Dosya kapsamı itibariyle dava konusu edilen tüm kat karşılığı inşaat sözleşmeleri dosya arasında bulunmadığından dava konusu 1446 ada 9 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tüm kat maliklerinin kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayıp imzalamadıkları, hangi sözleşmelerin kimler tarafından imzalandığı ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayan tüm tüm kat maliklerinin davacı olup olmadıkları hususları anlaşılamamaktadır. Kat malikleri-hissedarların tamamı ile sözleşme imzalanmadığının anlaşılması halinde sözleşmenin iptali değil sözleşmenin geçersizliği söz konusu olacaktır. Geçerli bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı anlaşılırsa sözleşmenin feshine değil geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesiyle yetinilmesi gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2022 NUMARASI : 2021/172 ESAS, 2022/447 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesine Dayalı) KARAR : AKSARAY 5....
Nin 07/07/2018 günlü Kat karşılığı İnşaat Sözleşmesi ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin kendisi için doğurduğu ifa borcunu bu sözleşmesinin imzası gününden başlayarak 20 ay ile sınırlandığını ve bu süre geçtiğini, öncesinde davacı müvekkil T1 mülkiyetinde iken davalılardan Taş Grup Otomotiv İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. İle müvekkili arasında imza edilmiş 07/07/2018 günlü Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi ve Gayrimenkul Satşı Sözleşmesi ile davalılardan Taş Grup Otomotiv İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. Adına satım yolu tescillendikten sonra, davalılardan Taş Grup Otomotiv İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı , yükleniciden pay iktisap eden kişiler aleyhine açılan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davanın müdahil .... yönünden usulüne uygun yatırılmış bir harç bulunmadığından müdahilin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın kabulü ile.... 13.06.1990 tarih ve 7666 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye olarak feshi ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalılardan .... vekili, davalı.... adına asaleten ve müvekkilleri .... tarafından temyiz edilmiştir....
tapu almasına dayalı tapu iptal tescil ve ecrimisil talebine ilişkin davadır....
‘nın, arsa maliki ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmeleri uyarınca yükleniciye isabet eden dairelerden satın alıp bedelini ödedikleri halde, arsa malikinin yüklenici ve kendileri aleyhine açtığı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tapu iptal tescil davası sonunda, arsa maliki lehine çıkan ve kesinleşen mahkeme kararı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ve tapularının iptal edildiğini ileri sürerek dairelerin rayiç değerlerinin tahsilini talep etmiştir. Asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, Dairemizin 2012/28500-2013/9524 E. ve K. sayılı ilamı ile ifanın imkansız hale geldiği tapu iptal ve tescil kararının kesinleştiği tarih itibariyle, taşınmazın rayiç değerinin bilirkişi marifetiyle tespiti ile belirlenen bedele hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacılar ıslah ile tapu iptal ve tescil davasının kesinleşme tarihi olan 30.10.2000 tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemişlerdir....
Kesinleşen davada ve daha sonra tapu iptâli ve tescil istemiyle açılan iş bu davada davacı arsa sahiplerinin yüklenici ile akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi yolunda bir talepleri olmamıştır. Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri aynı zamanda tapuda pay devri vaadini de içerdiğinden sözleşmenin feshi için fesih konusunda taraf iradelerinin birleşmesi veya bu hususta mahkemece bir karar verilmesi zorunludur. Somut olayda sözleşmenin feshi hususunda yüklenici ile arsa sahiplerinin iradeleri birleşmediğinden ve davacılar sözleşmenin geriye dönük feshi yolunda bir dava açıp mahkemeden karar almadıkları gibi daha önce ... 10.Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış oldukları davada akdin yüklenici nam ve hesabına ifası yolunda talepte bulunduklarından yürürlükte olan kat karşılığı inşaat sözleşmeleri gereği yükleniciye ait olan ve yüklenici tarafından vekâlete istinaden davalı üçüncü kişilere devredilen bağımsız bölüm tapusunun iptâli ile adlarına tescilini talep edemezler....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, "...Dava TBK 19. madde uyarınca kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile TBK 19. madde uyarınca dava konusu işlerin danışıklı yapıldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili davası olduğu anlaşılmıştır. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalar ile dava niteliği ile TBk 19. madde uyarınca muvazaa hukuksal nedene dayalı iptal davasıdır, muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunun tespit ettirmeyi amaçlar, kural olarak muvazaa nedeniyle hakları iptal olan ve zarar gören 3. Kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler 3. Kişilerin danışıklı işlemler ile hakkının zarar gördüğünün benimsenmesi için bir alacağın var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem olması gerekir. Borçlu ile lehine tasarrufta bulunduğu 3....
Bu durumda Dairemiz uygulamalarına göre; fesih ve tasfiye işlemlerinin, üçüncü kişilerin haklarını da etkileyeceği, bir bakıma avans ödemesi niteliğindeki bu tapuların, arsa sahibine döneceği, somut olayda devralan üçüncü kişinin iyi niyet savunmasının yerinde olmadığı kuşkusuzdur. Öncelikle davacı dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğuna göre bu talebin sözleşmenin feshi talebini de içerdiğini kabul etmek gerekir. Dosya kapsamından davalı yüklenicinin kendisine davacı arsa sahibi tarafından devredilen tapuyu diğer davalı ...’ya sattığı anlaşılmaktadır. Bu durumda sözleşmenin uygulanma imkanı kalmadığından davacının sözleşmeyi geriye etkili feshi haklıdır. Davanın bu yönden kabulü gerekir. Sözleşmenin usulüne uygun geriye etkili feshi ile tarafların verdiklerini geri isteyebileceği, yükleniciye avans olarak verilen tapu kaydının da geçerli bir fesihten sonra iptâlinin istenebileceği kuşkusuzdur....