Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ailesinin hanesine geldiğinde bu ziynet eşyalarını yanında götürmediği, ziynet eşyalarının davalıda olduğunun davacı tarafça ispatlandığı, düğünde takılan ziynet eşyalarının davacı kadına ait olduğu ancak, belirtildiği gibi dosya kapsamına göre bu ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığı ve davacıya verilmediğinden bahisle davacının ziynet eşyasının iadesi davasının kabulü ile 5 adet 22 ayar (tanesi 23 gram) bileziğin, 50 adet çeyrek altının, 1 adet kolye, küpe ve yüzükten oluşan (22 ayar ortalama 32 gram) takı setinin davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, iade mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının toplam değeri olan 27.240,66 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

zamanda davacı tanıklarının da dava konusu edilen ev eşyalarının davalı koca tarafından alındığını, davacının yalnızca giyim, yorgan, döşek gibi çeyiz eşyaları bulunduğunu beyan ettikleri gerekçesi ile çeyiz eşyalarına ilişkin talep reddedilmiş, ziynet eşyalarına ilişkin talep hakkında ise, tarafların boşanmalarına ilişkin dosya ve tanık beyanlarına göre; davacı kadının, kocasını işe uğurladıktan sonra davalı evde yokken müşterek evi terk ettiği, her ne kadar önceki akşam şiddet görmüşse de ertesi gün evden ayrılırken ziynet eşyalarını beraberinde götürmesine engel bir durum bulunmadığı, davacı tanıklarının beyanlarına göre beraberinde küpe ve yüzüğünü götürdüğü, diğer ziynet eşyalarının davalı tarafça daha önceden davacıdan ödünç veya zorla alındığına dair bir iddia ve ispat da bulunmadığı, ziynet eşyalarının davalı tarafta olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına ilişkin alacak davasının da reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından ziynet eşyasının iadesi davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, dava dilekçesinde düğünde takılan ziynet eşyalarının bir kısmı ile araba satın aldığını, kalan ziynetlerin ise davalı erkek tarafından ayrılık döneminde banka kasasından alındığını belirterek, bunların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın düğünde takılan altınların nitelik ve niceliklerine ilişkin iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının evden ayrılıp giderken kişisel eşyalarını ve ziynet eşyalarını valize koyup götürdüğünü, davacıya düğünde takılıp hediye edilen ziynet eşyalarının düğün sonrası davacıya teslim edildiğini, zilyetliğinin hiçbir zaman müvekkiline geçmediğini, dava dilekçesinde talep edilen 31 kalemden ibaret çeyiz eşyalarının tamamının aynen durduğunu, iade etmeye hazır olduklarını belirterek, ziynet eşyalarına yönelik davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; tarafların boşanmalarına ilişkin boşanma ilamında ...nitekim taraflar arasındaki geçimsizliğin çoğaldığı ve davalı ...'...

        hatırlatılmadan davanın reddine karar verilmesinin, yukarıda açıklandığı üzere dava tarihi 27/08/2020 tarihi olmasına rağmen ziynet eşyalarının boşanma dava tarihi olan 23/07/2020 tarihi itibariyle değerlerinin hesap ettirilmesinin hatalı olduğu gibi ziynet eşyalarının 27/08/2020 tarihi itibariyle hurda fiyatı üzerinden değerlerinin belirlenmemesi de hatalı olmuştur....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, ziynet eşyalarının (nişanda, kınada ve düğünde takılan) aynen iadesi, olmadığı takdirde 5.000 TL (ıslah ile 23.374,75 TL) faiziyle birlikte tahsili, ayrıca evlilik birliği esnasında edinilen aracın da 2.000 TL’sinin iadesi ile evlilik birliği esnasında edinilen taşınmazların 1.000 TL’sinin tahsili talep edilmiştir. (Yargılama esnasında ziynetler dışındaki taleplerden vazgeçilmiştir.) Davalı vekili cevabında; takıların tamamının davacıda olduğunu, sadece 500 TL’lik kısmının düğün salonu borcu için verildiğini belirterek, davanın reddini dilemiştir....

          DAVALI-DAVACI : DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, iştirak nafakası miktarı ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise manevi tazminat ve reddedilen ziynetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynetler yönünden temyiz itirazının incelenmesinde; İlk derece mahkemesince reddedilen ziynet alacağının miktarı 32.810,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            Somut olayda; davalı tarafından ibraz edilen 08/12/2014 havale tarihli dilekçede, davacının ziynet eşyalarını üzerinde taşıyıp götürdüğü beyan edilmiş, oysa dinlenen davalı tanığı ... beyanında, davacının normal zamanlarda altın takmadığını, giderken altınları çantasında götürdüğünü ifade etmiştir. Böylelikle davalı beyanıyla tanık beyanı arasında çelişki olduğu anlaşıldığından söz konusu ziynet eşyalarının evde kaldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; mahkeme, ziynet eşyalarının kadına ait olduğu ve tarafların evinde kaldığı anlaşılmakla davacıya ait olup da davalıda kaldığı belirlenen ziynet eşyalarının aynen, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise nakden belirlenecek olan bedelinin iadesine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

              DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kadının ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadın birleşen ziynet davasında ziynetlerin aynen iadesini, bu mümkün olmazsa bedelinin tahsilini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk Şevval Moray'ın inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki...

                  UYAP Entegrasyonu