Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Asıl davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davası, karşı davanın ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma , ziynet alacağı ve mehir alacağı davası olduğu anlaşılmıştır....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Mehmet ile müvekkilinin 08.07.2020 tarihinde evlendiklerini, evlilik sırasında mehir senedi düzenlendiğini, senede göre davalıların 30.000,34 XX 753 gram altın ve çeyiz eşyasını mehir olarak ödemeyi kabul ve taahhüt ettiklerini, davalı Hacı Hasan'ın kefil sıfatıyla senette imzasının bulunduğunu, taraflar arasında boşanma davasının bulunduğunu, mehir senedinin muacceliyet kesbettiğini belirterek senede konu ziynet eşyası ve tazminatın davalılardan tahsiline, davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlara ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı Hacı Hasan vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, kefaletin şekil şartlarının oluşmadığını, kaldı ki müvekkilinin mehir senedine dayalı olarak davacıya bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davacı ve davalılardan Yakup'un evliliği nedeniyle, davalılarca davacıya mehir senediyle hibe ve taahhüt edilen altın ve eşyaların davalılarda kaldığını ve davacıya teslim edilmediğini, bu nedenle mehir senedine dayalı eşyaların aynen teslimine, aynen teslimi mümkün olmadığı taktirde bilirkişi marifetiyle tespit edilecek değerinden şimdilik 20.000,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar davacı-davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, meir senedinde yazılı eşya ve ziynet bedellerinin tahsiline ilişkindir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma", "karşı boşanma" ve "tazminat (ziynet eşyası bedeli)" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet eşyası ve eşya alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.05.2012...

        sonuç ve kanaatine varılan ziynet ve mehir alacağı davasının kabulüne karar verilmesinde, Davalı-davacının birleşen dava dilekçesinde ziynet alacağı yönünden aynen iade talebinde bulunmadığı, istemin bedele yönelik olduğu, mehir alacağı yönünden birleşen dava dilekçesi ile aynen iade, aynen iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL bedel talep edildiği ve kalan kısmın ıslah ile arttırıldığı dikkate alındığında, ziynet alacağı ve mehir alacağına yönelik olarak kurulan hükümlerde dava dilekçesi ile istenilen kısım yönünden dava tarihinden itibaren, ıslah ile arttırılan kısım yönünden ise ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesinde, Herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı tarafların istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, 04.01.1996 tarihli mehir senediyle bağışlanan eşya ve ziynetlerin aynen teslimine, mümkün olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, boşanma davası derdest olduğu sürece eşya bedelinden doğan alacak davasının ikame edilemeyeceğini, davacının evi terk ederken ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....

          Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedinde yazılı eşya ve altınların davalı Yaşar tarafından alındığını ,dolayısıyla mehir senedinden kaynaklı sorumluluğun yerine getirildiğini, mehir senedindeki eşya ve altınların davacıda kaldığını, düğünde takılan ziynet eşyalarının ise davalı Muhammet tarafından alındığı iddiasının doğru olmadığını, zira bu altınların davacı tarafından kullanıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....

          Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-karşı davalı, kadının ziynet ve çeyiz alacağı talebi reddedildiğine göre reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. 4- Davacı-karşı davalı kadın boşanma davası ile birlikte ziynet ve çeyiz eşya alacağı taleplerinde bulunmuş, boşanma davası kabul edilmiş, ziynet ve çeyiz alacağı davası reddedilmiş olduğu halde, ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasına yönelik yapılan yargılama giderleri boşanma davasında yapılan giderlerden ayrılarak davacı-karşı davalı kadın üzerinde bırakılması gerekirken, yazılı şekilde bir bütün olarak değerlendirilip erkeğe yüklenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ve vekalet ücreti, tedbir nafakasına hükmedilmemesi ve ziynet alacağı talebinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynet alacağının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanmaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmiştir. 2-Ziynet alacağına...

              UYAP Entegrasyonu