WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUSUMETKAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 38 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 57 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazda fiili çalışma yapan ve kamulaştırmasız el koyma işlemini gerçekleştiren kurumun Büyükşehir Belediyesi olduğundan bahisle, davalı İdare yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından davaya konu taşınmaza 2016 yılında el atıldığı, ancak kamulaştırma işleminin yapılmadığı anlaşılmıştır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....

    Mahallesi 630 ada 592 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Taşınmaz üzerindeki yapının kaçak olup olmadığı, kaçak ise; bu binanın yıkılması için belediyece el koyma (yıkım) tarihinden önce bir karar alınıp alınmadığı tespit edilmeden taşınmazdaki bina yönünden asgari levazım bedeline hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir....

      Mahallesi 10196 ada ... parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın fiilen el koyulan kısımları yönünden kısmen kabulüne, hukuken el koyulan kısımları yönünden tefrikine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalılar ... Belediye Başkanlığı ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve duruşma istemi pul yokluğundan reddedildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın .../1000 ölçekli imar planında yol, park ve spor tesis alanı olarak belirlendiği, bir kısmına fiilen el atıldığı belirtilerek kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davalı ... Belediye Başkanlığı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. ......

        Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği ve bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğundan, kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucunun, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibinin, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini isteyebilmesi olduğu açıktır....

        Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

          sinin 14/09/2021 tarih ve 2021/1975- 9690 Esas ve Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi "...Bu durumda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen ... İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

          "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındak...... ada 3 ve 6 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair.....Hukuk Mahkemesinden verilen 28.03.2014 günlü ve ....sayılı hükmün düzeltilerek onanması hakkında Dairece verilen 05.02.2015 günlü ve ...sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

            Ayrıca; 2-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiği dikkate alındığında 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 günü arasında fiilen el koyulan taşınmazlarla ilgili açılan kamulaştırmasız el koyma davalarında Geçici 6.maddenin 7.fıkrası gereği vekalet ücretinin maktu olarak, 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden açılan davalarda ise her türlü vekalet ücretinin genel hükümler doğrultusunda nispi olarak uygulanması gerekmektedir. Buna göre 1980 yılında fiilen el koyulan dava konusu taşınmaza fiilen el koyma tarihi dikkate alınarak vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmiş olması da bozmayı gerektirmiştir....

              Davacı vekili, müvekkilleri adına tapuda kayıtlı bulunan 1014 ada 25 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece yol geçirilmek suretiyle kamulaştırmasız elatıldıgını ileri sürerek, davalının elatmasının önlenmesine ve kal'e karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; "taraflar arasında daha önceden görülüp kesinleşen kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasının 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesi uyarınca hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, 38. maddenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiği ve bu durumda davalı idarenin taşınmaza el koymasının yasal dayanağının kalmadığı" gerekçesiyle "davanın kabulüne" dair verilen karar; Özel Daire'ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş, yerel mahkemece direnme karan verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu