"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacının, velayetin değiştirilmesi, kabul edilmediği taktirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi taleplerini içeren, terditli dava açtığının, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi kabul edildiğine ve davacının kendisini bir vekille temsil ettirdiğinin anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının velayetin değiştirilmesi istemi reddedilmekle birlikte, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebiyle ilgili olarak velayeti babada olan çocuklarla anne arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmiş olduğunun anlaşılmasına göre; tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...
Diğer yandan velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk 2006 doğumlu... ile baba arasında her ayın 1. ve 3. haftası Pazar günleri, her ayın 2. ve 4. haftası Cumartesi günleri kurulan kişisel ilişki tesisi anneyi eve bağımlı hale getireceği gibi velayet görevini gereği gibi ifasını da engelleyeceğinden baba ile küçük arasında ayın belirli hafta sonları yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-davacı, birleşen dava dilekçesinde; veleyetin kendisine verilmesini talep etmiş, 03.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, öncelikle müşterek çocuğun velayetinin anneden alınarak kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise müşterek çocuk ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemiştir. Davalı-davacının velayetin değiştirilmesine ilişkin talebi reddedilmiş, ancak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir. Davanın kısmen kabulü söz konusu değildir....
GEREKÇE: Dava; velayeti babaya bırakılan müşterek çocuklar ile davalı anne arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş, mahkemece temyiz talebinin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiş bu karar da temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, boşanma ile velayeti davacıya bırakılan müşterek çocuk ile davalı baba arasında tesis edilmiş olan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin olup, basit yargılama usulüne (HMK.md.316-322) tabi işlerden değildir. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin davalar adli tatilde görülemeyeceği gibi (HMK.md.103), süreler de adli tatilde işlemeye devam etmez....
Dosya kapsamındaki sosyal inceleme raporları ve idrak çağındaki çocukların görüşleri dikkate alındığında anne ile ortak çocuklar ... ... ve ... arasındaki kişisel ilişkinin sınırlandırılması talebinin kabulü doğru ise de, özellikle yaz tatilinde çocukların anne yanında kısa süre de olsa yatılı olarak kalacak şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Dava velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması isteğine ilişkindir. Kişisel ilişki çocukları ilgilendiren konuların en önemlilerindendir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalının gayri ahlaki yaşantısının olduğu, ancak bu durumun çocuğu ile görüşmesine engel nitelikte olmadığı, ancak çocuğun yatılı kalmasının çocuk için uygun olmadığı, uzman raporu doğrultusunda çocuğun yatısız olarak kişisel ilişki kurulmasının çocuğun baba ile düzenli görüşmesi, çocuk ile baba arasındaki ilişkiyi güçlendireceği, tarafların çocuğun gelişimi açısından birbirlerine yönelik olumsuz tutum ve davranışları bir kenara bırakmaları gerektiği, bu aşamada çocuk ile babanın düzenli görüşmesinin çocuk yararına olduğu gerekçesiyle kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddine, daha önce düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ve yatısız olarak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmesine" karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamında baba ile çocuk arasında ki kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir, çocuğun yüksek menfaatine aykırı ve çocuk açısından ciddi tehlike oluşturan esaslı bir neden bulunmadığı, kişisel ilişkinin icrası sırasında taraflar arasında sorun yaşandığı ve bu olayların ceza davasına konu olduğu, salt tarafların birbiri ya da aile bireyleri arasında yaşanan olayların kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirmeyeceği, tarafların boşanmış olmalarına rağmen arasındaki kişisel olayları çocuğa yansıttıkları, tarafların ortak çocuk üzerinden birbirlerini cezalandırmaya çalıştıkları, çocuk ile görüşmenin babanın da hakkı olduğu, kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir esaslı bir neden olmadığı, Ankara Batı 7....
Çocuğun menfaatinin zedelenmesinin söz konusu olmaması, çocuğun gelişmesinin engellenmemesi, çocuğun huzurunun bozulmaması nedeniyle kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin yerinde görülmediği, ancak her hafta kişisel ilişki kurulmasının anne-baba-çocuk ilişkisi yönünden doğru görülmemesi nedeniyle kişisel ilişkinin bir miktar kısıtlanmasına ve babalar günü eklemesiyle, baba ve özellikle çocuk yararı gözetilerek karar verildiği" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, Eskişehir 3....