Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul...

    İcra (İflas) Dairesi tarafından tasfiye işlemlerinin başlatıldığı anlaşılmış olup iflas halinde alacaklılar tarafından sıra cetveline alacak kaydı talebinde bulunulması ve iflas idaresinin iş bu alacak talebini kısmen veya tamamen reddetmesi halinde İİK'nın 223/3 ve 235 maddeleri doğrultusunda kayıt kabul davası açılması gerekmektedir. Ancak davalı tarafından müflis şirket iflas masasına dava konusu edilen alacak hakkında sıra cetveline kayıt talebinde bulunulmamıştır. İflas sürecinde; müflisten alacaklı olanların İİK'nın 294. maddesi uyarınca; öncelikle masaya alacak kaydı yaptırmaları, iflas idaresince talepler hakkında red kararı verilmesi halinde kayıt kabul davası açmaları gerekmektedir. Davalı şirketin iflas etmesi ve iflas masasının teşekkül etmesi nedeni ile davacının önce masaya alacak kayıt talebinde bulunması gerekmektedir. Alacak kayıt talebi ile ilgili olarak iflas idaresi tarafından red kararı verilmesi halinde yasal süresi içerisinde kayıt kabul davası açılabilecektir....

      DELİLLERİN İNCELENMESİ ve GEREKÇE: ---- yapılan yargılama neticesinde; davalı şirket iflas ettiğinden dosya bu davalı yönünden tefrik edilmiş , yapılan yargılama neticesinde mahkemenin ---- sayılı kararı ile davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü ve bu davalarda yetkili mahkemenin iflas davasını----- mahkemenin yargı çevresinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiş, kesinleşen yetkisizlik kararı sonrası dosya mahkememize tevzi olmuştur. Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir. ------Üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise ---- numaralı asliye ticaret mahkemelerinin, İhtisas mahkemesi olarak belirlenmesine," kararı uyarınca işbu kayıt kabul davasına bakma görevi ---- tarihinde sehven Mahkememize tevzi edildiği anlaşılmakla, dosyanın davaya bakmakla görevli ve yetkili ------- tevzii edilmek üzere ---iade edilmesine karar verilmiş ve mahkememiz kaydının bu şekilde kapatılmasına karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Gereği görüşülüp düşünüldü: 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesinin, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile ... kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun’un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, bu adrese tebliğ yapılması gerektiği, dosya kapsamına göre yokluğunda...

          Mahkemece, 10.12.2009 günlü duruşmaya katılan iflas idare memurunun iflas idaresi olarak davacı bankanın 995.000,00 TL'lik alacağının iflas masasına kayıt ve kabul edildiğini, kalan kısmın reddedilmesi üzerine davacının kayıt kabul davası açtığını bildirdiği, davalı şirket hakkındaki iflas kararının kesinleşmesiyle birlikte davalı yönünden davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki davanın İİK'nun 235. maddesi gereğince mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde istek halinde dosyanın yetkili Gebze Nöbetçi Hukuk (Ticaret) mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. İcra ve İflâs Kanunu'nun (İİK’nın) 194,I hükmüne göre, “Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir.”...

            DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, ---- sayılı davasından tefrik edilerek --- alan dosyada---------- sayılı kararıyla "Dava, Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan Rücuen Tazminat istemine ilişkin ise de, davalı şirketin iflasına karar verildiği anlaşılmakla, kayıt kabul talebine dönüştüğü anlaşılmıştır. "Davacı vekilince açılan dava ile taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacı tarafından dava dışı kişilere ödenen bedelin rücuen tahsili talep edilmiş ise de; davalı şirketin -------- sayılı dava dosyasında iflasına karar verilmiş olduğu, buna göre davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü, kayıt kabul davalarında görevli ve yetkili mahkemenin iflasa karar veren yer Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmış ve mahkememizin yetkisizliğine" gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesi üzerine mahkememize---------- edilmiş, davalı aleyhine ------- açılmasından sonra ikame edilmiş alacak davasıdır....

              Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket aleyhine yargılama sırasında iflas davası açıldığı ve davanın kabul edildiği, ... bu alacak davasının kayıt kabul davasına dönüştüğü, davacı tarafın kayıt için başvurusunun asıl alacak yönünden kabul edildiği için davanın asıl alacak yönünden konusuz kaldığını, ancak faiz taleplerinin iflas masasınca ret edildiği için talebinin bu yönden irdelendiğinde davalının temerrüde düştüğü tarihten iflas tarihine kadarki avans faizi oranında faiz talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının davalı şirketten olan ....018,... TL işlemiş faiz alacağının davalının iflas masasına davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne, davacının asıl alacağı iflas masasına kaydedilmiş olmakla konusuz kaldığından asıl alacak hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müflis şirketten alacaklı olduklarını, iflas müdürlüğünce alacaklarının bir kısmının kabul edilip bir kısmının reddedildiğini ileri sürerek, iflas müdürlüğünce reddedilen alacaklarının kaydının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....

                  10.300,91-TL alacağına ilişkin alacağın sıra cetveline kayıt ve kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmakla, davacının davasının kabulü ile dava konusu 10.300,91-TL davacı alacağının davalı ... şirket iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....

                    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına...

                      UYAP Entegrasyonu