"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/03/2012 gününde verilen dilekçe ile tespit ve yayının durdurulması istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, internet yoluyla yapılan yayının kaldırılması, saldırının hukuka aykırılığının tespiti ve durdurulması, aynı sitede aynı sayfadan duyurulması istemlerine ilişkindir....
A.Ş. ne karşı TTK 396. maddede belirtilen davaların açılması için İhtiyati tedbir kararı verilmesi yönündeki taleplerinin reddine ilişkin Batı Ticaret Mahkemesinin 10.05.2024 tarihli kararının hatalı olduğunu, ihtiyati tedbir koşullarının oluştuğunu bildirerek ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep; ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2020/18917 Esas sayılı takibinde) teminatsız olarak ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki, terditli olarak da munzam zararın davalı T10- T8 A.Ş.den tahsili talebine yöneliktir. Mahkemece, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili ara kararını süresinde istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
Türk Medenî Kanununun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25. maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmıştır. Somut olayda; davacı taraf dava dilekçesinde, davalının davacı şirketi, ...ya, ...ya, ...e, ...ne, ... Bakanlığına ve aklına gelen her türlü birime şikayet ettiğini, bu şikayetlerle de yetinmeyip gazetelere beyan vermek suretiyle ya da kişisel facebook sayfasında resim veya firma ismini zikretmek suretiyle video paylaştığını, sürekli surette kendileri ile uğraştığını beyan ettiğinden, olayda sadece haksız fiil hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır....
Bir amacı gerçekleştirmek üzere kurulan tüzel kişiliğin, kişilik haklarına doğrudan saldırı teşkil eden durumlarda; tüzel kişiliğin mensuplarının bundan dolayı zarara uğraması halinde, bundan dolayı bu kişiler tarafından manevi tazminat istemiyle açılacak davalarda tazminata hükmedilebilmesi mümkün olduğu gibi, hukuka aykırı saldırının tüzel kişiliğinin saygınlığını yitirmesine, değer kaybına uğramasına veya amaçlarını gerçekleştirmek bakımından zor duruma düşürülmesine yol açması halinde, kişilik haklarının zedelendiğinin ve zarara uğradığının kabul edilerek, bunun onarılması amacıyla manevi tazminat istemiyle tüzel kişilik adına açılabilecek davalarda manevi tazminata hükmedilebilmesi mümkündür....
nın Kristal Küresi adı altında astrolog olarak yaptığı iddia edilen yorumlara yer verilerek müvekkilinin fotoğrafının ticari amaçla izinsiz kullanılıp müvekkilinin medyum gibi gösterilerek kişilik haklarına tecavüz edildiği ileri sürülerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000 TL manevi tazminatın davalı şirketten tahsilini, saldırının kınanmasına ilişkin olarak karar verilmesini, manevi tazminat uygun bulunmadığı takdirde şirketin kınanmasını, kararın Takvim gazetesinde yayınlanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, manevi tazminat miktarının bölünemeyeceğini, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasının yasaya aykırı olduğunu, kişilik haklarına tecavüz edilmediğini, Savcılıkça takipsizlik kararı verildiğini, bu şekildeki kullanımın tecavüz oluşturmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25. maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikâyet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati tedbir isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL'den peşin alınan 59,30 TL'nin mahsubu ile eksik kalan 38,40 TL'nin ihtiyati tedbir isteyen davacıdan tahsiline, 3-İstinaf başvurusu nedeni ile ihtiyati tedbir isteyen davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08.04.2021...
149/1-a maddeleri ve 6102 sayılı TTK'nın 54 vd. maddeleri uyarınca davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, 6769 sayılı SMK’nın 7. maddesi ve 149/1-b-c hükümleri ile 6102 Sayılı TTK’nun 54 vd. maddeleri uyarınca davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden davalı eylemlerinin önlenmesine ve durdurulmasına, bu kapsamda; ---------- adreslerine yargılama süresince ihtiyati tedbir olarak ve dava sonunda hüküm ile birlikte erişimin engellenmesine, vekâlet ücreti ve tüm yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda yasal koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle istinaf sebepleri yerinde görülmeyen ihtiyati tedbir-haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. KARAR:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın ihtiyati tedbir talep eden taraftan alınarak Hazine'ye gelir kaydına, 3-İhtiyati tedbir talep eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK'nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/07/2023...