Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin velayetlerinin ise anneye verilmesine karar verilmiş, velayeti kendisine verilmeyen ebeveynle çocuklar arasında karşılıklı kişisel ilişki tesis edilmiştir. Hükmün davalı kadının temyizi üzerine Dairemizin 21.06.2016 tarih 2016/62 esas 2016/12053 karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir. Davalı tarafından süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; mahkemece kardeşlerin birbirlerini göremeyecekleri şekilde kişisel ilişki düzenlendiği anlaşılmıştır. Velayet kendisine bırakılmayan ortak çocukla diğeri arasında kişisel ilişki düzenlenirken kardeşlerin birbirini görmelerine olanak sağlayıcı şekilde düzenleme yapılması kardeşlik ilişkisinin gelişmesi için önemlidir. Bu bakımdan kardeşlerin birbirlerini görecekleri şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; eksik inceleme, idrak çağındaki çocukların görüşü aksine dede ile kişisel ilişki kurulması ve kişisel ilişki süresi bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Mahkemece ortak çocuğun velayeti anneye bırakılmış baba ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş ise de kişisel ilişki süresi fazla olduğu gibi "aynı yerde oturmaları hali" ve "ayrı yerde oturmaları" hali için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Tarafların ayrı yerde oturdukları ve ulaşım kolaylığı dikkate alındığında, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "aynı yer, ayrı yer ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır....

      Kişisel ilişki ile çocuğun sağlıklı kişisel gelişimi yanında, ana ve babalık duygularının tatmini de gözetilir. O halde, bu ilkeler söz önüne alındığında; müşterek çocuklar ile baba arasında yaz tatili, dini bayramlar ve her ayın belirli hafta sonlarında, çocukların baba yanında yatıya kalacağı biçimde kişisel ilişki kurulması gerekirken; yazılı şekilde kişisel ilişki tesisi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilmesi gerekmiştir (HUMK. m. 438/7)....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2022 NUMARASI : 2022/990 Esas - 2022/1038 Karar DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : DAVA :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması İSTİNAF KARAR TARİHİ :16/05/2023 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :16/05/2023 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, müşterek çocuğun velayetinin karşı tarafa verildiğini, müvekkili ile şahsi ilişki kurulmasına karar verildiğini, müvekkili ile çocukların görüşmesinde sıkıntı yaşandığından icra takibine geçildiğini, davalının çocukları belirlenen günde teslim etmediğini, bu hususta icra memurunca 04.09.2022 tarihinde tutanak düzenlendiğini, yapılan görüşmede karşı tarafın çocukları teslim etmeyeceğini beyan ettiğini belirterek İİK’nın 341. Maddesi uyarınca karar verilmesini talep etmiştir....

        (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Bozma ilamına uyulmasına karşın; küçüğün yaşı ve tarafların ayrı yerlerde oturmalarıda dikkate alındığında, her hafta Cumartesi günü saat 10-12 arasında baba ile kişisel ilişki kurulması, anneyi her hafta sonu eve bağımlı hale getireceğinden ve velayet görevini gereği gibi yerine getirmesini engelleyeceğinden, iki saatlik kişisel ilişkide, küçük ile baba açısından, kişisel ilişkiden beklenen amaca yeterli olmadığından, yerinde bulunmamış ise de, bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmediği sonucuna varıldığından, hükmün temyize konu bu bölümünün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafaka ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hüküm açık ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde olmalıdır (HMK m.297). Mahkemece, velayeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında, kişisel ilişki düzenlenirken kişisel ilişkinin annenin ya da annenin belirleyeceği kişi nezaretinde olması koşuluna bağlanmıştır. Bu şekilde düzenlenen kişisel ilişki infazda duraksama yaratacak niteliktedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kişisel ilişki yönünden, davalı erkek tarafından ise, tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin kişisel ilişki dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların kişisel ilişkiye yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Velayeti anneye bırakılan ortak çocuklarla baba arasında düzenlenen kişisel ilişkide Temmuz ayında belirlenen süre, fazla olduğu gibi günümüz ulaşım koşulları da dikkate alındığında aynı yer-farklı yer ayrımı yapılması da doğru olmamıştır....

              Kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Velayet kendisine verilmeyen baba ile çocukların aynı şehirde yaşadıkları gözetilerek her ayın belirli hafta sonlarında yatılı kalacak şekilde ve yılda bir defa da uzun süreli olmak üzere kişisel ilişki kurulması gerekirken sadece ayın belirli günlerinde ve dini bayramların 2. günü yatılı kalmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru değildir. Ancak bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçmış olup, davalı kocanın karar düzeltme talebinin bu yönden kabulüne, Dairemizin onanma kararının kişisel ilişki yönünden kaldırılmasına ve kişisel ilişkiye yönelik bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı annenin vermiş olduğu cevap dilekçesinde bahsi geçen dava dışı ortak çocukların babası tarafından açılan ve halen derdest olan kişisel ilişki kurulması davasının Dairemizin 21.03.2018 tarih 2018/504 esas ve 2018/3666 sayılı kararı ile bozulduğu, dosyanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bozma sonrası yeniden esasa kaydedilerek yargılaması devam edilen bu dosyanın temin edilerek incelenmek üzere evraka eklenmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan eksiklikler giderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.03.2019 (Pzt.)...

                  UYAP Entegrasyonu