Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 03/07/2014 NUMARASI : 2014/398-2014/429 Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespit ve tescili davasında, davanın 4 ay içerisinde sonuçlandırılamaması nedenine dayalı faiz istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespit ve tescili davasında, davanın 4 ay içerisinde sonuçlandırılamaması nedenine dayalı faiz istemine ilişkindir....
Ancak; Kamulaştırma bedelinin tespiti istemi ile açılan davada mahkemece, kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktara 6459 sayılı Yasa ile Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine eklenen hüküm uyarınca davanın 4 ay içerisinde sonuçlandırılamaması nedeniyle bu sürenin bitiş tarihi olan 20.10. 2013 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için faiz işletilmesi gerekirken faiz başlangıç ve bitiş tarihlerinin hatalı olarak belirlendiği, mahkeme kararının Dairemizce bu gerekçe ile düzeltilerek onanması gerekirken, düzeltme yapılmaksızın onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından Taraf vekillerinin bu yöne ilişkin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 25.12.2014 gün ve 2014/15608-31639 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede, Dava 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/12/2019 tarih ve 2018/35 Esas 2019/332 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 1- Davanın KABULÜ İLE, Hatay İli Antakya ilçesi Bohşin mahallesine kain 850 parsel sayılı 2.640,10 m2'lik davalılara ait taşınmazda yapılan kamulaştırma işlemi nedeniyle kamulaştırma bedelinin 51.798,76 TL olarak TESPİTİNE, 2- Davalılar adına kayıt ve tescilli dava konusu kamulaştırılan Hatay ili, Antakya İlçesi, Bohşin mahallesine kain 850 parsel sayılı davalılara ait taşınmazın tapu kaydının İPTALİNE, 3- Tapu kaydının iptaline karar verilen taşınmazın davacı T1 adına TAPU KÜTÜĞÜNDE KAYIT VE TESCİLİNE, 4- Belirlenen kamulaştırma bedelinden acele kamulaştırma bedeli mahsup edildikten sonra kalan 18.268,49 TL'ye davanın açıldığı tarihten 4 aylık sürenin bittiği tarih olan 08/04/2019 tarihinden dairemiz karar tarihi olan 16/12/2022 tarihine kadar faiz işletilmesine, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin kamulaştırma bedelinin işlemiş faiz ve nemaları ile birlikte davalılara tapu...
Davacı tarafın istinaf sebepleri incelendiğinde; Kamulaştırma bedelinin ilçe tarım verilerine uygun olarak hesaplandığı tespit edilmiştir. Kamulaştırma Kanunu uyarınca yasada kamulaştırma davaları için öngörülen 4 aylık sürede davanın sonuçlandırılamamış olması sebebiyle faiz uygulanması ve kamulaştırma bedeline sınırlamaların yansıtılması yerindedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı ve Kamulaştırma Kanunu'nun 29.madde hükmü göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de usul ve yasaya uygundur. Faiz başlangıç tarihinin davacı kurumun aleyhine olmaması gözönünde tutularak kaldırma nedeni yapılmamıştır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde bulunmamıştır....
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporlarında taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın bedelinin tespit edilen zemin bedeline ilave edilmesi suretiyle m² değeri belirlenmiş ve buna göre irtifak nedeniyle değer kaybı hesaplanmış ise de; zemin üzerindeki muhdesatın irtifak sebebiyle bir zarar görüp görmediği tespit edilerek, zarar görmüş ise belirlenen irtifak değer kaybı bedeline ilave edilmesi suretiyle kamulaştırma bedelinin tespit edilmesi gerekirken, muhdesatın değerinin de zemin bedeline ilave edilmesi suretiyle hesap yapan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, 2-Dava konusu taşınmaz için acele kamulaştırma nedeni ile tespit edilen 9.793,51 TL düşüldükten sonra kalan fark bedele faiz verilmesi gerekirken bu hususa dikkat edilmeden tespit edilen kamulaştırma bedelinin tamamına faiz verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Davacı tarafın istinaf sebepleri incelendiğinde; Kamulaştırma bedelinin ilçe tarım verilerine uygun olarak hesaplandığı tespit edilmiştir. Kamulaştırma Kanunu uyarınca yasada kamulaştırma davaları için öngörülen 4 aylık sürede davanın sonuçlandırılamamış olması sebebiyle faiz uygulanması ve kamulaştırma bedeline sınırlamaların yansıtılması yerindedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı ve Kamulaştırma Kanunu'nun 29.madde hükmü göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de usul ve yasaya uygundur. Faiz başlangıç tarihinin davacı kurumun aleyhine olmaması gözönünde tutularak kaldırma nedeni yapılmamıştır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde bulunmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yargılama sonunda; 1- Dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma bedelinin ikinci bilirkişi raporunda belirlendiği şekilde, 1.534.233,60- TL olarak olarak tespitine, kamulaştırma bedelinin 255.705,60 TL'sinin peşin geriye kalan bedelin 6'şar aylık üç eşit taksitle ödenmesine, 2- Davacı idarece Fiba Bank Etiler Şubesine yatırılan faizli peşinat toplamı 274.936,00TL....
Dosya kapsamı incelendiğinde; Hükme esas alınan bilirkişi heyeti ek raporunda, dava konusu taşınmazların sulu tarım arazisi vasfında kabul edilerek kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak alındığı, 2017 yılına ait tarım verilerinin kullanıldığı, taşınmazlara objektif değer artışı uygulanmasını gerektirir bir hususun bulunmadığı, taşınmazların ilçe yolununda bulunmayışı nedeniyle %10 oranında objektif değer azalışı, taşınmazın eğimli olması nedeniyle %10 oranında objektif değer azalışı uygulanması neticesi kamulaştırmaya esas birim değerinin 38,25 TL/m² ve toplam kamulaştırma bedelinin 48.752,12 TL olarak hesaplandığı ve kamulaştırma bedelinin depo ettirilerek raporun esas alınarak hüküm kurulduğu görülmektedir. Davacı tarafın istinaf sebepleri incelendiğinde, kamulaştırma bedelinin yüksek olduğuna yönelik itirazın yerinde olmadığı, yapılan hesaplamaların 2017 yılı tarım verileri ile tam uyumlu olduğu anlaşılmıştır....
Ancak; 1)Dava konusu taşınmazın belirlenen zemin bedeline, üzerindeki yapının resmi birim fiyatlarına göre yıpranma payı da düşülmek suretiyle tespit edilecek bedelinin ilave edilip, bedellerin toplamı üzerinden irtifak hakkından kaynaklanan değer düşüklüğü hesaplanıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yapı değeri belirlenmeden yanlış hesaplama yöntemi ile iki ayrı değer kaybı oranı belirleyen bilirkişi raporuna göre karar verilmesi, 2)Tespit edilen kamulaştırma bedeline 23.09.2014 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, faiz başlangıç tarihinin hatalı belirlenmesi, --/-- --2-- Doğru görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Taraflar arasındaki dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. Maddesinden kaynaklanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir....