Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 6100 sayılı Kanun'un 371 ve devamı maddelerinde temyiz incelemesi neticesinde bozma sebebi yapılacak hususlar ve bozma kararı üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre Yargıtayın bozma kararı, bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararı kaldırıp düzelterek verdiği bir karar veya ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp davanın esası hakkında yeniden verdiği bir karara ilişkin ise dosya, kararı vermiş olan bölge adliye mahkemesine veya uygun görülen başka bir bölge adliye mahkemesine gönderilir. Çünkü artık burada ilk derece mahkemesinin bir kararı mevcut değildir; bozulan karar bölge adliye mahkemesinin kararıdır. Bu nedenle dosya kararı bozulan mahkemeye gönderilmelidir....

    a mahkeme kararı ile tavzih kararının ve temyiz dilekçesinin tebliği Tebligat Yasası'nın 21.maddesi ve Tüzüğün 28. maddesi hükümlerine uygun değildir. Bu nedenle adı geçen davalılara 7201 sayılı Tebligat Yasası ve Tüzükte öngörülen yöntemlere uygun olarak ve 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 19.01.2011 günü yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa ile değişik hükümleri de gözetilerek mahkeme kararı ile tavzih kararının ve temyiz dilekçesinin tebliği sağlanıp temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden, 2-Mahkeme kararı ile tavzih kararı ve temyiz dilekçesi davalılardan ...'ın yurtdışı adresine tebliğe çıkartılmışsa da tebligatın iade edilmesi üzerine mahkemece başkaca bir işlem yapılmadan dosyanın gönderildiği görülmüştür....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin ( Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 29.11.2007 günlü kararı taraflara tebliğe çıkartılıp, kesinleşme şerhi de verilmemiştir. Mersin Tüketici Mahkemesi ise davaya genel hükümlere göre bakılması gerektiği gerekçesiyle Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı vermiştir. Bu durumda, gerçek anlamda karşılıklı olarak iki mahkeme arasında görevsizlik kararı bulunmadığından Mersin Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararı üzerine dosya kendisine gönderilen mahkemece davaya devam olunması gerekirken yargı yeri belirlemesi için gönderilen dosyanın bu aşamada yargı yeri belirlenmesi koşulları bulunmadığından mahalline GÖNDERİLMESİNE, 10.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Görevi kötüye kullanma Hüküm : Düşme Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 223/9. maddesinde, 1412 sayılı CMUK'nın 253/6. maddesine paralel bir şekilde; "derhal beraat kararı verilebilecek hallerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemeyeceği" hüküm altına alınmış olup, anılan maddenin gerekçesinde de, "fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen hallerde derhal beraat kararı verilebileceği"nin belirtilmesine, Ceza Genel Kurulu'nun 24/06/2016 gün ve 126–207 sayılı Kararı başta olmak üzere yerleşmiş uygulamasında, "zamanaşımının gerçekleşmesi durumunda derhal beraat kararı verilmesini gerektiren haller hariç öncelikle beraat değil, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi, aksi halde, yani derhal beraat kararı verilmesini gerektiren hallerde ise zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmemesi gerektiği...

          İş Mahkemesince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, davacı vekilinin başvurusu üzerine dosya yargı yeri belirlenmesi için Daire’ye gönderilmiştir. HUMK’nun 25. maddesi uyarınca yargı yeri belirlenmesi, mahkemelerce karşılıklı olarak görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde mümkün olmaktadır. Somut olayda; İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı ile İstanbul 8 . İş Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş, İstanbul 8. İş Mahkemesi ise Kartal İş Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş, Kartal 3. İş Mahkemesi ise, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Davacı vekilinin müracaatı üzerine dosya yargı yeri belirlenmesi için Daire’ye gönderilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 223/9. maddesinde, 1412 sayılı CMUK'un 253/6. maddesine paralel bir şekilde "Derhal beraat kararı verilebilecek hallerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemeyeceği" hüküm altına alınmış olup, anılan maddenin gerekçesinde de "fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen hallerde derhal beraat kararı verilebileceği"nin belirtilmesine, Ceza Genel Kurulunun 24/06/2016 tarihli ve 126–207 sayılı Kararı başta olmak üzere yerleşmiş uygulamasında "zamanaşımının gerçekleşmesi durumunda derhal beraat kararı verilmesini gerektiren haller hariç öncelikle beraat değil, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi, aksi halde, yani derhal beraat kararı verilmesini gerektiren hallerde ise zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmemesi...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 223/9. maddesinde, 1412 sayılı CMUK'un 253/6. maddesine paralel bir şekilde "Derhal beraat kararı verilebilecek hallerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemeyeceği" hüküm altına alınmış olup, anılan maddenin gerekçesinde de "fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen hallerde derhal beraat kararı verilebileceği"nin belirtilmesine, Ceza Genel Kurulunun 24/06/2016 tarihli ve 126–207 sayılı Kararı başta olmak üzere yerleşmiş uygulamasında "zamanaşımının gerçekleşmesi durumunda derhal beraat kararı verilmesini gerektiren haller hariç öncelikle beraat değil, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi, aksi halde, yani derhal beraat kararı verilmesini gerektiren hallerde ise zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmemesi...

                Mahkemenin işbölümüne dayalı verdiği gönderme kararı ile dava sona ermez, davaya gönderilen mahkemede devam edilir ve davanın esası hakkında orada hüküm verilir.Mahkeme gönderme kararı ile o davadan elini çeker.Bu nedenle gönderme kararı nihai bir karardır. Yalnız, diğer nihai kararlardan farklı olarak, gönderme kararı yalnız başına temyiz edilemez;yani gönderme kararı verildiği anda kesin bir karardır. Fakat, gönderme kararı (gönderilen mahkemenin verdiği)esas hakkındaki hükümle birlikte temyiz edilebilir. Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinin vermiş olduğu karar nihai bir karar olmayıp gönderme kararı niteliğindedir. Gönderme kararı ile dava sona ermemekte, gönderilen mahkemede davaya devam edilip esas hakkında hüküm verilecektir. Temyiz isteğinin bu sebeplerle reddi gerekmiştir. SONUÇ : Açıklanan sebeplerle temyizi kabil olmayan karara karşı vaki temyiz isteğinin REDDİNE, 20.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Asliye Hukuk Mahkemesince, davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği; Bakırköy 10. Tüketici Mahkemesince davaya bakma yetkisinin Bursa Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verildiği; Bursa 3. Tüketici Mahkemesince davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği; Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy 3....

                    a gönderildiği anlaşılmaktadır. 20.12.2012 tarih ve 3201 sayılı HSYK Birinci Daire Kararı ile ... 19,20,21,22’nci İş Mahkemelerinin münhasıran Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanan dava ve işlere bakmakla görevlendirilmelerine karar verildiğinden bahisle görevsizlik kararı verilen bu davada, ... Hukuk Genel Kurulunun 04.10.2006 gün ve 8-597/623 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, mahalli mahkemelerce doğrudan doğruya verilen aktarma kararının, teknik anlamda bir görevsizlik kararı değil, sadece bir devir kararı olup ortada karşılıklı olarak iki ayrı görevsizlik kararı olduğundan söz edilemez. Buna göre, iki mahkemece verilen kararların gönderme kararı niteliğinde olduğu, iki mahkemenin de davaya bakmaktan el çektikleri, bu durumun işin görülmesini sürüncemede bıraktığı anlaşılmakla, yargılamaya davanın ilk açıldığı ... 21. İş Mahkemesinde devam edilmesi gerekirken yargı yeri belirlenmesi için ...'a gönderilmesi yerinde değildir....

                      UYAP Entegrasyonu