"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle 29.09.2010 olan dava tarihinin karar başlığında 18.06.2012 olarak, dava türünün de “karşılıklı boşanma” yerine “nafaka” olarak yazılmasının maddi hataya dayalı bulunup mahkemesince düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.01.2013 (Pzt....
Davalı/b.davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davanın reddi gerektiği, hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının düşük olduğu, birleşen davada zina sebebiyle boşanma taleplerinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu, birleşen tedbir nafakası davasında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasının reddi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, asıl dava ve birleşen davada tarafların boşanma taleplerinin kabulüne, kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, velayetlerin davalı/b.davacı anneye verilmesinin kadın ve çocuklar yararına boşanma davalarında tedbir nafakasına, birleşen tedbir nafakası davasında...
Davalı/b.davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davanın reddi gerektiği, hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının düşük olduğu, birleşen davada zina sebebiyle boşanma taleplerinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu, birleşen tedbir nafakası davasında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasının reddi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, asıl dava ve birleşen davada tarafların boşanma taleplerinin kabulüne, kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, velayetlerin davalı/b.davacı anneye verilmesinin kadın ve çocuklar yararına boşanma davalarında tedbir nafakasına, birleşen tedbir nafakası davasında...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından asıl davanın kabulü ve birleşen davanın reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı-davalı erkek tarafından TMK 166/4. maddesine dayalı açılan boşanma davasının şartları oluştuğundan bahisle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-davacı kadının, erkek tarafından açılan ilk boşanma davasından sonra eşi ile barışmak istemesinin, davacı-davalı erkeğin önceye dayalı kusurlarını affetmiş olacağı gerekçesiyle davalı-davacı kadının TMK 166/1. maddesine dayalı açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesinin 27/09/2022 tarih, 2022/6611 Esas, 2022/7503 Karar sayılı ilamı ile 1. bentte; davacı-karşı davalı kadının sair temyiz taleplerinin reddine karar verildikten sonra 2. ve 3. bentlerde "davacı kadın yararına takdir edilen iştirak nafakası ile maddî ve manevi tazminatın miktarlarının az olduğu" gerekçesiyle kadının temyiz talebinin kabulü ile Dairemiz kararı bozulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava; terditli olarak zina hukuksal sebebine dayalı boşanma, bu talep yerinde görülmez ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma, ziynet ve mihir alacağı, karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Bozma sonrası duruşma açılarak yapılan yargılama sırasında; usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Dairemizce bozmaya uyulmakla; bozma lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasına karşı, davalı-karşı davacı kadın tarafından da, eşine karşı değer katkı payı alacağı, nafaka, tazminat talepleri ile ilgili 15.09.2014 tarihinde karşılık dava açılmış ve adli yardım talebi kabul edilmiştir. Mahkemece, davanın reddine şeklinde hüküm kurulmuştur. Karşılıklı dava açılması durumunda mahkemece davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, karşılıklı boşanma davalarının kabulü için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, tazminat ve nafakaların miktarları noktasında toplanmaktadır. 2....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı asil istinaf dilekçesinde özetle; davacının hiç bir zaman kendisinin zinaya anımsatacak mesajını delil olarak sunmadığını, üçüncü kişinin telefon mesajlarını ve konuşmalarının kendisinin zina yaptığı anlamına gelmeyeceğini, dava dilekçesi ekinde fotoğrafı sunulan mesaj fotoğrafının rızası dışında elde edildiğini, delil olarak dikkate alınamayacağını, müşterek çocukların zinaya ilişkin görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığını, 2021 yılının 3. ayı itibariyle istenen ve elde edilen telefon kayıtlarının 2021 yılı 12. ayında zina nedeniyle boşanma davasına konu edilemeyeceğini, bu kayıtların zinaya delil teşkil edilemeyeceği gibi bu süre içerisinde birlikte yaşandığını, zinanın öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süresinin geçtiğini, davacının davasını ispat edemediğini bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, zinaya dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı asil istinaf dilekçesinde özetle; davacının hiç bir zaman kendisinin zinaya anımsatacak mesajını delil olarak sunmadığını, üçüncü kişinin telefon mesajlarını ve konuşmalarının kendisinin zina yaptığı anlamına gelmeyeceğini, dava dilekçesi ekinde fotoğrafı sunulan mesaj fotoğrafının rızası dışında elde edildiğini, delil olarak dikkate alınamayacağını, müşterek çocukların zinaya ilişkin görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığını, 2021 yılının 3. ayı itibariyle istenen ve elde edilen telefon kayıtlarının 2021 yılı 12. ayında zina nedeniyle boşanma davasına konu edilemeyeceğini, bu kayıtların zinaya delil teşkil edilemeyeceği gibi bu süre içerisinde birlikte yaşandığını, zinanın öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süresinin geçtiğini, davacının davasını ispat edemediğini bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, zinaya dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Maddesine dayalı tedbir nafakası davası hakkında; boşanma davasında karar verildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. Davacı/davalı kadın vekili; kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine, kusur tespitine, erkeğin reddedilen boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava ve karşı dava evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, birleşen dava ise; TMK'nın 197. Maddesine dayalı tedbir nafakası istemine ilişkindir. Davalı/davacı kadının TMK'nın 197. Maddesine dayalı tedbir nafakası isteği hakkında verilen "karar verilmesine yer olmadığına" dair karar, istinafın kapsamı dışında tutularak kesinleştiğinden bu konuda istinaf incelemesi yapılmamıştır....