Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı tarafından 13.08.2010 tarihinde kira alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatılmıştır. Davalı yasal süresinde icra takibine yapmış olduğu itirazında kiracılık ilişkisine karşı çıkarak, taşınmazı alacaklıya sattığını, alacaklı ile talep edilen dönemde ücretsiz olarak taşınmazda kalacağı hususunda anlaşma yaptıklarını ileri sürmüş, yargılama sırasında da aynı itirazını tekrar etmiştir....

    İcra Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 7425 TL kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

      HMK'nın 2/1. maddesinde “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde ise, kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilâmsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; her ne kadar taraflar arasında mahkemeye ibraz edilmiş bir kira sözleşmesi yoksa da, talep, kira alacağının ve fer'ilerinin tahsili istemiyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacının davalıyı kiracı olarak kabul ettiği anlaşılmıştır....

        Davacı tarafından, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine, davalı borçlunun vaki itirazı üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunduğuna göre, mahkemece davacının tahliye talebi hususunda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir. Karar bu nedenle tahliye davasına ilişkin olarak bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın tahliyeye ilişkin olarak BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İcra Hukuk Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı vekili icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece itirazın kaldırılması yönünden dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,tahliye talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1 / a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir....

              Dava dilekçesinde ise 2009,2010,2011,2012 yıllarına ilişkin ödenmeyen kira alacağı bulunduğu belirtilerek itirazı iptali istenilmiştir İtirazın iptali davası; açılış, şekil ve doğurduğu sonuçlar yönünden ilamsız icra takibinin devamı niteliğinde görülen ve dayanağı İİK 67/1 md. hükmünde bulunan bir eda davasıdır. İlamsız icra takibinin takip talebi ve ödeme emrinde belirtilen aylar yönünden kira alacağının bulunup bulunmadığını belirlemek davanın tek ve ana kaynağıdır. Buna göre, mahkemece; davalının, davaya dayanak icra takibine konu edilmeyen 2009 yılına ilişkin de kira alacağı bulunduğunu belirlemek suretiyle karar verilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

                Uyuşmazlık, kira alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.07.2001 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmeye konu yerin düğün salonu olup, ticari işletme ile ilgili olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafından 25.09.2008 tarihinde başlatılan icra takibinde 01.07.2005 – 01.07.2006 tarihleri arası için 62.958,00 TL kira farkı ile, 45.025,00 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 107.983,00 TL nin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

                  Bu durumda mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 269 ve devamı maddeleri gereğince kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun kiralanan taşınmazların tahliyesine ilişkin 269. maddesi gereğince; takip adi kiralara veya hasılat kiralarına mütedair olur ve alacaklı da talep ederse ödeme emri, Borçlar Kanununun 260. ve 288 inci maddelerinde yazılı ihtarı ve kanuni müddet geçtikten sonra icra mahkemesinden borçlunun kiralanan şeyden çıkarılması istenebileceği tebliğini ihtiva eder. İ.İ.K.'nun 269/2. maddesi hükmüne göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi ve kira ilişkisini kabul etmiş sayılır....

                  İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/750 sayılı dosyasının ilgilisi olan İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün 2012/7432 sayılı dosyasında yapılan icra takibinde 2012 yılı Aralık ayı dahil 11 aylık kira alacağının icra takibine konulduğu kira alacaklarının birçoğunun mükerrer takibe konu teşkil ettiği belirtilmiş olup davalının itiraz dilekçesinde de belirttiği bu dosya üzerinde de durularak kira alacağının ödenip ödenmediğinin tespit edilmesi gerekir Davalı vekilinin işlemiş faiz alacağına yönelik temyiz itirazlarına gelince; icra takibinde, üç ayrı döneme ait toplam 29 aylık kira alacağı takibe konu edilmiş olup takipte istenen faiz alacağı da her bir dönem yönünden miktar belirtilmek suretiyle ayrı ayrı talep edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu