Kendisine usulüne uygun kamulaştırma tebligatı yapılmamış kişi açısından kamulaştırma işlemi başlamayacağından, bu kişilere ait taşınmazın Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine istinaden daha önce tescil kararı verilmesi de dava açılmasına engel tescil etmez. 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete 'de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararın 14.09.2015 günü yürürlüğe girmesi ile, 6487 sayılı Yasanın 22. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici 7. maddesinin iptal edildiği anlaşılmakla bu maddenin uygulanması da mümkün değildir. Bu durumda, kamulaştırma işleminin; Davacıya usulüne uygun tebliğ edilmediği ve tamamlanmış bir kamulaştırma işlemi olmaksızın idarece taşınmaza fiilen el konulduğu, bu nedenle davacının tazminat talebinde bulunma hakkının olduğu nazara alınarak işin esasına girilip talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Sayılı dosyası ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 16. maddesi uyarınca davacıya karşı açılan tescil davası sonucunda dava konusu taşınmazın hazine adına tapuya tesciline karar verildiği, iş bu kararın 08.07.2014 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği, taşınmazın Birecik Barajı kamulaştırma sahası dışında olduğu, hiçbir zaman su altında kalmayacağı, kamulaştırılmadığı, taşınmaza ilişkin herhangi bir kamulaştırma işlemi veya tebligat yapılmadığı, kamulaştırma bedeli ödenmediği ve yukarıda bahsi geçen tescil davasının sehven açıldığının davalı idarece kabul edildiği ve bu hususların taraflar arasında çekişmesiz olduğu, mahallinde yapılan keşif sonucunda ise dava konusu taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmadığı gibi taşınmazın halen davacının kullanımında olduğu anlaşılmaktadır. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle yer bedelinin tahsili davaları ancak mülkiyetinin davacılara ait olduğu tapu kaydı veya mahkeme kararı ile sabit olan taşınmazlar için açılabilir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın hiçbir hukuki mesnedinin bulunmadığını, kamulaştırma bedelinin artırılması davasının 4260 Sayılı Yasal düzenleme ile ortadan kalktığını, dava konusu İstasyon Mah. 311 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11 ve 12.maddeleri gereğince kamulaştırma bedelinin belirlenmediğini, gerekli ilanların yapıldığını, belirlenen kamulaştırma bedelinin tapu malikleri adına Konya 2. Noterliğinin 17/04/1974 Tarih ve 9681 Yevmiye nolu tebligatında açıkça görüleceği üzere tapu malikleri adına idarelerince yatırıldığını, kamulaştırma bedelinin ve kamulaştırma işlemlerinin kesinleşmiş durumda olduğunu, 311 ada 19 Parsel sayılı taşınmazın ise 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 11 ve 12.maddeleri gereğince kamulaştırma bedelinin belirlendiğini, gerekli ilanların yapıldığını ve belirlenen kamulaştırma bedelinin tapu malikleri adına Konya 4....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/229 esas-1990/182 karar sayılı tescil davası açılmış ve murise bu dava sırasında kayyım tayin edilmek suretiyle taşınmazın ... adına tesciline karar verildiği ve kararın kayyıma tebliğ edilerek kesinleştirildiği anlaşılmıştır. ....06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici .... maddesi ile “ Mülga 31/.../1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlak Kanununun ... ve ... nci maddeleri ile 2942 sayılı Kanunun mülga ... ve ... nci maddeleri uyarınca mahkemelerce idare adına tescil kararı verilen kamulaştırmalarda tebligatlar ve diğer kamulaştırma işlemleri tamamlanmış sayılır....
Tarafından aynı bölgede seri olarak açılan kamulaştırma davalarında belirlenen kamulaştırma bedelleri de göz önünde bulundurularak maktu 5.000.00 TL teminat karşılığında ihtiyati tedbir talebinin ve davalıdır şerhi işlenmesi taleplerinin kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesi iye ihtiyati tedbir ve davalıdır şerhi tesisi kararı verilmiştir....
Mahkemece talep gibi davanın kabulüne ve dava konusu edilen alacağa dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kamulaştırma Yasasının 25. maddesinin ilk fıkrasında kamulaştırılan taşınmazın mülkiyetinin idareye, mahkemece verilecek tescil kararıyla geçeceği, maddenin ikinci fıkrasında da malikin tasarruf ve kullanma hakkının tescil kararı tarihinden itibaren kalkacağı, başka bir anlatımla tescil tarihine kadar taşınmazı kullanma ve ondan yararlanma hakkının malike ait olduğu öngörülmektedir. Yargıtayın kararlılık kazanmış uygulamalarında dava tarihi itibariyle değeri belirlenmekle birlikte bu tarihten sonra da taşınmazı kullanıp tescil kararı tarihine kadar ondan yararlanan malike bu dönem için faiz ödenmeyeceği kabul edilmektedir. Borçlar Yasasının 103. ve izleyen maddeleri uyarınca alacakta, geçmiş günler faizine hükmedilmesi için borçlunun yöntemince temerrüde düşürülmüş olması gerekir....
olduğu, davanın 2942 sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 27. maddesi uyarınca açılan " acele kamulaştırma davası" olduğu, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaza el konulmasına ilişkin olarak karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan Kamulaştırma Kanununun 20. maddesi uyarınca taşınmaz malın boşaltılmasının istenebilmesi için öncelikle kamulaştırmayı yapan idarenin kamulaştırılan yeri adına, bu kanun uyarınca tescil ettirilmesinin gerekmesi kamulaştırma ilamlarına ilişkindir. Bu konuda yasal bir düzenleme bulunmamakta ise de; anılan kanunun 27. maddesinin dayalı acele el koyma kararlarının mahiyeti ve amacı gereği, 20. maddedeki tescil şartı aranmaz. 27. maddenin, 20. maddeden farkı budur, bu bağlamda mahkeme kararı, tescile gerek kalmadan uygulanmalıdır. Yargıtay'ın ilgili dairelerinde de bu konuda görüş birliği vardır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/512 Esas, 2011/117 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının Yakutiye İlçe Belediye Başkanlığı, davalısının Ömer Akyol mirasçıları olduğu, davanın 2942 s.Y'nın 4650 s.Y. ile değişik 27. maddesi uyarınca açılan "acele kamulaştırma davası" olduğu, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaza el konulmasına ilişkin olarak karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan Kamulaştırma Kanununun 20. maddesi uyarınca taşınmaz malın boşaltılmasının istenebilmesi için öncelikle kamulaştırmayı yapan idarenin kamulaştırılan yeri adına, bu kanun uyarınca tescil ettirilmesinin gerekmesi kamulaştırma ilamlarına ilişkindir. Bu konuda yasal bir düzenleme bulunmamakta ise de; anılan kanunun 27. maddesinin dayalı acele el koyma kararlarının mahiyeti ve amacı gereği, 20. maddedeki tescil şartı aranmaz. 27. maddenin, 20. maddeden farkı budur, bu bağlamda mahkeme kararı, tescile gerek kalmadan uygulanmalıdır....
tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırmayı yapan idare adına tesciline karar verilebilmesi için kamulaştırma işleminin usulüne uygun olarak mal sahibine tebliğ edilmesi ile birlikte kamulaştırma bedelinin mal sahibi adına bloke edilmesi gerekir....