Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili; dava dilekçesinde ziynet eşyası talebi olduğu, mahkemeye sunulan feragat dilekçesinde ziynet eşyası üzerinde bir anlaşma sağlandığına ilişkin bir ibare yer almadığı, taraflar arasında ziynet eşyası ile ilgili herhangi bir anlaşma mevcut bulunmadığı ziynet eşyası dışında kalan diğer eşyalar üzerinde yapılan anlaşma neticesinde, konusu ziynet alacağı olan işbu dosyadan hata sonucu feragat edildiği belirtilerek, feragat nedeniyle davanın reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; hükmün tamamı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ziynet alacağı davasında davacı tarafça sunulan davadan feragat dilekçesinin hükme esas alınmasının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
SONUÇ; Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple, davalı erkeğin karar düzeltme isteğinin, ziynet eşyası alacağı yönünden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442. maddeleri uyarınca kabulü ile Dairemizin 30.09.2015 gün ve 2015/17383 esas, 2015/16878 karar sayılı onama ilamının ziynet eşyası alacağı yönünden kaldırılarak, hükmün bu yönden BOZULMASINA, diğer karar düzeltme isteklerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, ziynetlere yönelik vekalet ücreti ile ziynetlere yönelik diğer itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.10.02.2016 (Çrş.)...
Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; murisin 01/01/2020 tarihinde vefat ettiğini, davacının murisin vefatından 13 gün sonra müvekkili üzerinde baskı kurarak hile ve aldatma sureti ile miras taksim sözleşmesi imzalattığını, gayrimenkullerin çoğunun kendi adına geçmesini sağladığını, tarafların evliliği sırasında müvekkiline çok sayıda ziynet eşyası takıldığını, ayrıca müvekkilinin evlilik birliği içinde çalışarak kazandığı para ile de ziynet eşyası aldığını, dava konusu taşınmazın da bu ziynetlerle edinildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile 375.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Yine davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı talebi kabul edilmiş, çeyiz eşyası alacağı ve davalı-karşı davacı erkeğin ziynet alacağı davası ise reddedilmiştir. Söz konusu hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka, tazminatlar ve ziynet alacağı yönlerinden temyiz edilmiş, davacı-karşı davalı kadın tarafından ise temyiz edilmemiştir. Dairemiz 13.07.2018 tarih ve 2018/3675 Esas ve 2018/8696 Karar sayılı kararı ile tazminat miktarlarının çok olduğu, ziynet alacağı talebinin kısmen kabulü gerektiği, davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağına faiz talebi bulunmadığı halde faize hükmedilmiş olması ve vekalet ücreti yönlerinden bozulmuş, temyize konu diğer yönlere ilişkin olarak ise hüküm onanmıştır. Bozulmasına karar verilen hususlar yönünden yeniden yapılan yargılamada, kesinleşen kısımlar hakkında hüküm kurulamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı, davalılardan Osman aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi ve davalılar yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının, ziynet alacağı davasının reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; ziynet alacağı davasının reddi ve nafakaların miktarı yönünden, davalı erkek tarafından ise; boşanma davasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının ziynet eşyası alacağı, davacının gösterdiği diğer delillerle kanıtlanamamıştır. Ancak, davacı kadın delil listesinde açıkça "yemin" deliline de dayanmıştır. Davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır....
Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken yanında götürmediğini ve davalı tarafta kaldığını ispat yükü altındadır. Somut olayda; davacı kadın 22 ayar 22'şer gram 9 adet bilezik, 1 adet 22 ayar 28 gram bilezik, 40 küçük altın ve 7.000,00 TL paranın aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde yasal faiziyle birlikte bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, davalı erkek ise ziynet eşyalarının ev eşyalarının alınması sırasında kadının rızasıyla bozdurulduğunu ve ev eşyaları için harcandığını beyan etmiştir....
Bu nedenle; davalı-karşı davacı erkeğin istinaf isteminin kabulü ile hükmün ziynet eşyası alacağına ilişkin kısmının kaldırılması ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek yeniden aşağıdaki şekilde davalı-karşı davacı erkek lehine ziynet eşyası alacağına hükmedilmesi gerektiğinden aşağıdaki gibi karar verilmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- )Davalı-karşı davacı erkeğin vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- )Davalı-karşı davacı erkeğin ziynet alacağı eşyası alacağına yönelik istinaf başvurusunun KABULÜNE, Erzurum 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından, manevi tazminat miktarı, ziynet eşyası alacağının reddedilen kısmı yönünden, davalı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, manevi tazminat, ziynet eşyası alacağı ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, ziynet alacağı yönünden davanın kabulüne, çeyiz eşyası alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I İlgisi nedeniyle, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/13 D....