Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ... 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Ecrimisil ve kamulaştırmasız el koyma bedeli ile ilgili olarak ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, ecrimisil bedeli yönünden taraflar lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi de dikkate alınarak vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

    Ancak; 1-Kamulaştırmasız el koyma davalarında dava ve ıslahla artırılan toplam miktara dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken ıslahla arttırılan miktara ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi, 2-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmektedir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/122 D.İş sayılı dosyası kapsamında 13/09/2017 tarihinde acele el koyma istendiği, mahkemece yapılan keşif sonucunda düzenlenen 06/11/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile acele el koyma bedelinin 1.177.029,74 TL olarak belirlendiği, mahkemece 05/02/2019 tarihli karar ile acele el koyma kararı verildiği, davacı tarafından makul sürede kamulaştırma bedel tespiti davası açılmadığı gerekçesiyle 08/08/2018 tarihinde kamulaştırmasız el atma tazminat davası açıldığı ve bu davanın halen derdest olduğu, acele el koyma bedelinin ise 08/02/2019 tarihinde hak sahibine ödendiği, davacının "06/11/2017 tarihinde tespit edilen bedelin yaklaşık 2 yıl sonra 08/02/2019 tarihinde ödenmesi nedeniyle bu bedele faiz işletilmesi gerektiği" gerekçesiyle eldeki faiz alacağı davasını açtığı, ilk derece mahkemesince ise "2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. Maddesine 6459 Sayılı Yasanın 6....

      Belediye Başkanlığı'nca yapılan ve 02/10/1998 tarihinde tapuya tescil edilen imar uygulaması sonucunda davacının payına karşılık şuyuulandırma ya da bedele dönüştürme işlemi yapılmadığı, belediyece hazırlanan dağıtım cetvelinde davacının adının geçmediği, davacının kadastral parseldeki tapusunun kaybedildiği anlaşıldığından, bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır. Bu itibarla; kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup, bu davaya bakmak Adli Yargının görevi dahilinde olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı ......

        edilen bedelden ödenmesine ilişin olarak hüküm kurulması, 5-Hüküm altına alınan kamulaştırmasız el atma bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

          Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

            Ancak; 1) Değerlendirme dava tarihine göre yapıldığından bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken daha önceki el koyma tarihinden faiz yürütülmesi, 2) Kamulaştırmasız el atılarak yol haline dönüştürülen taşınmazdaki davacılar payının 4721 sayılı TMK’nun 999. maddesi gereğince yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının faize ilişkin bölümünden (el koyma) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (dava) kelimesinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu 6056 ada 8 parsel sayılı taşınmazın el atılan bölümündeki davacılar payının iptali ile yol olarak tapudan terkinine) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar...

              Mahallesi 2438 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.02.2014 günlü ve 2013/228-2014/28 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 13.01.2015 günlü ve 2014/9998-2015/269 sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

                Davalı idare vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; haksız el atma yapılmadığı, zaten acele el koyma kararı alındığı, davacının imzaladığı protokollerle el atılmasına müsaade edip bedelini aldığı, 4277 ada 3 parsel sayılı taşınmazın bir kısmına el atıldığı halde tamamının tapusunun iptal edilmesinin hatalı olduğu belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....

                Mahallesi 1216 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.01.2014 günlü ve 2012/227-2014/22 sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 15.01.2015 günlü ve 2014/21577-2015/519 sayılı ilama karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu