Sulh Hukuk Mahkemesince, davacının talep ettiği maddi ve manevi tazminat taraflar arasındaki kira ilişkisinden dolayı ortaya çıkan bir zarar olmayıp, haksız fiil olarak nitelendirebileceğimiz deprem sonucu ortaya çıkan bir zarardır. Bu açıdan bakıldığında görevli mahkeme HMK'nın 2. maddesine göre asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, dava kira ilişkisinden kaynaklanan maddi zararın tazminine yöneliktir. Davacının kira ilişkisinden doğan maddi zarar tazminine yönelik talebin 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesi kira ilişkisinden doğan tüm davalarında sulh hukuk mahkemeleri görevli olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dosya kapsamında; dava dilekçesinin bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu dava dilekçesinin dosya arasına konulması, ondan sonra merci tayini incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE 03/04/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklı olduğu görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş olup, taraflar arasındaki kira ilişkisinden doğan billboard led ekran ve tesisin 10 yılık kira bedelinin tespiti istemi olduğu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 4/1-a maddesi gereğince kira ilişkisinden kaynaklı tüm uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamında kaldığı anlaşılmakla, mahkemece verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
Dava, taraflar arasındaki araç kira sözleşmesinden kaynaklı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....
Dava; taraflar arasında yapılmış kira sözleşmesinden kaynaklı kiralanan taşınmazın tahliyesi ile sözleşmenin ihlali iddiasına dayalı cezai şart istemine istemine ilişkindir. Olaya uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 4.maddesinde; "Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler." hükmünü içermektedir....
Dava, kira borcunun geç tahsil edilmesinden kaynaklı doğan munzam zarar alacağının kısmi tahsili istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır....
sözleşmesinden kaynaklanmış olsa da munzam zararın kök ilişkiden,asıl borçtan tamamen bağımsız yeni bir borç olması nedeniyle yetkili mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.Dava, kira borcunun geç tahsil edilmesinden kaynaklı doğan munzam zarar alacağının kısmi tahsili istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir....
Dava, davacının alacağının davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanun'una göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir....
Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri incelendiğinde, sözleşmenin iki ayrı aracın kiralanmasına ilişkin olduğu, hizmet veya başka bir edimi içermediği, başka bir anlatımla, karma nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanuna göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda sulh hukuk mahkemesi görevli olduğu hükme bağlanmıştır. Bu durum karşısında, uyuşmazlığa konu davanın doğrudan taraflar arasındaki araç kira sözleşmesinden kaynaklı olduğu, HMK'da kira sözleşmesinden kaynaklı davalarla ilgili özel olarak düzenlemenin bulunduğu, bu tür davada sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu, mahkememizin görevli bulunmadığı sonucuna varılmıştır....
Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklanmadığı, sebepsiz zenginleşme davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Bodrum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilâmsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir....
Madde açık bir şekilde kira ilişkisinden doğan alacak davalarının Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceğini belirttiğini, davacı tarafın müvekkili ile aralarında bahsettiği gibi tadilat için ödünç para alma durumunun söz konusu olmadığını. müvekkili kiraladığı taşınmazın güneş enerji sistemini kendi cebinden karşıladığını, dosyaya sundukları fatura ve hesap hareketlerinden de bariz bir şekilde belli olduğunu talep edilen alacağın da kira ilişkisinden kaynaklı olduğu ve ödünç para verme hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı için davaya bakmakla görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, Alanya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin vermiş olduğu görevsizlik kararının yerinde olmadığını, dosyaya sundukları belgelerin, senedin 2014 yılı kira ilişkisi karşılığında verildiğini açık bir şekilde gösterdiğini belirterek yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava ödünç sözleşmesinden kaynaklı itirazın İptali ve tazminat istemine ilişkindir....