Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el koyma nedeni ile açılan davada istenmeyen faiz alacağının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el koyma nedeni ile açılan davada istenmeyen faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/217 Esas 2017/455 karar nolu dosyası ile acele el koyma kararı alındığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından; " Dosya içerisinde yer alan Van 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/217 E. Sayılı Acele el koyma davasının incelenmesinde dava konusu parsele yönelik acele el koyma davasının 08/03/2017 tarihinde açıldığı ve 17/05/2017 tarihinde karar verildiği, Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre acele el koyma davalarının neticelenmesinden sonra 6 aylık makul süre içerisinde idare tarafından bedel tespiti ve tescil davasının açılmaması halinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açılabileceğinin, iş bu davanın 12/06/2017 tarihinde acele el koyma davasının karara bağlanmasından yaklaşık 1 ay sonra açılması nedeni ile makul sürenin dolmadığı gerekçesi ile davanın reddine " Karar verilmiştir....

    Karar sayılı dosyasında açılan dava, 4650 sayılı Yasayla değişik 2942 sayılı Yasanın 27. maddesine göre açılan acele el koyma davasıdır. Bu tür davalar delil tespiti niteliğinde olup, anlaşmayı çözen nihai bir karar olmadığı gibi makul süre içinde idarenin açmak zorunda olduğu 10. maddeye dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tescili davasının da ret ile sonuçlandığı anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmaza, davacı idarece, mahkeme kararıyla ile de olsa; Anayasanın 46. maddesi ve Kamulaştırma kanununun 3. maddesi uyarınca gerçek kamulaştırma bedeli peşin ve nakit olarak ödenmeden el konulduğu anlaşıldığından, taşınmaz maliki idare aleyhine her zaman kamulaştırmasız el koyma nedeni ile taşınmaz bedelinin tahsili davası açma hakkı kazanmıştır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27.maddesine dayanan acele kamulaştırma nedeni ile el koymaya ilişkin acele kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeni ile faiz istemine ilişkin olup, yapılan yargılama sonucunda acele el koyma bedeli davacıya ödenmiş olup, kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminata ilişkin açılan davanın da yargılamasının devam ettiği, tespit edilen kamulaştırma bedeli konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, bedelin geç ödenmesi nedeni ile faiz isteminin yasal dayanağının olmadığı, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hükmün uygulama yeri olmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine" dair karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İnceleme konusu karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat istemi ile imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş, davalı idare vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 14/12/2021 günü usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden taraf vekillerinin yokluklarında incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek, dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat istemi ile imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması istemine ilişkindir...

        - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili istemine ,birleştirilen davalar ise kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleştirilen davalar bakımından ise kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talebi yönünden; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ,ecrimisil istemi bakımından ise talebin reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davalılar vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine dair verilen hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir....

          Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki Kırıkkale İli, Yahşihan İlçesi, Mahmutlarşarklısı Köyü, 107 ada, 22 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ilişkin asıl davanın kabulüne, birleştirilen kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talebi bakımından ise konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen ecrimisil talebi bakımından ise davanın kabulüne ilişkin derece mahkemesinden verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvuru talebinin kısmen kabulü ile dava konusu taşınmaza ilişkin idarenin Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca acele el koyma talep ettiği ve 2012 tarihinde bedeli karşılığı mahkemece acele el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin haksız el atmasından bahsedilemeyeceğinden ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinden ve ilk derece mahkemesince...

            Ancak; 1) Değerlendirme dava tarihine göre yapıldığından bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken daha önceki el koyma tarihinden faiz yürütülmesi, 2) Kamulaştırmasız el atılarak yol haline dönüştürülen taşınmazdaki davacılar payının 4721 sayılı TMK’nun 999. maddesi gereğince yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının faize ilişkin bölümünden (el koyma) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (dava) kelimesinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu 6056 ada 8 parsel sayılı taşınmazın el atılan bölümündeki davacılar payının iptali ile yol olarak tapudan terkinine) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar...

              Kamulaştırmasız el koyma müessesesi mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olmakla birlikte, çağdaş bir yaklaşımla ve sosyal devlet ilkesi gereği olarak uygulamada taşınmaz malikine, dava yoluyla mülkiyetin bedele çevrilmesi ya da idarenin hakkın özünü zedeleyen el koyma eylemine son verilmesi yolu açılmıştır. Kamulaştırmasız el koyma hâlinde kamu kurumu, Kamulaştırma Kanununa uygun hareket etmeden, ferdin malını elinden almış olması sebebiyle kanunsuz bir harekette bulunmaktadır. Bu bakımdan dava, mülkiyete tecavüzün önlenmesi veya haksız fiil neticesinde meydana gelen zararın tazmini davasıdır (11.02.1959 tarihli ve 1958/17 E., 1959/15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gerekçesinden). Yargıtay 5....

              HUMK.nun 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1.890,00 TL.yı geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, .... koymanın önlenmesi-kâl ve kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat davasında taraf vekillerinin temyiz talebi yönünden: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Kamulaştırmasız el koyma tazminatına ilişkin davalarda, dava (değerlendirme) tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tazminat bedeline karar verilmesi gerekmektedir....

                UYAP Entegrasyonu