Hukuk Dairesi 2016/331 E. , 2016/4281 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 831 ada 15 (ifr.22) parsel sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre aynı taşınmazın başka bir paydaşı aleyhine aynı kamulaştırma nedeniyle açılan dava sonunda verilip kesinleşen kararda belirlenen değer, güçlü delil olarak kabul edilmelidir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/595 KARAR NO : 2023/745 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TORTUM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2020/93 ESAS - 2020/222 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Erzurum ili, Tortum ilçesi, Serdarlı mahallesi 541 ada 1 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırmaksızın el atılması nedeniyle 10.000,00 TL el atma tazminatının el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/345 E, 2011/103 K sayılı ilamından doğan ve kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, kamulaştırmasız el koyma davalarının uygulamada sıklıkla karşılaşılan davalardan olmakla birlikte, yasa ile düzenlenmediğini, bu konuya ilişkin tek yasal düzenleme olan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38 maddesinin de 10/04/2013 tarih ve 2002/112 E, 2003/33 K sayılı Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edildiğini, emsal Yargıtay kararlarından, faizin takip talebi ile birlikte isteneceği hususunda bir düzenleme bulunmamasından, icra memuru işleminin iptali ile takibin konusunu oluşturan ilamın kesinleşme tarihinden sonraki dönem için en yüksek faizin uygulanmasının sağlanması için memur işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasıdır. Mahkemece dava konusu yere kamulaştırmasız el atıldığı sabit görülerek, arsa vasfında sayılan yere kıyasi emsal yöntemine göre bedel biçen bilirkişi heyet raporu dikkate alınarak karar verilmiştir. Kararı taraf vekilleri istinaf etmiştir. Dosya istinaf aşamasında iken davalı idare vekilince, aynı yer ile ilgili Bursa 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/309 E. Sayılı dosya ile kamulaştırma davası açıldığı bildirilmiştir. Dairemizce Bursa 10. Asliye Hukuk Mahkemesinden işbu dava ile ilgili dava dilekçesi, tapu kaydı ve davanın safahatı sorulmuş, mahkemece verdiği cevabi bilgide dava konusu yerin Osmangazi ilçesi, Demirtaş mahallesi, 891 ada 4 parsel olduğunu bildirmiş, dava dilekçesi ve tapu kaydına da göndermiş, ayrıca davanın halen derdest olduğu bildirilmiştir. Yapılan incelemede kamulaştırma davası ile işbu kamulaştırmasız el atma davasının aynı yere ilişkin olduğu tespit edilmiştir....
Hukuk Dairesi 2015/10058 E. , 2016/5698 K."İçtihat Metni"Davacılar ... vd. ile davalılar ... Belediye Başkanlığı ve ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı aralarındaki ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 1626 ada 57 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.04.2013 günlü ve 2012/136-2013/106 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 18.12.2014 günlü ve 2014/19337- 18532 sayılı ilama karşı davacılar vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
Hukuk Dairesi 2017/8830 E. , 2017/19481 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, dava konusu ......
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği ve bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğundan, kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucunun, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibinin, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini isteyebilmesi olduğu açıktır....
Başka bir deyişle kamulaştırmasız elatma nedeniyle ecrimisil, ancak kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tesciline ilişkin davanın açıldığı tarihe kadar istenebilir. Somut olayda, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/97 E. sayılı dosyası üzerinden dava konusu taşınmaz hakkında davalı idare aleyhine 02.03.2005 tarihinde açılan, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının 2011/435 K. sayılı kararı ile kabulüne karar verilmiş ve karar derecattan geçmek suretiyle kesinleşmiştir. Hal böyle olunca, kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle açılan dava tarihinden sonraki dönem için ecrimisil isteğini içeren eldeki davanın dinlenemeyeceği gözetilerek reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. . Davalı vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Hukuk Dairesi'nce ecrimisile yönelik olarak kararın miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle usulden reddine, kamulaştırmasız el koyma bedeli yönünden ise esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince, miktar veya değeri her paydaş için 78.630,00-TL'yi geçmeyen davalara ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesin olup bu kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz....