Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2022 NUMARASI : 2021/501 Esas - 2022/404 Karar DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : İSTİNAF KARAR TARİHİ :13/09/2022 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :13/09/2022 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 24.10.2014 tarihinde evlendiklerini, Denizli Aile Mahkemesi’nin 2018/216 Esas 2020/126 Karar sayılı ilamı ile boşanmalarına karar verildiğini ancak kararın istinaf incelemesi devam ettiğinden henüz kesinleşmediğini, davalının evlilik öncesinde imzalayıp verdiği mihir senedi ile müvekkiline 200 gr altın borçlu olduğunu belirterek 200 gr altının aynen iadesi veya değerinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Denizli 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/12/2020 tarih ve 2020/791 Esas 2020/187 Karar sayılı kararı ile mahkemenin görevsizliğine, davaya bakmaya Denizli Aile Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verildiği anlaşılmıştır. Denizli 2....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki boşanma davaları ile "kişisel ilişki tesisine" dair davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından; nafaka ve tazminatların miktarı yönünden, davalı-davacı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, velayet, nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonında, ilk derece mahkemesince; davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına aylık 500,00TL tedbir nafakası ve 500,00TL iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadın yararına 12.500TL maddî tazminat, 12.500TL manevî tazminata hükmedilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve kişisel ilişki tesisi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun beş yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır....

        Tüm dosya kapsamı ve istinaf dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde; -Her ne kadar mahkemece karar gerekçesinde davacı tarafından talep edilen 2 adet bileziğin düğünde takılmayıp daha sonra evlilik sırasında davacı kadın tarafından edinildiğinin belirtilmesi sebebiyle düğünde takılan ziynetlerin iadesi kapsamında istenemeyeceği belirtilmiş ise de; dava TMK'nın 226.maddesine dayalı kişisel eşyaların iadesi talebi kapsamında olup, davacıya ister düğün sırasında takılsın, isterse düğünden sonra kendisi tarafından edinilmiş olsun,kişisel eşya olduğu iddiasıyla,bu altınların birlikte talep edilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Bu konuda önemli olan davacı tarafın kişisel eşyanın varlığını ve davalı tarafından kendisinden alındığını ispatlamasıdır. Bu yönüyle mahkemenin gerekçesi doğru olmamıştır....

        Somut olayda alacaklı Aşkale Asliye (Aile ) Mahkemesinin 2010/34-2011/29 K. sayılı ilamı takibe konulmuş borçluya çıkarılan ( Örnek 4-5 ) icra emri ile 1.750,75 TL yargı harcı kanuni vekalet ücreti ve karar tebliği masrafı yanında ( Örnek 2 ) icra emri ile de söz konusu mahkeme ilamında belirtilen 53. kalem kalan kişisel eşyanın iadesi, mümkün olmadığı takdirde kararda belirtilen bedellerin toplamı 9.634,00 TL'nin ödenmesi istenilmiştir. Borçlunun şikayeti anılan icra emirlerinin iptaline yöneliktir. Bu hali ile uyuşmazlık konusu miktar yukarıda belirlenen 4.420,00 TL'den fazla olup kararın temyiz kabiliyeti bulunduğundan mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin 06.01.2012 tarih, 2011/363 E – 573 K. sayılı ek kararı yerinde değildir....

          Sonuç olarak; davacının ziynet eşyalarının iadesi davasının reddine yönelik istinaf isteminin HMK'nin 353/1- b-2 maddesi gereğince 9 bilezik yönünden kabulüne, çeyiz eşyalarının iadesi davasına ilişkin verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının çeyiz eşyalarının iadesi ve ziynetin sair kısmına yönelik istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacının çocuk mallarının korunması ve kişisel eşyaların iadesi davalarının reddine yönelik istinaf dilekçesinin ise miktar yönünden ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

          CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, reddedilen boşanma davasının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunu, davacı kadının eşi aleyhine açtığı boşanma ve kişisel eşyanın iadesi davasının açtığını, mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini, davalı yanın kararı temyiz ettiğini, temyiz sonucunda kararın Yargıtayca bozulduğunu, bozma sonrası yapılan yargılamada davanın reddine karar verildiğini, bu kararın da davacı yan tarafından temyiz edildiğini, boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı başlıklı dava türü gösterilen Yargıtay ilamı ile onadığını, bu onama kararından sonra Aile Mahkemesi hükmü boşanma yönünden kesinleştirdiğini, boşanma yönünden kesinleştirmenin usule uygun olmadığını, onama kararından sonra yargılamanın devam ettiğini, kişisel eşyanın iadesine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararın 08.05.2018 tarihinde kesinleştiğini, eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasının açılması için gerekli üç yıllık sürenin...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma ile ziynet ve eşya alacağı" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, koca tarafından, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafakalar ve manevi tazminat, kendisinin reddedilen ziynet ve eşya alacağı davası ile kadının kişisel malına onarım nedeniyle değer artış payı alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kocanın onarım gideri olarak talep ettiği alacağının eşin kişisel malında değer artış payı alacağı (TMK.md.227) niteliğinden olmasına; bu alacak isteminin boşanma hükmünün temyiz edilmeksizin kesinleşmesi nedeniyle incelenebilir hale geldiğine, davacı-davalı kocanın değer artış payı alacağına ilişkin...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık; boşanma nedeniyle maddi tazminat ve ziynet eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu