Tescil sağlandıktan sonra kamulaştırmasız el atma davasının açılması durumunda yukarıda sözü edilen ek maddenin uygulanması da söz konusu olmayacaktır. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırmam Kanununun 16. maddesine dayalı tescil dosyası getirtilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamıştır. Bu durumda; Dairenin görüşü yönünde düşünülse dahi tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması gerekir. O halde idare adına Kamulaştırma Kanununun 16. md. uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan; kaldı ki Kamulaştırma Kanununun 16. maddesine dayalı tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden, Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek-3 md.nin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazda muris T9 adına olan tapu kaydının iptali ile, davacı idare adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, karara karşı davalılar vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmadan davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir....
Maddesine (mülga) dayalı tescil davasında, Mahkemenin kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, ancak davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olmasına karşın lehlerine vekalet ücretine hükmedilmedildiğini, dava konusu taşınmazın kamulaştırma belgelerinin davalı maliklerden Hüsnü SAYALI'ya noter aracılığıyla tebliğ edildiğini, bu kişiye kamulaştırma bedellerinin ödendiğini, dolayısıyla bu kişiye karşı açılan davanın da kabulünün gerektiğini, ayrıca iş bu davanın kamulaştırma bedelinin tespiti davası olmayıp Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine dayalı tescil davası olduğunu, 1990'lı yıllarda yapılan kamulaştırmalar sonrasında davalılar veya murisleri tarafından kamulaştırma bedellerini almış olmalarına ve aradan yıllar geçmiş olmasına karşın tapuda DSİ lehine ferağ verilmediğinden taşınmazın DSİ adına tescilinin mümkün olmadığını , dolayısıyla davanın açılmasına davalıların sebebiyet verdiğini, bu nedenle İdare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, aksi...
Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayalı tescil dosyası getirtilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir. Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. md. tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan, eldeki kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı bu davada Kamulaştırma Kanununun eklenen Ek-3 maddenin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davacı taraf lehine vekalet ücreti hükmedilmemesinin usul ve yasaya uygun olup, olmadığı uyuşmazlık konusudur. BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir. Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tescil davası, yenilik doğurucu nitelikte olmadığından karar harcı ve vekalet ücreti maktu alınır. Ayrıca, bu davalarda, davalı taraf ilk celsede davayı kabul etmez ve ferağ vermez ise, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulur (Yargıtay 5. HD'nin 2002/10218- 14212 E-K)....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yargılama sonunda; Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan davanın KABULÜ ile; İstanbul İli, Şamlar mahallesi 1269 nolu parsel (3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 1.maddesi gereğince Yüzölçüm Düzeltme işlemi ile yeni Hacımaşlı mahallesi 131 ada 338 parsel) sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali davacı idare adına tapuya KAYIT VE TESCİLİNE,karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kamulaştırma Kanununun 17. Maddesine (mülga) dayalı tescil davasında, davanın kabulüne karar verilmiş olduğundan davacı idare lehine vekalet ücreti verilmemesinin buna mukabil davalı T4 lehine vekalet ücreti takdir edilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu iddiasını ileri sürmüştür....
GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi hükmüne göre davacı idare vekilinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanununun 16. maddesine dayalı tescil dosyası getirtilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir. Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan, kaldı ki Kamulaştırma Kanunu'nun 16. maddesine dayalı tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek-3. maddenin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kamulaştırma Kanununun 17. Maddesine (mülga) dayalı tescil davasında, davanın kabulüne karar verilmiş olduğundan davacı idare lehine vekalet ücreti verilmemesinin buna mukabil davalı tarafa vekalet ücreti takdir edilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu iddiasını ileri sürmüştür. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava; 2942 sayılı Yasanın mülga 17. Maddesi gereğince tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş davacı idare vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
de; Dairemizin 18/01/2022 tarih ve 2020/396- 2022/65 sayılı kararında belitilen "24/12/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7201 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 6. maddesi ile Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek 3. maddesine göre (7327 sayılı Kanun ile ilave edilen 3. cümleyle birlikte); "Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile bu Kanunun mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir....