WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığının geç ödenmesinden kaynaklanan faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Faiz, asıl alacağa dahil olmayıp, talep edilmesi alacaklının iradesine bağlı olan feri nitelikte bir haktır. Ancak eldeki davada, biriken yaşlılık aylıklarının geç ödenmesi nedeniyle tahsil kararı verilmesi istenen işleyen yasal faiz; asıl alacak niteliğindedir. Öte yandan, Türk Borçlar Kanunu'nun 121/son maddesinin, “Temerrüt faizine, ayrıca temerrüt faizi yürütülemez.”...

    İcra Müdürlüğünün 2015/9669E. sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı, aynı İcra Müdürlüğünün 2015/9670E. sayılı icra dosyasıyla da 1.200.000,00-TL olarak uzlaşılan kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi sebebiyle uzlaşma tutanağının düzenlendiği 03.10.2012 gününden son ödemenin yapıldığı 05.08.2015 tarihine kadar işlemiş olan 189.416,00-TL ticari faizin tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçlu tarafından her iki takibe itiraz edilmesi üzerine takiplerin durduğu, davacı tarafça her iki icra dosyasına yapılan itirazın iptali istemi ile 09.11.2015 tarihinde eldeki davanın açıldığı, ayrıca davacı tarafından 04.03.2016 günü tapuda ferağ verilmek suretiyle kamulaştırma konusu olan 137 ada 14 parsel sayılı taşınmazın tapuda idare adına tescil edildiği anlaşılmıştır....

      Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davalının karar düzeltme istemi üzerine dosya ve eklerinin yeniden incelenmesi sonucunda; kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davalarında öngörülen dört aylık makul sürenin bitim tarihinden itibaren karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden Dairemizce mahkeme kararının düzeltilmesi sırasında maddi hata sonucu salt bozmadan sonra artan kısım için faiz uygulanması yolunda düzeltme yapıldığı, ancak kamulaştırma bedelinde faize hükmedilirken, bozmadan önceki ilk kararla hükmedilen miktara dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden tarihten ilk karar tarihine kadar, bozmadan sonra artan kısım içinde ikinci karar tarihine kadar yasal faiz uygulanması için hükmün düzeltilmesi gerektiği ve ayrıca eldeki dava kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davası olduğu halde Yargıtay ilamının...

        Bir başka ifade ile dostane çözüm yoluyla davacıya ödenmesi gereken tutarın, enflasyon ve benzeri sebeplerle azalan kamulaştırma bedelinin gerçek (güncel) değerinin korunmasına yönelik olduğu, sonuç olarak dostane çözüm yoluyla taraflarca üzerinde uzlaşılan tutarın kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu çekişmesizdir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesinde, kamulaştırma bedelinin hak sahibi adına ilgili bankaya yatırılacağı açıkça belirtilmiştir. Kamulaştırma işlemi ile kamulaştırma bedelinin ödenmesi işleminin mülkiyet hakkı ile olan ilişkisini gözeten kanun koyucu, kamulaştırma bedelinin doğrudan hak sahiplerine ödenmesi amacıyla yukarıda belirtilen şekilde düzenleme yapmıştır. Bu durumda, dostane çözüm yoluyla üzerinde uzlaşılan 50.000 ABD Doları (72.209.950.000 TL) tutarındaki kamulaştırma bedelinin, davalı idarece sözü edilen Yasa maddesi uyarınca taşınmazı kamulaştırılan hak sahibinin (davacının) adına ilgili bankaya yatırılması gerekmektedir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 31/05/2022 NUMARASI: 2022/354 Esas, 2022/416 Karar DAVANIN KONUSU: Kira Bedelinin Geç Ödenmesinden Kaynaklanan Munzam Zarar İSTİNAF TARİHİ: 17/06/2022 KARAR TARİHİ: 05/07/2022 Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ DÜŞÜNÜLDÜ; İstinaf isteminde usul işlemleri tamam olduğundan, ilk derece mahkemesinin dosyasındaki bütün belgeler ve dosya hakkındaki dairemiz üyesince düzenlenen rapor incelendi, istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinin ve dosyanın istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda dosyada dairemizce karar verilmesi için eksiklik bulunmadığı anlaşıldı....

            Faiz alacağı asıl alacaktan ayrı ve fakat ona bağlı bir yan edimdir. Bu nedenle dava dilekçesinde faiz istenmesinin unutulmuş olması ya da faiz istenmiş olmasına karşın mahkemece faize hükmedilmemiş olması nedeniyle ayrı dava konusu yapılabilir. Ancak faiz alacağı asıl alacağın varlığına bağlıdır. Asıl alacak ifa veya başka bir sebeple sona erdiğinde faiz alacağı da sona ereceğinden(TBK m. 131, I), işlemiş faizinin ifası, bunu isteme hakkının sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bir bildirimle saklı tutulmuş ya da durum ve koşullardan saklı tutulduğunun anlaşılmış olmasına bağlıdır (TBK m. 131, II) (Aynı yönde 5. HD'nin 01.04.2004, 2004/4 2004/4048 sayılı kararı)....

            Faiz alacağı asıl alacaktan ayrı ve fakat ona bağlı bir yan edimdir. Bu nedenle dava dilekçesinde faiz istenmesinin unutulmuş olması ya da faiz istenmiş olmasına karşın mahkemece faize hükmedilmemiş olması nedeniyle ayrı dava konusu yapılabilir. Ancak faiz alacağı asıl alacağın varlığına bağlıdır. Asıl alacak ifa veya başka bir sebeple sona erdiğinde faiz alacağı da sona ereceğinden(TBK m. 131, I), işlemiş faizinin ifası, bunu isteme hakkının sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bir bildirimle saklı tutulmuş ya da durum ve koşullardan saklı tutulduğunun anlaşılmış olmasına bağlıdır (TBK m. 131, II) ( Aynı yönde 5. HD'nin 01.04.2004, 2004/4 2004/4048 sayılı kararı)....

            Faiz alacağı asıl alacaktan ayrı ve fakat ona bağlı bir yan edimdir. Bu nedenle dava dilekçesinde faiz istenmesinin unutulmuş olması ya da faiz istenmiş olmasına karşın mahkemece faize hükmedilmemiş olması nedeniyle ayrı dava konusu yapılabilir. Ancak faiz alacağı asıl alacağın varlığına bağlıdır. Asıl alacak ifa veya başka bir sebeple sona erdiğinde faiz alacağı da sona ereceğinden(TBK m. 131, I), işlemiş faizinin ifası, bunu isteme hakkının sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bir bildirimle saklı tutulmuş ya da durum ve koşullardan saklı tutulduğunun anlaşılmış olmasına bağlıdır (TBK m. 131, II) (Aynı yönde 5. HD'nin 01.04.2004, 2004/4 2004/4048 sayılı kararı)....

            Yerel Mahkemece verilen; Anayasanın Değişik 46/son maddesi gereğince, yürürlük tarihi olan 17.10.2001 tarihinden itibaren, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacaklara kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği, bu doğrultuda yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan 24.08.2004 günlü ek raporda, alacaklının 592.487.700.000 TL faiz isteyebileceğinin, takipte 81.322.672.603 TL fazla faiz istemi bulunduğunun açıklandığı, takip dayanağı ilamda artttrılan kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacağa, tapunun davalı idareye intikal ettiği 07.07.2000 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasının hüküm altına alındığı ve bu hükmün 16.03.2004 tarihli itamla onandığı, anılan ilamda, alacağa yasal faiz uygulanmasının hüküm altına alınmış olmasının, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacaklara kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği, her ne kadar, takipte kamu alacakları için öngörülen en...

              Yerel Mahkemece verilen; Anayasanın Değişik 46/son Maddesi gereğince, yürürlük tarihi olan 17.10.2001 tarihinden itibaren, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacaklara kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği,bu doğrultuda yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan 24.8.2004 günlü ek raporda, alacaklının 592.487.700.000 TL. faiz isteyebileceğinin, takipte 81.322.672.603 TL. fazla faiz istemi bulunduğunun açıklandığı, takip dayanağı ilamda arttırılan kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacağa, tapunun davalı idareye intikal ettiği 7.7.2000 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasının hüküm altına alındığı ve bu hükmün 16.3.2004 tarihli ilamla onandığı, anılan ilamda, alacağa yasal faiz uygulanmasının hüküm altına alınmış olmasının, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacaklara kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği, her ne kadar, takipte kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının...

                UYAP Entegrasyonu