alacağı yönündeki talebini ispatlayamadığı gerekçesiyle ziynet alacağı davasının reddine, kadının katılma alacağı talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise kadının, cevaba cevap dilekçesi ile katılma alacağı talebinde bulunduğu, cevaba cevap dilekçesi ile yeni talep ekleyemeyeceği, kadının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı talebi hakkında usule uygun açılan dava olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağı talebinin reddine karar verildiği dikkate alınarak erkek yararına 100,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan alacak Davada, davacı tarafça taşınmaz yönünden katkı payı alacağı isteminden vazgeçilmiş, dava sadece ziynet eşyası alacağına özgülenmiş olup, hüküm ziynet eşyası alacağı yönünden kurulmuş ve davacı tarafça ziynet eşyası alacağına yönelik olarak temyiz edilmiş bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...
Aile Mahkemesi TARİHİ :10.12.2013 NUMARASI :Esas no: 2012/304 Karar no:2013/947 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından yoksulluk nafakası miktarı, manevi tazminat miktarı, maddi tazminat, ziynet eşyası alacağı, mal rejiminin tasfiyesi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı koca tarafından ise kusur belirlemesi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının, davalı-davacı kocanın birleşen boşanma davasına cevap olarak verdiği dilekçesinde ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminin tasfiyesi talebinde bulunması ve bu talepleri yönünden sonradan harç alınmış olmasının ziynet eşyası alacağı ve mal rejiminin tasfiyesi talebini...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının ziynet eşyası alacağı davası, davacının gösterdiği diğer delillerle kanıtlanamamıştır. Ancak, davacı dava dilekçesinde açıkça "yemin" deliline de dayanmıştır. Mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında İstanbul Anadolu 20.Aile Mahkemesinin 26.09.2019 tarih ve 2013/1218 Esas ve 2019/773 Karar sayılı ilamına dayalı olarak katılma alacağı , ziynet eşyası alacağı ,faizleri ve yargılama gideri ve vekalet ücreti alacağına ilişkin ilamlı takipte bulunulduğu, davacı vekili tarafından ilamın takibe konulabilmesi için kesinleşmesi gerektiği ileri sürülerek şikayette bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi katılma alacağına ve ziynet eşyası alacağına ilişkin ilamın takibe konulabilmesi için ilamın kesinleşmesi gerekmediğinden mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; reddedilen boşanma davası ve ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı tarafça dava dilekçesinde 10.000,00 TL ziynet eşyası alacağı talep edilmiş, yapılan yargılama sonucu mahkemece, talep kısmen kabul edilerek 9.170,00 TL ziynet bedelinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Ziynet eşyası alacağının reddedilen kısmı 830,00 TL olup, karar tarihi itibariyle temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığından (HUMK m. 438/1) kesin niteliktedir....
Sayılı dosyasında dava dilekçesi ile boşanma, ferileri ve ziynet eşyası ile ilgili taleplerde bulunmuş ancak Mahkememizce tefrik kararı verilerek davacının ziynet eşyalarına yönelik taleplerinin iş bu dosya üzerinden yargılama yapılmasına karar verilmiştir. Dava, 4721 sayılı TMK m.226/1 kapsamında ziynet eşyası alacağına yönelik davadır. " şeklinde niteleme yapıldıktan sonra devamında; "...Dava, 4721 sayılı TMK m.218- 241 kapsamında katılma alacağına yönelik davadır. Toplanan deliller taleple birlikte değerlendirildiğinde; katılma alacağı istemli mal rejimine ilişkin davada; dava dilekçesinde dava değerinin bildirilmediği, bu davanın boşanma davasında talep edilebilecek feri taleplerden olmadığı, harçlandırma yapılmadığı anlaşıldığından tüm bu hususların dahilinde katılma alacağı yönünden usule uygun açılmış bir dava olmadığından davacının talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir." şeklinde niteleme ile çelişkiye sebebiyet verilmiştir....
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kusur belirlemesi ve tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin esastan reddine, ziynet eşyası alacağına ilişkin istinaf talebinin kabulü ile ilgili hükümlerin kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm tesisine, kadının ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, ziynet alacağı, artık değere katılma alacağı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma- Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen davası ve fer'ileri, kusur belirlemesi, velayet, ziynet alacağı yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-karşı davacı kadının katılma yoluyla temyiz talebinin incelenmesinde: Hükmün davacı-karşı davalı erkek tarafından temyizine ilişkin dilekçe davalı-karşı davacıya 08.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiş; davalı-karşı davacı kadın yasada öngörülen on günlük süre (HUMK. md. 433/2) geçtikten sonra 22.12.2014 tarihli temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek katılma yoluyla temyiz isteğinde bulunduğundan...