Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından tamamına yönelik olarak; davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla tedbir nafakası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.04.2019 günü temyiz eden davacı ... vekili Av. ...geldi. Karşı taraf katılma yoluyla temyiz eden davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hüküm, davalı kadın tarafından da katılma yoluyla temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK'nın 85/1, 62, 50/4, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ... ile katılan ve müştekiler vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Vekil aracılığıyla katılma isteminde bulunmalarına rağmen, katılma talebi 26.02.2015 tarihli duruşmada reddedilen müştekilerin, 5271 sayılı CMK'nın 260. maddesi uyarınca katılma istemi reddedilenler sıfatıyla hükmü temyiz hakkının bulunduğu, ...’ın ölümü nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördükleri anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan müştekiler hakkında mahkemece verilen katılma talebinin reddine ilişkin 26.02.2015 tarihli ara kararın kaldırılmasına ve 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen...

      "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı erkek, davalı kadının temyizi üzerine 25.05.2015 havale tarihli dilekçe ile hükmü katılma yolu ile temyiz etmiştir. Ancak dosya içinde davalı kadının temyiz dilekçesinin davacıya tebliğine ilişkin bir belge bulunmadığı ve davacı erkeğin katılma yolu ile temyizine ilişkin harçların alındığına dair herhangi bir kayıt ya da belge bulunmadığı gibi katılma yolu ile temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydına ilişkin bir bilgi de bulunmamaktadır....

        Katılma yoluyla temyiz başvurusunun değerlendirilebilmesi için, asıl temyiz dilekçesini veren tarafın süresi içerisinde temyiz başvuru dilekçesi vermesi gerekir. Her iki tarafın da temyiz başvuru süresini geçirmiş olması halinde, bir tarafın asıl diğer tarafın katılma yoluyla temyiz başvurusunda bulunması mümkün değildir. Zira katılma yoluyla temyiz başvurusunun incelenebilmesi için asıl temyiz başvuru dilekçesinin geçerli bir temyiz başvuru dilekçesi olması gerekir. Ancak katılma yoluyla temyiz dilekçesinin asıl temyiz dilekçesini verme süresi içerisinde verilmesi halinde, katılma yoluyla değil, asıl temyiz söz konusu olacağından, süreyi geçiren tarafın temyiz başvurusunun da katılma yoluyla temyiz başvurusu olarak değerlendirilmesi suretiyle incelenmesi gerekir. Katılma yoluyla temyiz başvurusunun incelenebilmesi için başvurunun, asıl temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde yapılması gereklidir....

          zarar, davaya katılma hakkı vermez” şeklinde açıkça ifade edildiği ve Ceza Genel Kurulunun 25.03.2003 tarihli ve 41 – 54 sayılı kararında da “tazminat ödenmesi, itibar zedelenmesi ve güven kaybı” gibi dolaylı zararlara dayanarak kamu davasına katılmanın olanaklı olmadığının kabul edilmesi karşısında, sanık hakkında adliyeye karşı işlenen yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasında; sanığa atılı suçun koruduğu hukuki yarar ve niteliği itibariyle tanıkların etkilenmek istenildiği iddia olunan iş mahkemesindeki tazminat davasında davalı sıfatı bulunması nedeniyle katılma talebinde bulunan şikayetçi Aymaksan Makine Ticaret ve Sanayi A.Ş. ile anılan şirket temsilcisi şikayetçi ...’nin sanığa yüklenen suçun mağduru olmadıkları ve suçtan doğrudan zarar görmemeleri nedeniyle davaya katılma hakları bulunmadığı dikkate alındığında mahkemece katılma taleplerinin reddedilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan sıfatını almayan katılma talebi...

            Uyuşmazlık,tahakkuk ettirilen yol harcamalarına katılma payının terkini istemiyle açılan davayı yükümlünün sahibi bulunduğu ve yol harcamalarına katılma payı uygulanmasına konu taşınmazla ilgili olarak 1990 yılı için verilen emlak vergisi beyannamesinde sözkonusu taşınma- zın ......

              talebinde bulunduğu, bu dilekçeye istinaden katılma kararı verildiği ve mühür bozma suçundan katılma istemi ve katılma kararının olmadığı anlaşılmakla, mühür bozma suçundan verilen kararı temyize hakkı bulunmayan katılan vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, Aynı hükme yönelik, sanığın temyiz istemi üzerine yapılan incelemede; Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir....

                Bu açıklama karşısında, istek edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağının tahsiline ilişkindir. Taraflar arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi 1.1.2002 tarihinden itibaren geçerlidir. Bu rejim, bu tarihten sonra ve rejimin devamı süresince edinilen malvarlığı değerleri ile kişisel malların gelirlerini kapsar. (TMK.219) Davaya konu ev ile 2001 model otobüs, edinilmiş mallara katılma rejiminin başlamasından önce, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi yürürlükte iken mal ayrılığı döneminde, halen davalı adına kayıtlı olan 2005 model otobüsün ise, rejimin sona ermesinden sonra 17.6.2005 tarihinde edinildiği anlaşıldığına göre, davacının katılma alacağına esas edinilmiş bir malvarlığı bulunmadığından davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü doğru olmamıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Beraat Sanık hakkında elektrik enerjisi hakkında hırsızlık ve mühür bozma suçlarından açılan kamu davasında, müşteki vekili, 21.05.2009 havale tarihli dilekçesi ile sadece elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçu yönünden katılma talebinde bulunduğu, bu dilekçeye istinaden katılma kararı verildiği, mühür bozma suçu yönünden katılma talebi ve katılma kararının bulunmadığı anlaşılmakla, mühür bozma suçundan verilen kararı temyize hakkı olmadığından, mühür bozma suçundan verilen beraat hükmünü de kapsadığı değerlendirilen temyiz isteminin, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 05.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Beraat Sanık hakkında elektrik enerjisi hakkında hırsızlık ve mühür bozma suçlarından açılan kamu davası üzerine müşteki vekilinin 02/12/2008 havale tarihli dilekçe ile sadece elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçu yönünden katılma talebinde bulunduğu, bu dilekçeye istinaden katılma kararı verildiği ve mühür bozma suçuna ilişkin olarak verilmiş katılma talebi ile katılma kararının olmadığı anlaşılmakla, mühür bozma suçundan verilen kararı temyize hakkı bulunmaması nedeniyle müşteki vekilinin vaki temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 09/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu