Dairemizin 07.03.2016 tarih ve 2015/12967 esas. 2016/4381 karar sayılı ilamıyla, davalı-davacı erkeğin, kadının bağımsız olarak açtığı tedbir nafakası yönünden temyiz itirazlarının reddi ile davacı-davalı kadının eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-davacı erkeğin boşanma davası açmakta haklı olduğu ve erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir. Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise davalı-davacı erkeğin eşine birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, ve hakaret ettiği, davacı-davalı kadının ise eşine fiziksel şiddet uyguladığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu belirtilerek her iki boşanma davasının kabulü ile kadın yararına maddi ve manevi tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne hükmedilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2013/473 E., 2013/1143 K. sayılı, 30/12/2013 tarihli karar içeriğinden; alacaklı ... tarafından 29/04/2013 tarihinde haklı sebeplerle ayrı yaşama hakkına dayanarak tedbir nafakası istemi ile açılan davanın borçlu ... tarafından 07/06/2013 tarihinde açılan boşanma davası ile birleştirildiği, yapılan yargılama sonucunda aile mahkemesince asıl dava olan boşanma davasının reddine; karşı tedbir nafakası talebine ilişkin birleşen davanın kısmen kabulüne ve aylık 300,00 TL tedbir nafakasının birleşen davanın açıldığı tarihten itibaren borçlu ...'tan tahsiline karar verildiği ve hükmün 01/02/2014 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. TMK'nun 169.maddesinde boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hakim tarafından alınması gereken geçici önlemler hüküm altına alınmıştır. Aynı Yasa'nın 197. maddesinde ise, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde taraflardan birinin istemi üzerine hakim tarafından alınacak önlemler düzenlenmiştir....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan "boşanma" davaları ile "tedbir nafakası" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (koca) tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.11.2012 (Çrş.)...
Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hüküm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir. Evliliğin boşanma sebebi ile sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. (TMK m.178) Yoksulluk nafakası, boşanma davası sonuçlandıktan sonra, bir yıllık süre içinde ayrı bir dava ile de istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadının açtığı ve kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı vekili Av. ... 30.04.2015 tarihinde verdiği dilekçesiyle kusur belirlemesi, kadın eşin açtığı ve kabul edilen davada boşanma hükmüne ilişkin temyiz itirazlarından feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin kusur belirlemesi ve kadın eşin açıp kabul edilen davadaki boşanma hükmü yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı vekili Av. ... 30.04.2015 tarihli dilekçesiyle nafaka ve tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davalı-davacı kadın yararına takdir edilen tedbir ve yoksulluk nafakası...
Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, çocuğun ihtiyaçları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak müşterek çocuk Kardelen için iştirak nafakası miktarının yerinde olduğu anlaşıldığından davalı kadının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kadın için verilen tedbir nafakası açısından; Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davalı kadının istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, katılma yoluyla tedbir davasında miktarlar, reddedilen ziynet alacağı davası, kusur belirlemesi, erkeğin kabul edilen boşanma davası, reddedilen yoksulluk nafakası talebi, lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakaların miktarları yönünden; davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadının kabul edilen boşanma davası, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının kabul edilen davası, hükmedilen manevi tazminat miktarı, maddi tazminat talebinin reddi tedbir nafakası ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı kadın tarafında ise; kocanın kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talepleri, reddedilen tedbir nafakası davası, Türk Medeni Kanunun 169. maddesi kapsamında hükmedilen tedbir nafakasının miktarı, erkek yararına hükmedilen manevi tazminat ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.06.2015 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ve vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-davalı ... ile vekili...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulü, kendi tazminat taleplerinin reddi, erkek lehine manevi tazminat verilmesi, yoksulluk nafakası talebinin reddi, tedbir nafakasının miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erek tarafından ise; davacı-karşı davalı kadının kabul edilen boşanma davası, yararına verilen manevi tazminat miktarı, tedbir nafakası, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşı davacı erkeğin, eşine fiili ayrılık tarihinden önce birkez fiziksel şiddet uyguladığının ve boşanmaya sebep olan olaylarda mahkemeninde kabulünde olduğu gibi davacı-karşı...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kadının reddedilen boşanma ve nafaka davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davalı-davacı kocanın eşini babasının evine bıraktığını, istemediğini söylediği, evlilik birliğinin devamından kaçındığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında ... dava açmakta haklıdır....