DELİLLER: Tapu kaydı, resmi senet, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili İDM'nin 09/12/2020 tarihli davacı vekilinin talebinin reddine ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
Davacı taraf, e-defter modüllü LEM bakım ve güncelleme bedeli ödemeksizin ekranının açılmasını,bu yöndeki tüm kısıtlamaların kaldırılmasını ve e-defter gönderebilmesini talep etmektedir. Mahkeme gerekçesinde de belirtildiği gibi, karşılıklı edimlerin yerine getirilip getirilmediğinin araştırılması gerekmekte olup, ayrıca davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin eda mahiyetinde olduğu, eda mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbir talebinin reddi kararında isabetsizlik görülmemiştir. Şu hale göre, mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....
Böke tarafından, davalı ... aleyhine 18/04/2013 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir istemli maddi tazminat davası açılması üzerine mahkeme tensip ile birlikte ihtiyati tedbir isteminin reddine dair verilen 22/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 21/02/2014 tarih ve 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararıyla ihtiyati tedbir talebinin kabulü veya reddine ilişkin mahkemece verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğu karara bağlanmıştır. Bu sebeple, davacıların temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilme olanağı bulunmayan karara ilişkin temyiz dilekçesinin REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İlk Derece Mahkemesi hükmüne karşı davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; "Mahkemece davacının tedbir talebi teminatsız olarak kabul edilmiş, tedbire vaki itirazlarımız reddedilmiştir ve davacıya ilaç bedeli ödenmiştir. Kurumumuzca yapılacak ödemeler mevzuatta belirtilen düzenlemelerle sınırlandırılmış olup, düzenlemeye aykırı olarak ödeme yapılamaz. 6100 sayılı Yasanın 389. Maddesinde belirtilen nedenlerin bulunmaması nedeni ile usul ve yasaya aykırı mahkemenin ihtiyati tedbir kararına kurumumuzca yapılan itirazlar reddedilmiş olup adeta davacının davası kabul edilmiş ve infaz edilmiştir. Kurumun ayakta kalıp tüm ülke insanlarına hizmet verebilmesi için ilgili mevzuat çerçevesinde bütçe ve uygulama planları mevcut olup , Mahkeme kararı ile mevzuata aykırı olarak tedbir kararı ile kurumun bütün planlamaları kullanılamaz hale gelecektir. Dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyebilecek veya böyle bir sonuç doğuracak nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemez....
Davalı, davacının 15.06.2008- 15.04.2009 tarihleri arasında kiracı olduğunu,1182 TL kira, 470 TL doğalgaz - aidat, 440 TL boya bedeli olarak toplam 2092 TL borcunun bulunduğunu bildirerek davanın reddine, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur. 1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz eden davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalı vekilinin kötüniyet tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; İcra İflas Yasası nın 72. maddesine göre, dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde kırktan aşağı tayin edilemez ....
Mahkemece, acele el koyma isteminin kabulüne karar verildikten sonra talep üzerine ek kararla belirlenen bedelin bir kısmının tedbiren ödenmemesine; daha sonraki ek kararı ile de ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar vermiş, hüküm, taşınmaz üzerinde kira hakkı olan Çağlar Tarım Ürünleri San. Ve Tic. Ltd.Şti. vekilince temyiz edilmiştir. Kamulaştırma Kanununun 27.maddesi gereğince verilen kararlar delil tespiti niteliğinde olup, anlaşmazlığı çözümleyen nihai bir karar mahiyetinde olmadığından temyizi kabil kararlardan olmadığından, temyizi mümkün değildir. Öte yandan; Temyize konu edilen ihtiyati tedbir talebine ilişkin kararın, 6100 sayılı HMK'nun yürürlükte olduğu dönemde ittihaz olunduğu açıktır. HMK'nun 341.maddesi “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; tedbir talep edenin tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmediği, genel kurul kararlarının uygulanmasının geri bırakılmasına dair ihtiyati tedbir için yasal koşulların oluşmadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE 1-GÖREV AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: 6100 Sayılı Kanunun 389/1-2. maddesinde; "Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür. Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır." amir kanun hükmü yer almaktadır....
ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin bu aşamada reddine, işbu tensip tutanağının davacı tarafa tebliğine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/597 Esas sayılı dosyasında tedbir kararı verildiğini, iş bu tedbir kararında şirkete ait araçlar üzerindeki muhafaza işlemlerinin ve yakalama şerhlerinin kaldırılarak davacıya iadesine, banka hesapları üzerine konulan hacizlerin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, yeni takip yapılmamasına, hacizlerin kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verildiğini, bu nedenle karar gereğince işlem yapılarak müvekkili yönünden icra takibinin durdurulmasına, konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek takibe itiraz etmiş, itiraz üzerine İcra Müdürlüğünce 04.09.2015 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira parasının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu süresinde itiraz ettiği halde, davacı İcra Mahkemesinden yalnızca kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur....