WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in nerede olduğu, sağölü mü olduğu, mirasçılarının bulunup bulunmadığı belli olmadığından Türk Medeni Kanununun 427. maddesi ve 3561 sayılı Yasa uyarınca Van Defterdarının kayyım atanmasını istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazın 21.09.1971 tarihinde kadastro tesisinden Altaylızade Haci ... adına tespit ve tescil edildiği, kadastro tespit tutanağında malik için "ölü" yazdığı, 11.03.2009 tarihli malik araştırma tutanağında malik "Altaylızade Haci ..."...

    nun davada taraf olarak gösterilmesi nedeni ile nüfus kaydı dosya arasına alınarak sağ ise kendisine, ölü olduğunun anlaşılması halinde veraset ilamında mirasçı gözüken bütün şahıslara gerekçeli karar tebliğinin usulüne uygun yapılarak temyiz süresinin beklenmesinden istenilen hususların yerine getirildiğinin ve yeterliliğinin mahkeme hakimince bizzat denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 31.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ölü olduğu belirtilen ...'e bilahare mahkeme kararının Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliği usulsüz olup, adı geçen şahsın ölü olup olmadığının yöntemince behlirlenmesi, mahkeme kararının sağ olduğunun anlaşılması halinde kendisine, ölü ise tespit edilecek yasal mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        'ye gönderilen tebliğ belgesinde ölü olduğu yazılıdır. Davalının ölü olup olmadığı araştırılarak sağ ise hükmün adı geçene usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi, hükmün adı geçenin mirasçılarına tebliğ edilerek tebliğ belgelerinin dosyasına konulması, temyiz süresinin beklenilmesi ondan sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          kain ve tapunun 687 parsel sayılı taşınmazında tapu kaydı maliki olarak yazılı "Ölü Hacı Cafer kızı Esma" isimli kişinin ekte sunulan veraset ilamında müvekkili olan kişinin murisi T6 ile aynı kişi olduğunun tespit edilerek, gerekli düzeltmelerin yapılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin hazineye yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Hâl böyle olunca; yukarıda kimlik bilgileri yer alan kişilerin ölü olup olmadıklarının araştırılması, sağ iseler kendilerinin; ölü iseler getirtilecek nüfus kayıtlarına göre mirasçılarının dinlenmesi, davaya konu taşınmazda mülkiyet hakkı iddialarının olup olmadığı hususunun sorulması, bu kişilerin beyanlarının daha önce 12/03/2013 tarihinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirilmesi, yapılacak değerlendirme sonucunda kanaate varılamadığı taktirde davaya konu taşınmazda yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda yeniden keşif yapılması ve toplanacak delillere göre karar vermek gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir....

            olarak kaydedildiğini, söz konusu taşınmaz ile ilgili 1970 yılı içerisinde kadastro uygulaması yapıldığını, kadastro tespiti kapsamında 18/06/1970 tarihli tutanak ve belgede Sıddıka İpek'in (Muris İpek soy ismini ilk evliliğinden almıştır) ölü olduğu tespit edilirken, Kadastro Tespit Komisyonunca verilen 29/07/1970 tarihli kararda Sıddıka İPEK’in tapu kütüğünün beyanlar hanesinde ölü olarak gösterilmesine karar verildiğini, bu haliyle taşınmaz hakkında 1970 yılında yapılan kadastro uygulaması ve tespiti işlemleri sırasında müvekkilinin murisinin ölü olduğunun açık olduğunu, müvekkilinin murisinin isim ve ölüm bilgileri açısından Nüfus kayıtları ile Ürgüp Tapu Sicü Müdürlüğünde kayıtlı taşınmazın kütüğünde yer alan beyanlar hanesindeki kayıtlar arasında tutarsızlık ve çelişki olduğunu, bu çelişkinin müvekkilinin ve diğer mirasçılann bahsi geçen taşınmazın miras yolu ile intikalini gerçekleştirmesine engel olduğunu ve mağduriyet oluşturduğunu, bu bağlamda nüfus kayıtlarında murisin ölüm...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 02.03.2022 tarihli yazısı ile istenilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı açmış olduğu dava ile kendisinin aslında 03.02.1958 doğumlu ... olduğunu, 1972 yılında evlenirken yaşının küçük olması sebebi ile daha önce ölen ablası 02.04.1949 doğumlu ... gibi gösterildiğini ve onun kimliği ile evlendiğini bu nedenle nüfus kayıtlarında sağ olarak görünen kardeşi ...'nın öldüğünün tespiti ile kaydının iptaline, nüfus kayıtlarında İdris ve ...'nin çocukları olarak görünen çocukların annelerinin ... olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile 02.04.1949 doğumlu ......

              adlı kişinin 09.12.1996 tarihinde ölmüş olmasına karşın sağ olarak gösterildiği ileri sürülerek adı geçenin sağ kaydının iptali ile nüfusa ölü olarak tesciline karar verilmesi istenilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle nüfus müdürlüğünden getirtilen kayıtların incelenmesinden ... adlı kişinin nüfus kütüğüne tescil edilmediği anlaşılmakla henüz kütüğe kaydedilmemiş bulunan bir kimsenin var olmayan kaydında düzeltme veya değişiklik yapılmasının sözkonusu olmayacağı gibi, kayıtlı olsa bile ölüm kaydının düşülmesi idari bir görev niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, mahkemece davanın bu gerekçelerle reddinde bir isabetsizlik yoktur. Bu itibarla dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlara, özellikle yukarıda açıklanan esaslarla yasal gerektirici nedenlere göre temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 7.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosyanın incelenmesinde; 20.11.2015 tarihli tensip tutanağında, davaya konu 101 ada 50 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından Sabri oğlu ...’un ölü olduğunun belirtildiği görülmüştür. Ancak adı geçen paydaşın nüfus kaydına dosya içerisinde rastlanamamıştır. Taraf teşkilinin denetlenebilmesi için kayıt maliki ...’un nüfus kaydı getirtilerek sağ olup olmadığının tespit edilmesi, ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile dosyaya eklenmesi, Belirtilen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 17.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu