Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Bu hükümle uygulamada munzam zarar, kanunî tanımı ile aşkın zarar olarak adlandırılan hukukî kurum düzenleme altına alınmış olup mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 105. maddesi de bu hususta aynı yönde düzenleme içermektedir. Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir (------....
Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Munzam zarar talep edebilmek için ilk koşul bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. İkinci koşul; borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının mevcudiyetidir. üçüncü koşul; borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olmasıdır....
Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmüne haizdir.Munzam zarar talep edebilmek için, bir para borcunda borçlunun temerrüde düşmesi, borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının ortaya çıkması, borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olması ve borçlunun temerrüdü ile alacaklının munzam zararı arasında---- bağının bulunması gereklidir....
MUNZAM ZARAR 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 105 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 355 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından İstenmiş olmakla temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra İşin gereği konuşulup düşünüldü: Dava, BK.nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan munzam zarar alacak istemine ilişkindir. Yerel mahkemede görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davalı tarafça temyiz olunmuştur. Borçlar Yasasının 105. maddesi uyarınca alacaklının uğradığı zarar geçmiş günler faizinden fazla olduğu takdirde borçlu kendisine hiçbir kusur İsnat edilemeyeceğini kanıtlamadıkça bu zararı dahi ödemekle mükelleftir Yasa koyucu para borcunun geç ödenmesi halinde bir zararın mevcut olduğunu kural olarak benimsemiştir....
Geç tahsil edilen alacağın, iştigal konusu ticarette kullanılmasının tabiî olduğu varsayımı yeterli kabul edilip hüküm kurulamaz. Alacaklının, munzam zararını yasal delillerle kanıtlaması halinde borçlu; ya alacaklının bir zarara uğramadığını ya da borç zamanında ifa edilmiş olsaydı bile, alacaklının değeri düşmeyecek bir yatırım yapmayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. İkinci görüşe göre; munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faiziyle karşılanmayan zarar miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamalıdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18/09/2018 NUMARASI: 2018/45 (E) 2018/934 (K) DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR TARİHİ: 02/11/2021 Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı tarafa kasko sigortasıyla sigortalı bulunan müvekkilinin maliki bulunduğu ... plakalı beton mikserinin kaza yaparak hasara uğramış olması nedeniyle, İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi' nin 2016/1221 E. Sayılı dosyası üzerinden açılan davada belirlenen hasar bedelinin, geç ödenmiş olmasından kaynaklı hesaplanacak munzam zararın davalıdan tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili cevabında, İstanbul Anadolu 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmazın mülkiyetinin davacılara ait olduğunun tespiti ile bedel arttırım davası sonucunda belirlenen ancak ödenmeyen kamulaştırma bedel farkının dava tarihi itibarıyla değerinin ödenmesi ve munzam zarar istemi davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 09/06/2016 gün ve 2015/12542 Esas - 2016/9211 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, taşınmazın mülkiyetinin davacılara ait olduğunun tespiti ile bedel arttırım davası sonucunda belirlenen ancak ödenmeyen kamulaştırma bedel farkının dava tarihi itibarıyla değerinin ödenmesi ve munzam zarar istemine ilişkin davanın reddine dair karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine onanmış; bu karara karşı...
Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir (Uygur, Turgut: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, Cilt I, 2012, s. 810). Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. 21. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....
Dava, icra takibine konu alacağın geç tahsil edilmesi nedeniyle uğranılan munzam zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflarca usulüne uygun dayanılan deliller celbedilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır. Mahkememizce aldırılan 12/01/2024 tarihli bilirkişi raporu ile; takipte kesinleşen 169.145,09 TL içerisinde 38.316,94 TL işlemiş faiz bulunmakta olduğu, 09.10.2019 tarihinde yapılan kapak hesabında da 42.775,83 TL faiz hesaplanmış olduğu, asıl alacak için hesaplanan toplam faiz miktarının (38.316,94 + 42.775,83) 81.092,77 TL olduğu, bu durumda davacı tarafından tahsil edilmiş olan 81.092,77 TL toplam faizin hesaplanan munzam zarardan düşülmesi neticesinde alternatifli hazırlanan munzam zarar hesabı neticesinde; a) 13.08.2013 Tarihinden İtibaren 928.189,46 TL munzam zarar, 81,092,77 TL tahsil edilen faiz, 847.096,69 TL net munzam zarar, b) 15.05.2019 .......
Davada uyuşmazlık, yaşlılık aylığının geç bağlanması nedeniyle davacının uğradığı zararın kapsamının diğer bir anlatımla zarar miktarının saptanması yönteminin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Zararın kapsamının saptanmasında Kurum işleminin niteliği ile davacının istek ve amacının gözönünde tutulması gerekir. Hal böyle olunca davacının mal varlığında husule gelen zarar, davacıya bağlanması gereken yaşlılık aylığıdır....