Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el konulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmekte olup fiilen el atılan ve bedeli verilen bölüm yönünden asıl dava ve birleşen davalarda davacılar lehine maktu vekalet ücreti takdiri ve maktu harca hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarı açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz onama harcı ile karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmektedir. Dava konusu taşınmaza 1983 tarihinden sonra el koyulduğuna göre, mahkemece karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği, nispi karar harcı ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu karar harcına ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, 2-Dava konusu taşınmazın idare adına tesciline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
konulması sebebiyle açtıkları davalar sonunda tazminat almaya hak kazanmış olanlar hakkında bu madde hükümlerinin uygulanacağı, son fıkrasında ise bu madde uyarınca ödenecek olan tazminatın tahsili sebebiyle idarelerin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceği, 13.02.2011 tarih ve 6111 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi hükmünün 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el koyma işlemlerine de uygulanacağı düzenlenmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 3.maddesinin son fıkrasında yer alan ve 6111 sayılı yasanın Geçici 2. maddesi ile 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat alacaklarına da uygulanacağı belirtilen haczedilmezliğe ilişkin düzenleme, bu maddenin yürürlük tarihinden sonra mahkeme ilamı ile kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat ödenmesine karar verilmesi ve elatma eyleminin 04.11.1983 yılından sonra olması durumunda, 6111 sayılı Yasanın geçici 2.maddesi...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2018 NUMARASI : 2017/278 ESAS - 2018/41 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koymadan Kaynaklanan Tazminat KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARINI ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Van ili, Tuşba ilçesi, Kalecik Mahallesi 601 parsel sayılı taşınmazına davalının kamulaştırmasız el attığını, enerji nakil hattı geçirmeye başladığını belirterek 3.000,00 TL kamulaştırmasız el atma tazminatının el atma tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıya yüksek bedel teklif edildiği halde kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunduğu anlaşılmıştır....
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16/05/1956 tarih ve 1/6 sayılı kararı ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 15/12/2010 tarih ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği, bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu, bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır. Bu itibarla taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmamış (olsa bile)... makul süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup, taşınmazın aynına ilişkin bu davaya bakmak Adli Yargının görevidir...."...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ..... sayılı taşınmaz bedeli ile ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava çaplı taşınmaza vaki kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak tazminat ve ecrimisilin tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... İli ...Mahallesi 642 ada 14 parsel sayılı taşınmaza el koymanın önlenmesi, direklerin kaldırılması, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak 500 TL irtifak bedeli, 500 TL ecrimisil, 500 TL tespit bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, el koymanın önlenmesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü: 1-Davalının temyizi yönünden; Temyize konu miktar karar tarihi itibariyle 1.890,00 TL.sını geçmemektedir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....