Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/88 Esas sayılı dosyası ile muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde dava konusu 380 parsel sayılı taşınmazda bulunan yapı ve 81 adet ağacın eldeki davanın davalısı ...'na aidiyetine karar verildiği ve kararın 21.04.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Muhdesat iddiasında bulunan adı geçen davalı lehine kesinleşen muhdesatın aidiyetinin tespiti kararı bulunmasına göre, yukarıda değinilen ilkeler dikkate alınarak muhdesat oranı belirlenerek bu orana göre satış bedelinin dağıtılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, mahkemece hükümde muhdesatın aidiyetinin tespiti kararına atıf yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.02.2014 gününde verilen dilekçe ile muhtesat aidiyetinin tespiti ve muhtesat bedelinin tahsili talep edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne - kısmen reddine dair verilen 05/07/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine vekili, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muhtesat aidiyetinin tespiti ve muhtesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin ikamet ettiği ... ilçesi, ... Köyünün buluduğu bölgede yapımına başlanılan "......

      Somut olayda dosya içindeki bilgi ve belgelerden; afete maruz gecekondu bölgesinde yapılan kamulaştırma nedeniyle idare tarafından dava konusu taşınmazın zemin paydaşları hakkında açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davalarında, zeminle birlikte 108 m²'lik bir başka bina ve müştemilatının davaya konu edildiği ve bu davanın konusu olan 102 nolu yapı (158 m²'lik) ve 6 m²'lik müştemilatın o davalarda dava konusu edilmediği gibi bu yapının zemin maliklerine aidiyetinin de iddia edilmediği, tescil ve ferağ belgelerinde de bu yapıdan söz edilmediği, yine dosya içerisindeki bina bildirim cetveli ve eklerinden davalının 102 nolu yapı ile ilgili belediye başkanlığına beyanname de verdiği anlaşıldığından, dava konusu yapı ve müştemilatın davalılara ait olduğunun kabulü ile yapıya isabet eden kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2020 NUMARASI : 2019/341 ESAS - 2020/80 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Ceyhan 2....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2021 NUMARASI : 2020/194 ESAS 2021/89 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Kocaeli ili Derince İlçesi Çınarlı Mah. 2715 ada 1 nolu parsel sayılı davalının maliki olduğu taşınmaz Derince Limanı D-100 Karayolu-TEM Otoyolu Bağlantı Yolu ve Kavşak Porjesi kapsamında kaldığını, 2942 sayılı kamulaştırma kanunun 4650 Sayılı kanunla değiştirilen 10....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Ordu 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/233 esas, 2022/243 karar sayılı dava dosyasında verilen muhdesat aidiyetinin tespiti talebinin kabulüne karşı, davalı T2 vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın KABULÜ ile, Ordu İli, Ulubey İlçesi, Fındıklı Mahallesi, 1535 ada 2 parsel ile kamulaştırma kararı bulunan 1535 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bulunan, fen bilirkişisi Kemal Özaslan'ın 28/03/2022 tarihli raporunda ve ekli krokisinde A harfi ile gösterilen iki katlı dava konusu muhdesatın davacı T1 tarafından meydana getirildiğinin TESPİTİNE," karar verilmiştir....

        Maddesi ise "Arazi üzerindeki mülkiyetin, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarınıda kapsayacağını, bu mülkiyetin kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapıların, bitkilerin ve kaynakların da gireceğini düzenlemektedir. 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi eşya hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde kalıcı yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, şahsi bir hak olup (Türk Medeni Kanunu'nun 722, 724 ve 729. maddeleri), sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Taşınmaz üzerindeki kalıcı yapı, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez....

        Ancak; 1- Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 kabulü ile az bedel tespiti 2-Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre objektif değer artışı % 200 oranında uygulanması gerekirken, daha düşük oranında uygulanmak suretiyle eksik bedel tespiti, 3-Taşınmazın 9145,50 m2si kamulaştırıldığı halde, tüm alan (18.291 m2) üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle fazla bedel tespiti, 4-Faiz başlangıç tarihinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1....

          Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde; izah edildiği üzere muhdesatın aidiyetinin tespiti davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Oysaki somut olayda derdest ortaklığın giderilmesi davası, kentsel dönüşüm uygulaması ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlardan hiç biri bulunmadığından davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğundan bahsedilemez....

          Ancak; 1)Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti, 2) Münavebeye alınan enginara ait üretim giderlerine onarım, bakım, amortisman, faiz ve sigorta gibi diğer sabit masraflar dahil edilmek suretiyle düşük bedel tespiti, Doğru olmadığı gibi; 3)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu