Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2023 NUMARASI : 2022/2604 ESAS DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : TALEBİN ÖZETİ ve SAFAHAT : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketin arsasında %18 hissedar olduğunu, ayrıca taraflar arasında farklı tarihli kira sözleşmeleri bulunduğunu, kira parasının hâlen KDV dahil 2.350,00 TL olduğunu, 470,00 TL olarak uyarlanmasını ve bu hususta ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kira parasının 2.350,00 TL'den 470,00 TL olarak uyarlanması talebinin fahiş olduğunu, açılan davanın kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince 16.01.2023 tarihli tensip zaptı 6 numaralı ara karar ile davacı vekilinin tedbir talebinin reddine karar verildiği, ara kararın davacı vekiline tebliğ edilmediği, davacı vekili tarafından 05.06.2023 tarihli dilekçe ile bu ara karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kira parasının 1.9.2007 gününden başlayarak aylık 1500 TL olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, 1.9.2007tarihinden itibaren aylık kiranın 1500 TL. olarak tespiti istenilmiştir. Mahkemece, kira artış talebine ilişkin ihtarın süresinde olmadığı , bu nedenle de ancak bir sonraki dönem için tespit yapılabileceği gerekçesi ile, 1.9.2008 tarihinden itibaren aylık kiranın 600 TL. olarak tespitine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde artış şartının bulunduğu görülmüştür....

    Davacı tarafından dava dilekçesinde 60.000 TL harca esas değer gösterilerek taşınmazın tahliyesi talep edilmiş, davalı vekili yargılama sırasında aylık kiranın 2013 yılı için brüt 20.807,24 TL, yıllık kiranın ise 249.686 TL olduğunu belirterek dava değerine itiraz edip harcın tamamlattırılmasını talep etmiştir. Tahliye davalarına ilişkin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9.maddesi hükmüne göre davanın esasa ilişkin nedenlerle reddi veya kabulü halinde bir yıllık kira bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Olayımızda dava, sözleşme süresinin sona ermesi nedeniyle tahliye istemine ilişkin olup, yapılan yargılamanın sonunda dava esasa ilişkin nedenlerle reddedilmiştir. Bu durumda mahkemece bir yıllık kira miktarı üzerinden davalı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 08.09.2022 tarihli karara karşı, taraf vekilleri tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin Afyonkarahisar İli Merkez Kumartaş Erenler Mahallesi 126 ada 23 parsel nolu dükkanı davalıya market olarak kullanılmak üzere 01/08/2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde 10 yıllığına aylık 2.900- TL bedelle kiraya verdiğini, kira artışlarının yıllık TÜFE +ÜFE/2 hesabı ile belirlendiğini, bu artışın müvekkilinin mağduriyetine neden olduğunu, aylık 2.900- TL olarak belirlenen kiranın, geçen 5 yıllık süre içinde taşınmazın bulunduğu bölgede ciddi bir alt ve üst yapı değişikliği, enflasyon ve devalüasyon gibi ekonomik krizlerin kiralananın karşılığı olmaktan uzak kaldığını beyan ederek kiranın yeni koşullara uyarlanarak, aylık 4.765,64 TL+KDV olarak kira bedelinin dava tarihinden...

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kira bedelinin uyarlanması davasına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Kira bedelinin uyarlanması davalarının kabul veya reddi halinde taraf yararına vekalet ücretinin nasıl hesaplanması gerektiğine dair Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde (Tarife) bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak bu gibi durumlarda aynı Tarifenin 9 uncu maddesinde öngörülen kira tesbit davalarındaki hesaplama biçimine uygun bir yol izlenmesi mümkündür. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Tarifenin 9 uncu maddesi; “Tahliye davalarında bir yıllık kira bedeli tutarı, kira tespiti ve nafaka davalarında tespit olunan kira bedeli farkının veya hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden Tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, avukatlık ücreti olarak hükmolunur. Bu miktarlar, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamaz. ” şeklindedir. 3....

        İİK'nın 269/c maddesine göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi ve kira ilişkisini kabul etmiş sayılır. Somut olayda, dava konusu icra takibi 01/04/2017 tarihli kira sözleşmesine dayalı olarak başlatılmış olup, davalı icra takibine itirazında, kira sözleşmesine açıkça itiraz etmediğinden, kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir. Davalı, takibe itirazında, Bodrum 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 05/07/2021 tarihli tedbir kararı ile kiranın 4.400,00 TL'ye düşürüldüğünü, tedbir olmasa bile 7.200,00 TL kiranın fahiş olduğunu, kira bedeline ayrıca ve açıkça itiraz ettiğini belirtmiştir. Üzerinde durulması gereken husus, takip konusu edilen aylık 7.200,00 TL kiranın yerinde olup olmadığıdır. İlk derece mahkemesince, Bodrum 3....

        İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, taraflar arasındaki yazılı sözleşmeye göre belirlenen kira bedellerinin davacıya ödendiğinin sabit olduğunu, davacının aylık kiranın 1.000,00 TL olduğunu ispatlar aynı kuvvette delil bildiremediğini, buna rağmen mahkemece aylık kiranın 1.000,00 TL olduğunun kabulünün hatalı olduğunu, takip konusu dönemden önceye ait kira bedellerinin de yazılı sözleşmeye göre ödendiğini, davacının bu duruma itirazının bulunmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 269/c maddesi uyarınca itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir....

        K A R A R Davacı alacaklı, 15.07.2009 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 30.11.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2015 yılı kira alacağı 6.500 Euro karşılığı 19.877,65 TL’nin işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri davalı borçluya 01.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlunun takibe itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiştir. Davacı alacaklı İcra Mahkemesi'ne başvurarak otuz günlük yasal süre içerisinde kira borcu ödenmediğinden temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı borçlu, ödenmemiş kira borcu olmadığını, kira bedelinin kira süresi dolduktan sonra ödendiğini, ancak davacının kira süresi dolmadan takip başlattığını, kendisinin o tarihte borcu olmadığını, kira süresinin bitmesinden sonra kira bedelini ödediğini, kira bedelinin de 1.500,00 TL olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur....

          Aylık net kiranın 114.700.000.-TL olduğu konusu ihtilafsızdır. Sözleşmede net kira miktarı gösterilmiş, stopajın da kiracı tarafından ödeneceği kararlaştırılmış olduğuna göre stopaj oranlarında meydana gelecek değişiklik davalının ödemesi gereken net kira bedelini etkilemez. Davalı takibe konu Nisan-Mayıs 1999 ayları net kira bedelini ödemiş olduğundan ve davacı stopaj farklarını kira bedeline yansılamayacağından davada temerrüt olgusunun gerçekleştiğinden söz edilemez. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA) ve istek halinde peşin alman temyiz harcının temyiz edene iadesine, 7.5.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            HUKUK DAİRESİ Taraflar arasındaki kira bedelinin uyarlanması davasının yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili istinaf kanun yoluna müracaat etmesi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 6100 sayılı HMK'nın 362/1-b maddesi uyarınca; ilk derece mahkemelerince verilen kira bedelinin uyarlanması kararı hakkında istinaf incelemesi sonucunda verilen kararlar kesin nitelikte olup, HMK'nun 366. maddesi atfıyla aynı kanunun 352. maddesi uyarınca, kesin olan kararlar hakkında Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

              UYAP Entegrasyonu