Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Genel Müdürlüğü tarafından üstlendiği, alınan acele el koyma kararı uyarınca mahkemece belirlenen bedelin davacıya ödendiği, taşınmaza da el konulduğu, ... Genel Müdürlüğü tarafından Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca bedel tespit ve tescil davası açıldığı, mahkemece uzlaşmaya çağrılmadığından bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafından açılan bu davada, taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığı alınacak bilirkişi raporu ile belirlendikten sonra, acele el koyma dosyasında davacı tarafa ödenen bedel indirilmek suretiyle, taşınmazın aynına ilişkin olarak da tescil kararı verilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde ve eksik inceleme ile karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalılardan ......

    Genel Müdürlüğü tarafından üstlendiği, alınan acele el koyma kararı uyarınca mahkemece belirlenen bedelin davacıya ödendiği, taşınmaza da el konulduğu, ... Genel Müdürlüğü tarafından Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca bedel tespit ve tescil davası açıldığı, mahkemece uzlaşmaya çağrılmadığından bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafından açılan bu davada, taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığı alınacak bilirkişi raporu ile belirlendikten sonra, acele el koyma dosyasında davacı tarafa ödenen bedel indirilmek suretiyle, taşınmazın aynına ilişkin olarak da tescil kararı verilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde ve eksik inceleme ile karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, aşağıda yazılı kalan harcın davalı ......

      Şöyle ki; 1-Kamulaştırmasız el koyma davalarına da uygulanan 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Geçici 6. maddesinin 1. ve 2. fıkrasında "Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması halinde taşınmazın dava tarihindeki değeri taşınmazın el koyma tarihindeki nitelikleri esas alınmak ve bu Kanunun 11 inci ve 12 nci maddelerine göre hesaplanmak suretiyle tespit edilir." hükmü öngörülmüştür....

        Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ... yönünden kabulüne, davalı ... yönünden ise reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı vekili asıl dava dosyasında fazlaya dair haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL kamulaştırmasız el koyma tazminatı istemiş, tazminata dair dosyaya sunulan bilirkişi kurulu raporu sonrası ise fazlaya dair haklar saklı tutulmadan açılan 796.508,00 TL lik ek dava asıl dava ile birleştirilmiştir....

          HUMK.nun 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1.890,00 TL.yı geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2-Davalı İdarenin kamulaştırmasız el koyma bedelinin tahsili istemi yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davalı ...'...

            Ancak; Asıl dava ve birleşen davada davacıların, fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talep ettikleri, 30.09.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerinin toplam 401.304,50 TL'ye çıkarmış oldukları, mahkemenin taleple bağlı kalarak bu miktar üzerinden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata karar verdiği, davalı idarenin kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay 5 Hukuk Dairesince mahkeme kararınını bozulduğu, mahkemece bozma kararı sonrası alınan 31.10.2013 havale tarihli bilirkişi ek raporunda kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat miktarının 303.714,00 TL olarak tespit edildiği, mahkemece bu rapor hükme esas alınarak karar verildiği anlaşılmıştır....

              Mahallesi 2063 ada 185 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el koyulan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Kamulaştırmasız el koyulan taşınmaz, el koyan idare tarafından kamulaştırılarak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 4650 sayılı Kanunla değişik 10. maddesine göre kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılabilir....

                el atma bedelinin 8.298,77- TL (fiilen el atılan otopark alanında kalan kısma ilişkin ), 31.798,24- TL (fiili ağaçlıklı alanda kalan kısım için) ve 821,66- TL (hukuken el atılan kısım için) olmak üzere toplam 40.918,67- TL, -Çidem Muazzez VEFKİOĞLU'nun hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 8.298,77- TL (fiilen el atılan otopark alanında kalan kısma ilişkin ), 31.798,24- TL (fiili ağaçlıklı alanda kalan kısım için) ve 821,66- TL (hukuken el atılan kısım için) olmak üzere toplam 40.918,67- TL, -Davacı Hülya MİZANOĞLU'nun hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 8.298,77- TL (fiilen el atılan otopark alanında kalan kısma ilişkin ), 31.798,24- TL (fiili ağaçlıklı alanda kalan kısım için) ve 821,66- TL (hukuken el atılan kısım için) olmak üzere toplam 40.918,67- TL olarak TESPİTİNE, Tespit edilen bu kamulaştırmasız el koyma bedellerinin dava ve değerlendirme tarihi olan 23/11/2017 Tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Bakırköy Belediyesi Başkanlığından...

                Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

                Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

                UYAP Entegrasyonu