WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı olarak Türk Medeni Kanunu'nun 161 ve 166/1. maddesine dayalı boşanma davaları açılmış olup, mahkemece ilk hükümde her iki davanında kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin 2013/9428 esas, 2014/1864 karar sayılı bozma ilamında "Kadın tarafından 30.06.2011 tarihinde davalı-karşı davacıya karşı boşanma davası açılmış, davalı-karşı davacının aynı yargı çevresinde 09.08.2011 tarihinde açtığı boşanma davası kadının davasıyla birleştirilmiş, davalı-karşı davacı (koca) tarafından 30.03.2012 tarihinde ayrıca açılan boşanma davası ile kadın tarafından bu davaya karşı 14.05.2012 tarihli cevap dilekçesi ile açılan karşı boşanma davası ve davacı-karşı davalı (kadın)’ın 23.08.2011 tarihinde bağımsız olarak açtığı tazminat davası aralarındaki bağlantı sebebiyle ilk davayla birleştirilmiştir....

    Davacı erkek tarafından açılan bağımsız tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava kabul edilmiş olup kaldırılmasına karar verilen bağımsız tedbir nafakasının yıllık miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davalı kadının temyiz dilekçesinin bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların 20 yıllık evli olduklarını, davalının açtığı boşanma davasının redle sonuçlandığını; ancak, hala ayrı yaşadıklarını ileri sürerek; müvekkili davacı kadın için 500 TL nafakaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kocanın açtığı (terk nedeniyle) boşanma davası ise, iş bu dava ile birleştirilmiştir. Mahkemece; iş bu dosya ile birleşen 2009/97 esas sayılı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların karşılıklı olarak talepleri gözetilerek maddi ve manevi tazminat ve eşya konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı eş için hükmedilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar davacı ...'dan tahsili ile davalı ... ...'a verilmesine; iş bu dosyamızda talep edilen nafaka talebine yönelik davanın kısmen kabulü ile aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının karar kesinleştikten itibaren davalı ...'dan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Toplanan deliller ve dinlenen tanık anlatımlarına göre davalı-karşı davacı erkeğin bağımsız konut temin etmediği ve birlik görevini ihmal ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında; davacı-karşı davalı kadının ayrı yaşamakda haklı olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle davacı-karşı davalı kadının boşanma davasından bağımsız açılan birleşen tedbir nafakası davasında kendisi için istediği tedbir nafakası (TMK m. 197) talebinin de kabulü gerekirken; karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka -Karşılıklı Boşanma- Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından yoksulluk nafakasının miktarı ile tedbir nafakası davasında vekalet ücretine karar verilmemesi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise reddedilen karşı boşanma davası ile kadının kabul edilen boşanma, bağımsız tedbir nafakası ve ziynet eşyası alacağı davalarının tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karşı davaya, karşı dava açılamaz (HMK m. 132/3) ise de; açılması halinde, mahkemece davaların ayrılmasına karar verilmesi gerekmekle birlikte, her üç davanın tahkikatının birlikte yürütülmesi ve tefrik kararı verilmesi durumunda da, davalardan biri...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın 18.02.2015 tarihinde TMK m.197 kapsamında bağımsız tedbir nafakası davası açmış, bu dava ayrı yaşamakta haklı olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle reddedilmiştir ve bu karar 08.02.2016 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı erkeğin boşanmayı gerektiren kusurlu bir davranışı da kanıtlanamamıştır....

              Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkek tarafından zina, (TMK m. 161), aksi halde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebebine dayalı olarak terditli boşanma davası açılmış, davalı-davacı kadının bağımsız tedbir nafakası davası işbu boşanma davası ile birleştirilmiştir. Mahkemece, dava dilekçesi davalı-davacı kadına ilk duruşmada tebliğ edilmiş, davalı-davacı kadın tarafından yasal süresi içinde verilen cevap dilekçesi ön inceleme duruşmasında okunmuş ve fakat davacı-davalı erkeğe, davalı-davacı kadının cevap dilekçesi tebliğ edilmemiştir. Cevap dilekçesi davacıya tebliğ edilir ve davacı tarafından cevap dilekçesinin tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde cevaba cevap dilekçesi; davalı da davacının cevabının kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde ikinci cevap dilekçesi verebilir (HMK m. L36/l). Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır (HMK m. 137/1)....

                Hukuk Dairesi DAVANIN KONUSU : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı-davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

                  SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davacı erkeğin karar düzeltme talebinin bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması veya azaltılması davasına yönelik olarak kabulüne ve hükmün münhasıran bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası yönünden BOZULMASINA, davacı erkeğin diğer karar düzeltme isteklerinin ise yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple REDDİNE, oybirliğiyle karar verildi. 30.11.2017...

                    Somut olayda da davacı erkeğin 09.08.2011 tarihinde açtığı boşanma davasından dört gün önce davalı kadın tarafından 05.08.2011 tarihinde TMK'nın 197. maddesine göre açılmış bağımsız tedbir nafakasının olduğu anlaşılmıştır. Boşanma davasının yargılaması sırasında davalı kadın davacısı olduğu nafaka davasından 04.10.2011 tarihinde feragat etmiş ve mahkemece "feragat nedeniyle davanın reddine" karar verilmiştir. Bilindiği üzere feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.309); davadan feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur (m. 311) . Bu açıklamalar ışığında davalı kadın, boşanma davasından önce açtığı bağımsız tedbir nafakası davasından feragat etmekle tedbir nafakası isteğinden geriye dönük olarak vazgeçmiştir. Dolayısıyla tedbir nafakası istemediği yönünde iradesini bildiren davacı yararına iradesinin aksine dava tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu