Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

değerlendirildiğinde esas davanın reddine, birleşen davanın da kişisel ilişkinin kaldırılması talebi açısından reddi ile küçükle babanın kişisel ilişkisinin yatılı olmayacak şekilde düzenlenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

Somut uyuşmazlıkta, davacı babanın ortak çocuk ile arasında kişisel ilişki kurulması davasının kabul edilmesi doğru olmuş ise de, dosyanın tetkikinden ortak çocuk Işıl ile baba arasında doğumundan bu zamana kadar kişisel ilişki kurulmamış olması olması, çocuğun yaşının küçük olması ve özel sağlık sorunlarının bulunması dikkate alındığında baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi fazladır. Bölge Adliye Mahkemesince tarafların ortak çocuğu ile davacı baba arasında daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Davalı anne vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişkinin süresi yönünden BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1595 KARAR NO : 2023/507 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUĞLA AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2022 NUMARASI : 2020/380 ESAS - 2022/243 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel İlişkinin Kaldırılması/Refakatçi Eşliğinde Düzenlenmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı yan dava dilekçesinde özetle"...boşanma ile velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuklar ile davalı arasındaki kişisel ilişkinin küçüklerin huzurunu olumsuz yönde etkilediğini,kişisel ilişkinin kaldırılmasına,bu mümkün olmadığı takdirde refakatçi eşliğinde görüş tesisine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ana ve babadan herbiri diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanır veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilir veya kendilerinden alınabilir (TMK. md. 324/1-2). Çocuk İzleme Merkezindeki psikiyatrist tarafından düzenlenen rapordaki bulgu ve tespitler karşısında, mahkemece pedegogtan alınan rapor yetersiz ve hüküm kurmaya elverişli değildir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Süresinin Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının kişisel ilişkinin süresinin artırılması suretiyle değiştirilmesine ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişkinin beş yaşın bitimine kadar, sonra dokuz yaşına kadar ve dokuz yaşından sonraki dönem için kademeli olarak kurulması da doğru değildir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK. md. 438/7)....

        Dinlenen tanıklar da bizzat kişisel ilişkilerinin düzenlendiği çocukların ağzından cinsel istismara uğradıklarını duyduklarını beyan etmişlerdir. Ayrıca ilk derece mahkemesi tarafından Devlet Hastanesi’nden aldırılan raporda “Aden’e travma sonrası stres bozukluğu teşhisi” konulduğu bilgisi yer almaktadır. Her ne kadar davalı-davacı baba hakkında yapılan soruşturma sonrasında yeterli delil olmadığından bahisle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verilmişse de, tanık ifadeleri, hastane raporu ve uzman raporu uyarınca, çocukların huzurunun davalı-davacı baba ile kişisel ilişki nedeniyle ciddi olarak tehlikeye girdiği ve çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararına uygun olmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulü ile; çocuklar ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Davacı baba tarafından açılan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasında, mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizin 10.12.2015 tarihli ilamı ile bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyulmuş “velayeti anneye tevdii edilen küçük ile davacı baba arasındaki daha önce düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılarak küçük ile baba arasındaki kişisel ilişkinin; küçüğün her ayın 1. ve 3. hafta sonu Cumartesi günü saat 10.00'dan, saat 18:00'a kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan, 3. günü saat 17.00'ye kadar, sömestr tatilinin 1. gün saat 10.00'dan, 7. günü 17.00’ye kadar, her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 10.00'dan, Temmuz ayının 30. günü saat 17.00'ye kadar, babalar gününde saat 10.00'dan, saat 18.00'e kadar, sonu tek rakamlarla biten yıllara denk gelen küçüğün doğum günlerinde ve yıl başlarında saat 10.00'dan saat 20.00'ye kadar baba yanında kalmak sureti ile düzenlenmesine, Her hafta çarşamba günü saat 19.30 ile 21.30 saatleri arasında telefon, internet vs....

          Yine, Türk Medeni Kanunu'nun 324. maddesinin ikinci fıkrasında; "Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda yapılan yargılama ve toplanan delillerden özellikle sosyal inceleme raporuna göre çocukla annesi arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını ya da sınırlandırılmasını gerektiren somut bir olgu ispat edilememiştir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl dava ortak çocukla baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, birleşen dava ise ortak çocuğun velâyetinin değiştirilmesi istemine ilişkin olup uyuşmazlık konusu ortak çocuk ile baba arasında tesis edilen kişisel ilişkinin usule, yasaya ve çocuğun üstün menfaatine uygun olup olmadığı, asıl davanın kısmen reddi nedeniyle davalı-davacı baba yararına vekâlet ücreti gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. 2....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı anne, velayeti kendisine bırakılan ...ile birlikte ..’da, davalı baba ise Türkiye’de yaşamaktadır. Tarafların ayrı ülkelerde oturmaları ve tarafların ve çocuğun yaşama şartları dikkate alındığında kurulan kişisel ilişkinin çocuğun menfaatine uygun düşmediği anlaşılmaktadır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. (HUMK. md. 438/7) SONUÇ....

                UYAP Entegrasyonu