WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Munzam zarar talep edebilmek için ilk koşul bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. İkinci koşul; borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının mevcudiyetidir. üçüncü koşul; borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olmasıdır....

    Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Munzam zarar talep edebilmek için ilk koşul bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. İkinci koşul; borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının mevcudiyetidir. üçüncü koşul; borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olmasıdır....

      İNCELEME VE GEREKÇE:Davacı dava dilekçesinde temerrüt faizi ile karşılanmayan munzam zarar talebinde bulunmuştur. Munzam zarar borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan durum arasındaki farktır. Başka deyişle; temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğu kurallarına bağlı zarar şekilde tanımlanabilir. Türk Borçlar Kanunun 122. maddesi kapsamında munzam zararın talep edilebilirliği bir şartı da alacaklının mevcut olan zararını açık ve somut bir şekilde ispat etmesi gerekir. Faizi aşan zararın ödenebilmesi için uğranılan zararın varlığı ile miktarının ispatlanması gerekir. Bu açıklamalar ışığında davacının zararını somutlaştırarak zarar iddiasını ispat edecek delilleri ortaya koyması gerekir....

        Bunun dışında alacaklının uğradığı zarar, temerrüt faizinin üstünde gerçekleşmiş olması durumlarında ise davada uygulanması gereken B.K.nun 105. maddesi gündeme gelir. B.K.nun 105. maddesi kaynağı ne olursa olsun temerrüt faizi yürütülebilir nitelikte olmak koşuluyla bütün para borçlarında uygulanma imkanına sahiptir. Munzam zarar borcunun hukuki sebebi, asıl alacağın temerrüde uğraması ile oluşan hukuka aykırılıktır. Kural olarak munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faizi ile karşılanamayan zararını, zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmekle yükümlüdür. Alacaklı, borçlunun temerrüde düşmekte kusurlu olduğunu ispatla yükümlü değildir. Borçlu ancak temerrüdündeki kusursuzluğunu kanıtlama koşuluyla sorumluluktan kurtulabilir....

          Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açıldığından zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı tarafa sorumluluğu kapsamında tüm ödemeler yapıldığından davacı tarafın munzam zarar talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafa 18.09.2015 tarihli gerekçeli kararda hükmedilen tazminat bedellerinin temerrüt faizleriyle birlikte ödendiğini, bozma sonrası talep edilen tazminat miktarlarının ise temerrüt faizleriyle birlikte 26.07.2019 tarihinde icra dosyasına ödendiğini, icraya yapılan ödemeler haricinde, davalı şirket tarafından davacı vekiline ibra yolu ile 09.078.2019 tarihinde 50.077,67 TL tutarında tazminat ödemesi yapıldığını ve davacı taraf ile davalı şirket arasında ibraname düzenlendiğini beyanla öncelikle zamanaşımı def'i dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini savunduğu anlaşılmıştır....

          Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açıldığından zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı tarafa sorumluluğu kapsamında tüm ödemeler yapıldığından davacı tarafın munzam zarar talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafa ...tarihli gerekçeli kararda hükmedilen tazminat bedellerinin temerrüt faizleriyle birlikte ödendiğini, bozma sonrası talep edilen tazminat miktarlarının ise temerrüt faizleriyle birlikte ... tarihinde icra dosyasına ödendiğini, icraya yapılan ödemeler haricinde, davalı şirket tarafından davacı vekiline ibra yolu ile .... tarihinde 50.077,67 TL tutarında tazminat ödemesi yapıldığını ve davacı taraf ile davalı şirket arasında ibraname düzenlendiğini beyanla öncelikle zamanaşımı def'i dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini savunduğu anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

            Burada kanıtlanacak olgular geç ödeme ile davacının maruz kaldığı zararı doğuran vakıalar ve bu vakıalar nedeniyle uğranılan fiili zarardır. ( Bu yönde ------ Esas ve Karar sayılı ve------- Esas ve Karar sayılı kararları )Tüm dosya kapsamına göre davacı tarafından dava dilekçesinde kendi durumuna özgü şekilde açık ve somut olarak oluşan bir zarar olgusuna dair bir iddiada bulunulmadığı, davacının ispata yeter herhangi bir delil sunmadığı, ekonomik koşullar nedeniyle oluşan genel ve soyut hususlardan ziyade davacının geç ödeme nedeniyle kendisinin şahsen ve somut olarak uğradığı zarar olgusunu ileri sürüp ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin geç ödenmesine dayalı munzam zarar ve faiz davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 01.03.2022 tarihli ve 2021/9486 Esas, 2022/3312 Karar sayılı ilama karşı, davacı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü; - K A R A R - Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre; karar düzeltme isteği HUMK'un 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından REDDİNE, davacıdan peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, HUMK'un 442. maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 660,00-TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar...

                Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir (Uygur, Turgut: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, Cilt I, 2012, s. 810). Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/661 Esas KARAR NO : 2023/149 DAVA : Tazminat (Munzam Zarardan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/09/2022 KARAR TARİHİ : 22/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Munzam Zarardan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait ... plakalı araç ile davalı yan tarafından sigortalı olan ... plakalı araç arasında meydana gelen 22/01/2019 tarihli kaza neticesinde, ......

                  UYAP Entegrasyonu