Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vek.Av.Bilgen Delay Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın M.. B.. yönünden kabulüne diğer davalılar yönünden husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davalı M.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 14.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. 191,55 TL Onama H. 47,89 TL Peşin H. 143,66 TL Bakiye Karşılaştırıldı NE....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2021 NUMARASI : 2020/186 ESAS 2021/183 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı yanın, müvekkillerinin hissesine davalı belediyenin halı saha yapmak suretiyle fiilen el attığını, el atmanın 1983 yılından sonra yapıldığını, bu nedenle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizil ile birlikte kamulaştırmasız el atma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/239 ESAS, 2020/245 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi, Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa İli, Osmangazi İlçesi, Ovaakça Merkez Mahallesi, 7794 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı T1 ait olduğunu, dava konusu taşınmaza yol yapımı şeklinde fiilen el atılmış olduğunu ve dava konusu taşınmazın tasarruftan fiilen men edildiğini, davacının sahibi olduğu ve davalı idarece el koyulan taşınmaza el koymanın kamusal hizmete tahsis amaçlı ve kalıcı nitelikte olduğunu, bu taşınmaza davalı idarenin kamulaştırma ya da acele kamulaştırma kararı almadan el atmasının haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, söz konusu taşınmazın Osmangazi Belediyesi...

    Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nın 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

    Ancak; Dava tarihi itibariyle talep edilen bedel, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle 12.000 TL üzerinden olup, bu talep, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 16.05.2014 tarihinde ıslah edilerek 35.561,81 TL üzerinden harcı tamamlatılmak suretiyle 17.06.2014 tarihinde mahkemece kamulaştırmasız el koyma tazminat bedeli olarak hükme bağlanmıştır. Dairemizin bozma kararı sonrası tespitine karar verilen kamulaştırmasız el koyma tazminat bedeli 17.608,37 TL olduğuna göre 20.01.2016 tarihli ikinci kararda davanın kısmen kabulü ve kısmen reddine karar verilmesi ile yargılama harç ve giderlerinin de kabul ve red oranı dikkate alınarak, tarafların bu şekilde yükümlü tutulması gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi ile buna göre yargılama harç ve gider hesabı yapılması doğru görülmemiştir....

      Ancak; Değerlendirme dava tarihine göre yapıldığından, hükmedilen bedelin tamamına dava tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken, el koyma tarihinden itibaren faize hükmedilmesi, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2. paragrafında yeralan (el koyma) kelimelerinin çıkartılmasına, yerine (dava) kelimesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/07/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği ve bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğundan, kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucunun, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibinin, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini isteyebilmesi olduğu açıktır....

        Mahallesi 22201 ada 26 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair ..... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.03.2014 günlü ve 2014/4-2014/124 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 10.02.2015 günlü ve 2014/13976-2015/1739 sayılı ilama karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

          Mahallesi 33564 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.03.2014 günlü ve 2014/3-2014/130 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 10.02.2015 günlü ve 2014/10743-2015/1738 sayılı ilama karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu