Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 1968/462-456-466-465-459-426 Esas sayılı dosyaları ile dava konusu taşınmazların davacının payına düşen kısımlarına yapılan el koyma işlemi ile ilgili tezyidi bedel davası açıldığı,mülkiyeti ihtilaflı olduğundan maliki belli oluncaya kadar davaların tehirine karar verildiği, dosyamız davacısının 29.05.1975 tarihinde kesinleşen tapu iptal tescil davası ile malik sıfatını kazandığı ve tehirine karar verilen dosyanın işleme konulmadığı anlaşılmıştır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 14. maddesi uyarınca tezyidi bedel davası açıldıktan ve mülkiyet kesinleştikten sonra süresinde yenileme yapılmadığından taşınmazlar yönünden kesinleşmiş bir kamulaştırma işlemi söz konusu olacağından kamulaştırmasız el atmadan bahsedilemez....

    Ancak Tapu Sicil Müdürlüğünce, Tapulama Komisyonunun kararı infaz edilmeyerek ilk tespit gibi ... ... ve müşterekleri adlarına tescil işlemi yapılmış olup, satış ve intikal yoluyla davalılara geçmiştir. Hazine; çekişmeli taşınmazın orman kadastro komisyonunca 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1940 yılında 3116 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1973 yılında genel arazi kadastrosu, 1978-1981 yılları arasında yapılıp kesinleşen 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması vardır....

      Yönetimi; 216, 772 ve 773 parsel sayılı taşınmazların kesinleşen orman tahdidi içinde kaldığından tapu kayıtlarının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine, davalıların elatmalarının önlenmesine ve 772 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki kamulaştırma şerhinin silinmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu 772 ve 773 parsel sayılı taşınmazların tamamının, 216 parselin bilirkişiler tarafından düzenlenen krokili raporda (A), (B), (C) ve( D) ile işaretlenen bölümlerinin tapu kayıtlarının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş hüküm tüm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen tahdit içinde kalan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali tescil, elatmanın önlenmesi ve kamulaştırma şerhinin silinmesi niteliğindedir....

        Mahkemece, dava konusu taşınmazın önceden kamulaştırıldığı ve süresi içerisinde davacı tarafından açılan bedel arttırım davasının takip edilmemesi sonucu açılmamış sayılmasına hükmedildiği, böylece kamulaştırma işleminin kesinleştiği ve en son açılan tescil davası sonunda da davacı adına olan tapu kaydı iptal edilerek idare adına tesciline karar verilmiş olduğundan, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca, bu yasadan doğan hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahipleri için noter marifetiyle yapılan tebligatla başlar. Kamulaştırma işlemi tapu maliki olan davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır....

          Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda (B) ile işaretlenen 7.130 m2 yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, bu kısma ilişkin kamulaştırma şerhinin iptaline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen tahdit içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali tescil ve beyanlar hanesindeki kamulaştırma şerhinin silinmesi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1946 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında 5653 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan makiye ayırma, 1958 yılında genel arazi kadastrosu, 21.11.1991 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması, 02.03.2005 - 31.03.2005 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşen 2859 Sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu vardır....

            Mahkemece, dava konusu taşınmazın önceden kamulaştırıldığı ve süresi içerisinde davacı tarafından açılan bedel arttırım davasının takip edilmemesi sonucu açılmamış sayılmasına hükmedildiği, böylece kamulaştırma işleminin kesinleştiği ve en son açılan tescil davası sonunda da davacı adına olan tapu kaydı iptal edilerek idare adına tesciline karar verilmiş olduğundan, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca, bu yasadan doğan hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahipleri için 13. maddesi uyarınca tebligatla başlar. Kamulaştırma işlemi tapu maliki olan davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemiştir....

              Mahkemece, dava konusu taşınmazın önceden kamulaştırıldığı ve süresi içerisinde davacı tarafından açılan bedel arttırım davasının takip edilmemesi sonucu açılmamış sayılmasına hükmedildiği, böylece kamulaştırma işleminin kesinleştiği ve en son açılan tescil davası sonunda da davacı adına olan tapu kaydı iptal edilerek idare adına tesciline karar verilmiş olduğundan, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca, bu yasadan doğan hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahipleri için 13. maddesi uyarınca tebligatla başlar. Kamulaştırma işlemi tapu maliki olan davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmemiştir....

                Öte yandan davanın tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu, talebin kabulü halinde verilecek kararın mülkiyet aktarımına neden olacağı, bu nedenlerle kaynağını TMK 1027. maddesinden alan tapu kaydında düzeltim davası niteliğinde olmadığı, yukarıda belirtildiği üzere yolsuz tescile dayalı tapu iptal ve tescil istemli bir dava olduğu dikkate alınarak davacı yararına iptali gereken payın dava tarihindeki değeri üzerinden nispi harç ikmal ettirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de usule ve hukuka uygun olmamıştır....

                  ilgili şerhin, tapu müdürlüğü tarafından re'sen kaldırılması gerektiğini, tapu iptal ve tescil talebinde bulunulmasına rağmen gerekli tescil işlemi yapılamadığını, idare'ye izafe edilecek bir kusur bulunmadığından tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin İdare üzerinde bırakılmasının haksız ve usule aykırı olduğunu, davanın husumet yönüyle reddinin gerektiğini, dava konusu şerhin konulmasından itibaren geçen sürenin Yargıtay kararında belirtilen sürenin çok altında kaldığını, Covid -19 Pandemisi nedeniyle oluşan mücbir sebebin de sürenin hesabında dikkate alınması gerektiğini, dava konusu şerhin davacı ve aynı vekil tarafından açılan tazminat ve tescil davası nedeniyle konulmuş olup şerhin konulmasının ana sebebinin davacının açtığı bu dava olduğunu, idareye yapılacak basit bir başvuru ile de şerhin kaldırılması mümkün olduğu halde, davacı tarafından yapılan işlemler ve açılan iş bu davanın TMK 2.maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davada İdare...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalıya ait ... parselin kamulaştırma işlemi ile ifraz edilmesi sonucunda oluşan ... parselin davalı ... adına tescil edildiğini, ifraz işlemi sonrası 1346 parselin tekrar kamulaştırmaya tabi tutularak 13/10/1992 tarih ve 2780 yevmiye nolu işlem ile Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil ve yol olması nedeniyle sicilinden terkin edildiğini, davalının davacı idareye müracaat ederek ... parseldeki kamulaştırma işleminin hatalı yapıldığını bildirip taşınmazın adına tescilini talep ettiğini ve idarece talep sehven kabul edilerek taşınmazın davalı adına tashih işlemi ile tescil edildiğini, bu tür bir işlemin yapılabilmesi için Karayolları Genel Müdürlüğünün bu yönde bir isteği veya muvafakatinin olması gerektiğini bu nedenle yapılan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Karayolları Genel Müdürlüğü adına tesciline...

                    UYAP Entegrasyonu