-TL nakit paranın müvekkilce dükkandaki ekonomik sıkıntılar nedeniyle davalıya verildiğini ve geri ödenmediğini, boşanma davası açılmadan yaklaşık 5- 6 ay önce müvekkilin ortak konuttan ayrıldığını ve ailesinin evine yerleştiğini, yanına sadece kıyafetlerini aldığını, evlilik yüzüğü ve pırlanta yüzüğünü ortak konutta bıraktığını, müvekkilin ziynetlerin iadesini istediğini ancak bu konuda herhangi bir yanıt alamadığını belirterek, 22 ayar 115 gram hasır takım (19 sıra hazır bileklik, 5 sıra hazır gerdanlık), 70 adet çeyrek altın, 5 adet gram altın, 4 adet 13'er gram 22 ayar bilezik, 9 adet 10'ar gram 22 ayar bilezik, 18 ayar 0,75 carat pırlanta tria yüzük, 4 adet 5 gramlık 14 ayar künye ve 3.000,00.-TL para olarak ziynet eşyasının aynen iadesi ve teslimine, olmadığı taktirde dava tarihi itibariyle ziynet eşyalarının rayiç bedeli üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere belirlenecek alacak miktarı ile şimdilik 10.000,00....
ın şiddet uygulayarak davacıyı ortak konuttan uzaklaştırması nedeniyle ziynet eşyaları ile ev ve çeyiz eşyalarının davalılarda kaldığını ileri sürerek; ziynet eşyaları ile ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde ziynet eşyalarının bedeli olan 57.315 TL nin davalılardan, ev ve çeyiz eşyalarının bedeli olan 37.780 TL nin ise davalı ...'tan, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili talep etmiştir....
Tüm bu genel açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; uyuşmazlık konusu olan her biri 25 gram olmak üzere beş adet bilezik, ayrıca üç adet üç telli burmalı bilezik, 58 adet çeyrek ve 12 adet yarım altından oluşan ziynet eşyalarının bozdurularak ev alındığı iddiasıyla aynen olmadığı takdirde bedelinin ödenmesinin talep edildiği, erkek eş tarafından bu iddiaya yönelik bir savunmanın yapılmadığı, kadın eşin tanık beyanları ile düğünde takılan ziynet eşyalarının tamamının bozdurularak ev alındığının açıklandığı ancak cins-miktar ve çeşidinin belirtilmediği, erkek eş tanıklarının ise talep edilen ziynet eşyalarına yönelik hiçbir beyanda bulunmadıkları anlaşılmaktadır....
A.. arasında ziynetlerin saklanması konusunda tartışma çıktığı, birbirlerine vurdukları, bu olayın akabinde davacının eşi tarafından baba evine bırakıldığı, davacı ve davalı N.. A..'in ceza mahkemesinde kasten yaralama suçundan yargılandıkları ve adli para cezası aldıkları; davalılar vekilinin cevap dilekçesinden, ziynet eşyalarının yanısıra davaya konu olan mobilya, beyaz eşya gibi tüm ev eşyalarının davacıya bağışlandığının açıklandığı; mahkemece, ziynetlerin davalı N.. A.. 'in kasasında saklandığı gerekçesi ile davalı M.Ü. aleyhine açılan ziynet alacağı davasının reddedildiği, ortak konuttaki ev eşyalarından ise yalnızca davalı M.Ü.A.in sorumlu olduğu gerekçesi ile davalı N.. A.. aleyhine açılan ev eşyası davasının reddedildiği görülmektedir. Somut olayda; davacıya bağımsız bir konut açılmamıştır....
ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ev ve Ziynet Eşyası İadesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 18.04.2013 gün ve 25301 - 11068 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Ev Eşyalarının İadesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 23.01.2012 gün ve 3154-888 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet ve Ev Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm ziynet ve eşya alacağı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.03.11.2011 (Prş)...
Bunun yanında, kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı, kişisel harcamalar vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Somut olayda; davacı kadın, ziynet eşyalarının bir kısmının ev alınırken bozdurulduğunu, bir kısmının ev ve davalının özel ihtiyaçları için harcandığını ileri sürmüş, davalı koca ise, davacının 5 adet bileziği abisine ev alırken verdiğini, kalan takıları götürdüğünü savunmuştur....
Aile Mahkemesi'nin 2017/49 E. 2019/160 K. sayılı 17/04/2018 tarihli kararı ile;davacı tarafından davalı aleyhine ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebi ile açılan alacak davasının ispat edilememesi nedeniyle reddine, karar verilmiştir....