"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5253 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: 15.11.2013 tarihli arama tutanağında, Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan alınan arama kararına istinaden arama yapıldığının belirtilmesi karşısında, dosya içerisinde herhangi bir arama ve el koyma kararı bulunmadığı görülmekle, varsa belirtilen arama ve el koyma kararlarının asıllarının ya da onaylı suretlerinin dosya içerisine konulmak üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
koyma bedelinin 67.738,80....
, dosyadaki bilgi ve belgeler, yapılan keşif sonucu düzenlenen 08.06.2012 tarihli fen bilirkişisi raporu ile bilirkişi kurulu raporu ekindeki fotoğraflardan dava konusu taşınmaza fuar alanı bahçesi ve otoparkı yapılmak suretiyle el atıldığı sabit olduğuna göre, mahkemece, Kamulaştırma Kanununun Geçici 6. maddesi uyarınca el koyma tarihi ve dava konusu taşınmazın el koyma tarihindeki niteliği de dikkate alınarak taşınmaza vaki fiili el atmadan sorumlu idare tespit edilerek davanının kabulü gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/26- 26 D.iş Esas- Karar sayılı acele el koyma dosyasında belirlenen 285.319,00- TL acele el koyma bedelinin mahsubu ile bakiye 225.225,00- TL kamulaştırmasız el koyma bedelinin 50.000,00- TL'sinin dava tarihinden itibaren, ıslaha konu edilen 175.225,00- TL'sinin ise ıslah tarihi olan 30/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, işbu parsel yönünden hesaplanan toplam 14.210,00- TL ecrimisil bedelinin 500,00- TL'sinin dava tarihinden itibaren, ıslaha konu edilen 13.710,00- TL'sinin ise ıslah tarihi olan 30/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....
düzenlemesi karşısında 04.11.1983 tarihinden önce el koyulan taşınmazlara yönelik kamulaştırmasız el koyma tazminatı davalarında karar ve ilam harcının maktu olarak alınması ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ... sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el koyulan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerekmektedir. Mahkemece, dava konusu taşınmaza el koyma tarihi tespit edilmeden denetime elverişsiz şekilde nispi karar ve ilam harcı ile nispi vekalet ücretine hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir....
06.04.2011 tarihinde el konulduğu ve aracın mahkemenin 12/04/2011 tarih ve 2011/46 D.İş sayılı kararı iade edildiği, davacı dava dilekçesinde söz konusu aracın bilgisi dışında alındığını bu nedenle el koyma işleminin hukuka aykırı olduğunu ve aracın el konulma süresince uğradığı zararı istediği; davacının kendisinden habersiz olarak alınan aracına el koyma işlemi nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi kaybını davalı kurumdan talep edemeyeceği, bunun yerine davacının aracını kendisinden habersiz şekilde suçta kullanan kişi veya kişilerden genel hükümlere göre açılacak tazminat davası ile talep edebileceğinin belirtildiği anlaşıldığından davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verildiği, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, 1- CMK'nın 141/1-j maddesinde “Eşyasına veya diğer mal varlığı değerlerine, koşulları oluşmadığı halde el konulan...
GEREKÇE VE KARAR Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davacılar vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak; Davacının talebinin aracın teslim edilmemesinden ve kullanamamaktan kaynaklı olarak maddi tazminat talebinde bulunduğu dikkate alındığında; El koyma tarihi olan 07.07.2007 ile aracın iadesi kararının kesinleştiği 10.04.2014 tarihine kadar oluşan maddi zararın tespiti için nakliye işi ile uğraştığı tespit edilen araca bu süreçte, ticaret odasından ve şoförler odasından dava konusu marka ve model aracın ne kadar süreklilikle bu işi yapabildiği, bakım, sigorta, amortisman, şoför vs. giderleri çıkarıldıktan sonra sefer başı ne kadar kazanç sağlandığı hususu da sorularak el koyma sebebi ile oluşan net kazancı belirlenerek ve bu miktara el konulan aracın el koyma tarihindeki rayiç bedelin de eklenmesi suretiyle maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, açıklanan...
Bu açıklamalar ışığında, yalnızca haksız yere yakalanan ya da tutuklanan kişinin çektiği acının karşılığı olarak manevi zarar ödenmesi gerektiği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilerek davacılar lehine el koyma nedeniyle manevi tazminata hükmedilmemesinde isabetsizlik görülmemiştir, Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Davacıların el koyma nedeniyle ayrı bir esasla açılan manevi tazminat davalarının tümüyle reddedilmesi karşısında, davalı hazine yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden bu konuda karar verilmemesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi...
Ağır Ceza Mahkemesi 2000/226-2001/43 sayılı dosyası kapsamında yapılan keşifte veteriner bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda; el konulan küçükbaş hayvanların 199 adedinin koyun ve kuzudan oluştuğu, 26 adedinin ise keçi olduğunun belirtilmiş olması da gözetilerek, bozma ilamındaki gibi sadece el konulan hayvanların haksız el koyma tarihindeki bedellerinin tespiti gerekir. Mahkemece, bir takım tahminlerle ceza dosyası kapsamındaki sayı, yaş ve tür ayrımına da aykırı olarak el koyma tarihinde ortada bulunmayan yavruların da doğmuş gibi hesaplamaya dahil edilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca davacıların denetim sırasında ve sonrasında el konulan hayvanlara ait menşe şehadetnamesini ibraz edememesi, beraat ve iade kararının 01/07/2002 tarihinde kesinleşmesine rağmen aradan uzunca bir zaman geçtikten sonra eldeki bu davayı açması gibi davacı kusurları birlikte değerlendirildiğinde zararın artmasında müterafik (bölüşük) kusuru bulunduğu açıktır....
HUKUKÎ SÜREÇ İlk Derece Mahkemesince davacı vekilinin haksız elkoyma nedeniyle 250.000,00 TL maddi ve 250.000,00 TL manevi tazminatın el koyma tarihinden işleyecek yasal faizi ile ödenmesine ilişkin talebinin maddi tazminat yönünden kısmen kabulü ile araç değerinden tasfiye sonucu davacı şirkete ödenen bedelin düşülmesi suretiyle elde edilen 78.583,22 TL ve el koyma süresince yoksun kalınan kar miktarı olarak belirlenen 67.500,00 TL olmak üzere toplamda 146.083,22 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurularının maddi tazminatın hesaplamasında tasfiye bedeli olarak davacı şirkete ödenen 27.466,10 TL'ye, 2.774,00 TL faiz işletildiği, bu miktarın da aracın değeri olarak belirlenen tutardan düşülmesi gerektiğinden bahisle maddi tazminatın 143.335,22 TL'ye indirilmesi suretiyle düzeltilerek...