Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 22/09/2014 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat, yapılan saldırının önlenmesi ve yayın istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, diğer taleplerin reddine dair verilen 08/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, internet yoluyla kişilik haklarına yapılan saldırının önlenmesi, maddi ve manevi tazminat ve yayın istemlerine ilişkindir. Mahkemece, manevi tazminata ilişkin istemin kısmen kabulüne, diğer istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalıların içerik sağlayıcısı oldukları “www.olay53.com” isimli internet sitesinde “......

    Yazıların bütünü değerlendirildiğinde kullanılan sözler, kişilik haklarına saldırı niteliğinde kabul edilemez. Mahkemece belirtilen hususlar gözetilerek istemin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/10/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemiz çoğunluğunca davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur....

      Türk Medeni Kanunu 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmış, 25. maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı düzenlenmiştir. BK’nun 49. maddesinde ise kişilik haklarına yapılan saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz....

        İlçesi ... köyünde bulunan prefabrik tuvalet kabininin ilçe kaymakamının talimatı ile bulunduğu okuldan alınmak üzere gezi parkına götürüldüğünün yazıldığını ve söz konusu yazı içeriğinde kendisine yönelik ağır hakaretlerde bulunulduğunu bu durumun kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğranılan manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, davaya konu yazıda, kişilik haklarına bir saldırı olmadığı gibi davaya konu yazının fikir ve düşünce hürriyeti kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, eleştiri sınırlarının dışına çıkıp, adeta davacıyı hasım ilan ederek, kamuoyunun gözünde küçük düşürmeye yönelik hakaretvari haber yayınladığı bu durumunda kişilik haklarına saldırı içerdiği gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir....

          Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı talebinin, davalı tarafından kendisi hakkında kilitli olarak muhafaza edilen eşya hakkında hırsızlık suçlamasıyla savcılığa suç duyurusunda bulunulması ve savcılıkça kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi üzerine davalının şikayetinin haksız olduğu iddiasıyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan tazminat istemi olduğu anlaşılmaktadır. Şu halde; kişilik haklarına haksız saldırıdan kaynaklanan somut olayda, görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğundan mahkemece usul ve yasaya aykırı olarak davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine .. gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/08/2009 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan hakaret nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/10/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... Gazetesi 17 Eylül 2009 tarihli sayısında "......

              (M) KARŞI OY YAZISI Dava kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş; Davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemiz tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda eleştiri sınırlarının aşıldığı, davacının kişilik haklarına saldırının oluştuğu kabul edilerek, davacı yararına uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğinden bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine karar düzeltme talebi kabul edilerek yerel mahkeme kararı onanmıştır. Somut olayımızda davacı, davalı tarafından mahalli ...... Gazetesinde yayımlanan bir habere yapılan İnternet yorumlarında kişilik haklarına saldırı teşkil eden ifadelerin yer aldığını ileri sürerek uğradığı manevi zarar nedeniyle tazminat talebinde bulunmuştur. Haber ve yorumlar incelendiğinde, davacıya suç teşkil eden isnatlarda bulunulduğu görülmektedir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı Yargıtay Ek Bina-1 Vekaletler Caddesi, No: 3 Bakanlıklar / ANKARA Doğa Kültür Turizm Tanıtma ve Dayanışma Derneği vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/07/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat ve kararın yayınlanması istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, kararın yayınlanması talebinin reddine dair verilen 10/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat ve kararın yayınlanması istemine ilişkindir....

                  Anayasanın 28. maddesinde düzenlenen basın özgürlüğünün özel hukuk alanındaki sınırı Medeni Yasanın 24 ve Türk Borçlar Yasasının 58. maddelerinde anlamını bulan kişilik haklarının korunmasına ilişkin düzenlemelerdir. Türk Borçlar Yasasının 58. maddesi gereğince, kişilik hakkı hukuka aykırı bir biçimde saldırıya uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para isteyebilir. Anılan maddeye göre manevi tazminatistenilebilmesi için; yayımlanan olay açıklaması ya da eleştirinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması, bu saldırının manevi bir zarar doğurması, kişilik haklarına saldırı ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulabilmesi ve yayında hukuka uygunluk nedenlerinin bulunmaması gerekir. Hukuka uygunluk nedenleri veya hukuka aykırılığı ortadan kaldıran nedenler; gerçeklik, güncellik, kamu yararı ve toplumsal ilgi, konu ile ifade arasında düşünsel bağlılıktır....

                    Mahkemece, davalının sadece tur hizmetini yerine getirememesinin kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilemeyeceği, dinlenen tanık beyanlarına göre davacının kişilik haklarına yönelik bir saldırının varlığı da ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Borçlar Kanununun 49. maddesine göre kişilik hakları haksız saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat isteyebilir. Aynı Kanunun 98. maddesi delaletiyle sözleşmeye aykırılık halinde de 49. maddenin uygulanacağı tartışmasızdır. Kişinin onuru, saygınlığı gibi kişilik haklarını oluşturan değerlere ve Anayasa ile güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlere saldırı halinde manevi bir zarar, başka bir ifade ile kişilik hak ve değerlerinde irade dışında gerçekleşen bir eksilmenin oluştuğunun kabulü gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu