(HUMK. md. 438/7) SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 6. bendindeki "hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına" sözcüklerin hüküm fıkrasından çıkarılması yerine "hükümedilen tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar devamına" sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.04.07.2022 (Pzt.)...
(HUMK.md.438/7) SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3. bendindeki "hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına" sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına yerine "hükmedilen tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar devamına" sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.11.2013(Pzt.)...
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden BOZULMASINA, boşanma davasının reddine yönelik bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.11.2015 (Pzt.) .......
Mahkemece; nihai karar ile birlikte tedbir nafakasının davalının kusurunun ağır olması nedeniyle kaldırılması karar verilmiştir.Yukarıda açıklandığı üzere tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre tedbir nafakasının kaldırılması koşulları gerçekleşmemiştir. Bu sebeple kadın yararına verilen tedbir nafakasının kaldırılması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı dava dilekçesinde manevi tazminat istememiştir. Taraflar, cevaba cevap ve 2. cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakatı ile iddia ve savunmalarını genişletebilir veya değiştirebilirler. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık muvafakati ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilip değiştirilemez (HMK.md. 141/1). Davacı ön inceleme duruşmasından sonra 11.07.2014 tarihli tahkikat duruşmasında manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı koca tarafından, kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat, iştirak nafakası ve kadın yararına verilen tedbir nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.06.2013 (Prş.)...
Ayrıca belirtilmelidir ki, Yargıtay içtihatları ile bir başkası ile evlilik dışı birliktelik yaşayan eşe tedbir nafakası verilmeyeceği hususu benimsenmiştir. TMK'nın 169. maddesi uyarınca takdir edilen tedbir nafakası, açılan boşanma davası kapsamında alınan geçici nitelikteki bir önlem olarak hâkim tarafından yargılama sırasında kaldırılmadığı takdirde boşanma davasında verilen kararın kesinleşmesi ile kendiliğinden sona erer. Bu ilkeler kapsamında somut olay değerlendirildiğinde, tarafların 20.02.2011 tarihinde evlendikleri, aralarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle karşılıklı olarak boşanma davası açtıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece 23.11.2011 tarihli ara karar ile davalı-karşı davacı kadın yararına 500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş ise de akabinde 19.12.2011 tarihli ara karar ile "kocanın işsiz olduğu, hiç bir gelirinin bulunmadığı" belirtilmek suretiyle sözü edilen tarih itibariyle tedbir nafakasının geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası ve tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların karşılıklı açmış oldukları boşanma davasında erkeğin davasının reddine, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına maddi-manevi tazminata ve tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Erkek tarafından kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden, kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatların mıktarı, yoksulluk nafakasının reddi, tedbir nafakasının miktarı yönünden karar temyiz edilmiştir. Boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir....
Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda her ne kadar erkeğin davasındaki boşanma hükmünün istinaf edilmeyerek kesinleşmesi ile kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının yoksulluk nafakasına dönüşerek konusuz kaldığı, bu nedenle bu yöne ilişkin istinaf incelemesinin yapılamayacağı belirtilerek erkeğin tedbir nafakasına yönelik istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de erkeğin davasında verilen boşanma hükmünün istinaf konusu edilmeyerek kesinleşmesi, tedbir nafakasının kesinleşme tarihi itibariyle sona erdiği anlamına gelmekte ise de bu husus geçmişe yönelik olarak tedbir nafakasının takdiri, başlangıç tarihi, süresi ve miktar tâyini açısından da kesinleştiği anlamına gelmemektedir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava dilekçesinde; davalının SSK'dan emekli olması ve emekli maaşı alması nedeniyle ekonomik durumunda iyileşme olduğu gerekçesiyle davalı lehine hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılması istenilmiştir.Davalı, açılan davanın hukuki dayanağı bulunmadığını, kaldırılması şartları oluşmadığını davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalı lehine tedbir nafakasına hükmedildikten sonra davalının emekli olup emekli maaşı almaya başladığı bu nedenle davalının ekonomik durumunda iyileşme olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı için hükmedilen 400,00 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşmesi tarihinden itibaren kaldırılması cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK'nun 186/3.maddesi uyarınca; eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar devam etmesi gerekirken karar tarihi itibarıyla kaldırılması doğru değil ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK. md. 438/7)....