümleri ile davacıya devredildiğinin kabulü gerekir. 11.09.2001 tarihli kira sözleşmesinin özel şartlar 2. maddesinde; sözleşmenin tapu siciline şerh edileceği, 4. maddesinde; kira sözlemesinden kiracının mirasçılarının da aynı şartlarla yararlanacağı, 5. maddesinde; kira sözleşmesinin kiracı tarafından 3. Kişilere devredilebileceği düzenlenmiş olup, özgür irade ile taraflar arasında düzenlenmiş bu şartlar tarafları bağlar....
Kira sözleşmesinde "Kira kontratı tapudan şerh verilecektir" düzenlemesi yer almaktadır. Kira sözleşmesinin davalı-karşı davacı kiracı tarafından 06/06/2012 tarihinde tapu kaydına şerh edildiği anlaşılmaktadır. Tapu Sicil Tüzüğünde, kişisel hakların şerhi için yazılı kira sözleşmesinin ibrazı gerektiği düzenlemesi yer almaktadır ancak kiracının ya da malikin şerh için başvurusu açısından bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Kira sözleşmesinde, sözleşmenin şerhine ilişkin hüküm bulunması halinde malikin başvurusu olmadan kiracının kira sözleşmesinin şerh edilmesi amacıyla başvuruda bulunabilmesi için kira sözleşmesinin noterde düzenlemiş ya da sözleşmedeki imzaların noterce onaylanmış olması gerekir. Somut olayda ise kira sözleşmesi adi yazılı şekilde düzenlenmiş ve noterce imza onayı yapılmamış olup sadece aslına uygun olduğuna dair suret onayı yapılmıştır....
Kira sözleşmesinin başlangıç tarihini ve süresini kanıtlama yükümlülüğü satın alma ile kiralayan sıfatına sahip olan davacıya ait olup, yargılamada yazılı kira sözleşmesinin ibraz edilememesi halinde mahkemece davacı tarafa bu hususların açıklattırılması, bu tarih ve süreye davalı kiracının karşı çıkması halinde, davacı kira başlangıç tarihi ve süresini tanık dâhil her türlü delille kanıtlayabileceğinden davacının tüm delillerinin toplanması, kira başlangıç tarihi ve süresinin saptanmasından sonra işin esasının incelenmesi gerekir.” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma sonrasında mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve davacı tarafa kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin ve süresinin ne olduğunu beyan etmek üzere süre verilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin taşınmazı satın alma yoluyla edindiğinden eski malik ile akdedilen kira sözleşmesinin kendilerinde bulunmadığını, bu nedenle kira akdini dosyaya ibraz edemediklerini bildirmiştir....
Yapılan açıklamalar ve emsal içtihatlar karşısında; kira sözleşmesi uyarınca kira sözleşmesinin fesih nedenlerinin oluşup oluşmadığı, taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesinin 26.maddesi uyarınca süre bitiminin kira sözleşmesinin feshi sebebi olarak kabul edilip edilmediği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uyarınca kira sözleşmesinin süresinin bitimi ve öncesinde yapılacak ihtar veya bildirimle uzayıp uzamayacağı, hangi hallerde ve şartlarda kira sözleşmesinin aynı şartlarla süresinin devam edeceği yahut sona ereceği, ... 59....
Dava, kira sözleşmesinin sona ermediğinin tespiti ile takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının, davalının maliki olduğu taşınmazı 30/10/2009 başlangıç tarihli, 5 yıl süreli sözleşme ile kiraladığını, kiraya veren davalının, kira sözleşmesinin iptali istemiyle açtığı davanın kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediğini, davalının Karacabey İcra Müdürlüğü'nün 2014/1323 Esas sayılı dosyası ile bu karara dayanarak takip başlattığını ve 14 nolu örnek tahliye emri tebliğ edildiğini, takip ve tahliye hakkının kira sözleşmesinin sona ermesine bağlı olduğunu, taraflar arasında kira sözleşmesinin hukuken sona ermediğini belirterek kira sözleşmesinin sona ermediğinin tespiti ile sona ermeyen kira sözleşmesine dayalı takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin başlangıçtan itibaren iptali istemine ilişkin davada Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk ve Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesinin iradesi dışında ve hileyi de içermesi nedeniyle başlangıçtan itibaren iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, açılan davanın kira akdinin iptali, yani akdin feshi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın kira sözleşmesinin hileli olmasından, aykırılığı nedeniyle kira sözleşmesinin kurulduğu andan itibaren geçersizliğine yönelik olduğunu, görevli mahkemenin genel hükümlere göre belirleneceğini yönünde hüküm kurmuştur....