İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre; Asıl dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; Karşı dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı sözleşmenin feshi ve tazminat istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin 01.09.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/06/2020 tarihli, 564 ve 586 sayılı Bölge Adliye Mahkemeleri İş Bölümü Kararı gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı,( Arsa, arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar.) işbölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 15....
isteğinin reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu taşınmazın imar uygulaması öncesi paydaşlarından ... ismindeki paydaş dışındaki diğer paydaşlar ile Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi yapılmış, bilâhare dava dışı ... tarafından ...’un hissesi satın alınarak onunla da davalı yüklenici kooperatif arasında Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalanarak 4721 sayılı TMK’nın 692. maddesi gereğince sözleşme ilişkisi geçerli hale gelmiştir....
Taraflar arasında düzenlenen 20.2.2006 tarihli sözleşme içeriğine göre, davacı ve dava 2012/7926-13505 dışı iki kişiyle birlikte arsa sahipleri ile davalı firmanın kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalamasının sağlanacağı, bu hizmetleri karşılığı, inşaat yapılırsa birer daire verilmesi, aksi halde, kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanan her parsel için davacı ve dava dışı diğer iki tellal ile birlikte 10.000'er TL ödenmesi kararlaştırılmıştır. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, sözleşme konusu parsellerin bir kısmı ile ilgili olarak bazı arsa sahipleri ile kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalanamadığı, bir kısım parseller bakımından hiç hizmet verilmediği, 11162/3, 11161/1 ve 3, 11149/7 sayılı parseller için kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığı, bunlar için davacıya 10.000 TL lik ödeme yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Arsa karşılığı inşaat işinde iki ayrı teslim bulunduğu, ayrıca yapılan bağımsız bölümlerin arsa sahibine verilmesinin inşaat işi niteliğinde bir hizmet olduğu ve bu nedenle de katma değer vergisinin konusuna girdiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin mal değişim sözleşmesi olmayıp, kendine özgü bir sözleşme olduğu, varsayıma ve benzetmeye dayanılarak yapılan bir vergilendirmenin verginin kanuniliği ilkesiyle bağdaşmayacağı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Arsa karşılığı inşaat işinde iki ayrı teslim bulunduğu, ayrıca yapılan bağımsız bölümlerin arsa sahibine verilmesinin inşaat işi niteliğinde bir hizmet olduğu ve bu nedenle de katma değer vergisinin konusuna girdiği berlirtilerek kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin mal değişim sözleşmesi olmayıp, kendine özgü bir sözleşme olduğu, varsayıma ve benzetmeye dayanılarak yapılan bir vergilendirmenin verginin kanuniliği ilkesiyle bağdaşmayacağı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Daha sonra ise kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine karar verilerek hüküm kesinleşmiştir; bu durumda davacıya, arsa sahibine karşı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin mahkeme kararı ile geriye dönük feshedilmesinden önce dava açmış olması nedeniyle bir kusur atfedilemeyeceğinden, davacı aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Yazılı şekilde verilen hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Dairenin 06.10.2021 tarih ve 2021/961 Esas sayılı tefrik kararıyla Akşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/333 Esas sayılı dosyasıyla birleşen aynı mahkemenin 2018/339 Esas sayılı dosyasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası yönünden verilen kararın 6100 sayılı HMK'nin 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verileceğinden, yargılamanın sürüncemede kalmaması ve iş bu dosyada temyiz yolunun açık olması nedeniyle aynı kanunun HMK 167. maddesi uyarınca, birleşen davanın ayrılmasına karar verilmiş ve birleşen dosya dairenin 2021/1463 Esas sırasına kaydedilmiş, dava konusu istemin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin aynen ifası ile sözleşme kapsamında davacı arsa sahibine verilmesi kararlaştırıldığı bildirilen başka bir taşınmazdaki bağımsız bölümün tapusunun iptali olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, davacı arsa sahibinin birleşen davada aynen...
A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme nedeniyle kira alacağı; asıl davaya karşı açılan dava ise, sözleşmenin feshi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen, birleşen davanın tamamen kabulüne karar verilmiş, karar davalı-karşı davacı ... İnş. ve Taah. A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir. Asıl davada, davalı-karşı davacı vekilince 21.03.2007 tarihli cevap dilekçesi verilmiş, bu dilekçe ile asıl davanın reddi istemi ile birlikte yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin aynen yerine getirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle feshi talep edilmiştir. Karşı dava yasal süresinde açılmış ve harçlandırılmıştır....
Somut olayda; davacı vekili tarafından taraflar arasında dava konusu, 214 parseldeki taşınmaz üzerinde 03.03.2014 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, taşınmaz müşterek mülkiyet olup, sözleşmeyi imzalamaya malikler olduğunu, bir çok masraf yapmasına rağmen, davalılar ve diğer kat maliklerinin Ataşar İnşaat firması ile (başka bir şirket) anlaştıklarını, kendilerine bir ihtar bile çekilmediğini belirterek 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkeme tanıkları da dinleyerek, tacir olan davacının diğer kat malikleri imzalamadan, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğunu bilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş olup, karar hakkında davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 214 parsel müşterek mülkiyet hükümlerine tabi olup sözleşmesinin geçerli olması için tüm kat malikleri ile sözleşme yapılması gerekir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi gerekçeli kararının yeterli açıklıkta olmayıp birbiriyle çelişen ifadeler içerdiğini, senede karşı, uyuşmazlığın belirlenen sınırın altında kalması durumunda dahi tanık dinletilemeyeceğini, davacı yanın senetle ispat zorunluluğu bulunmakta iken dosyaya borcun ödendiğine dair herhangi bir yazılı delil sunmadığını, hatta ispata ilişkin herhangi bir delil sunulmadığını, fakat buna rağmen ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiğini, davacı tarafın müvekkili ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmış olduğunu, bu sözleşmenin ifası için gerekli olan muvafakati vermediğinden belediyeden ruhsat alınmadığını ve sözleşmenin ifa edilemediğini, müvekkilinin sözleşmenin ifa edileceği düşüncesi ile davalının taşınmazından harfiyat yapmış olup gayrimenkulü inşaat yapmaya uygun hale getirdiğini, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin 4. maddesine göre gayrimenkulün boş ve kusursuz olarak teslim yükümlülüğü davacıya ait olmakla,...