Ancak; 24/12/2019 tarih ve 30988 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7201 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 5. maddesi ile Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek 2. madde ile 29/4/1969 tarihli ve 1164 sayılı Arsa Üretimi ve Değerlendirilmesi Hakkında Kanun kapsamında 8/12/2004 tarihinden önce yapılmış olan kamulaştırma ve avans karşılığı kamulaştırma iş ve işlemlerine ilişkin davaların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine açılması gerektiği, eldeki dava bakımından T3 aleyhine husumet yöneltilemeyeceği gözetilmeksizin T3nın taraf sıfatının bulunmaması (pasif husumet yokluğu) nedeniyle aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 01.10.2007 tarihinden itibaren bağlanmaması nedeniyle ödenmeyen ölüm aylıklarından dolayı uğranılan zararın ve geç ödenen ölüm aylıkları nedeniyle mahrum kalınan faizin tahsili istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir....
Mahkemece, kira bedelinin çok büyük bir kısmının ödendiği, cüzi bir miktarın geç ödenmesinden dolayı tahliye istemenin iyiniyetle bağdaşmayacağı ve davacının talebinin hukuken korunması gereken bir hak olmadığı gerekçesiyle tahliye isteminin reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 15.4.2005 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli sözleşmede, kiraların üçer aylık dönemler halinde eşit taksitlerle ödeneceği,15.4.2008-15.4.2009 kira döneminin ilk üç aylık kira bedelinin 108.823,10 TL olduğu, davalının ilk üç aylık kira bedeli olarak 107.099 TL ödediği,1.724,10 TL eksik ödeme bulunduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle 85.350 YTL faiz alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine, 17.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin eksik ödenmesinden dolayı aradaki fark bedelin tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2.2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin beşinci, altıncı ve yedinci fıkraları. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ......
yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.Davacının ZMM sigorta teminatının geç ödenmesinden kaynaklı munzam zarar istemine ilişkin iş bu davada munzam zararın varlığının alacaklı tarafından ispatlanması gerektiği gibi dosyaya sunulan deliller uyarınca davacının munzam zararı tespit edilemediğinden dava reddedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" Davacı, yaşlılık aylığının geç ödenmesinden doğan faiz alacağının faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava davacının mahkeme kararı ile kesinleşen 09.05.2005 tarihinden itibaren hak kazandığı maluliyet aylıkları nedeniyle faiz alacağı istemine ilişkin olup, mahkemece 24.762.50 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesi doğru olmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/4339 KARAR NO : 2023/1095 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HAKKARİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2022 NUMARASI : 2021/440 ESAS- 2022/164KARAR DAVA KONUSU : Kaynaklanan Munzam Zarar Nedeniyle) KARAR : DAVALI : HAKKARİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI VEKİLLERİ : Av. ERSİN KUŞ Av. AZİZ ENGİN DAVANIN KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırma Bedelinin Geç ÖdenmesindenKaynaklanan Munzam Zarar Nedeniyle) İSTİNAF KARAR TARİHİ : 04.05.2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 09.05.2023 Yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde özetle; Davalı Hakkari Belediyesinin 02/07/2013 tarih ve 65 sayılı belediye encümeni kararıyla müvekkilinin hissedar olduğu Hakkari Merkez Biçer Mah....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, hukuki niteliği itibari ile davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin davalı sigortanın ZMMS kapsamında ödemesini geç yapmasından dolayı 6098 sayılı TBK'nun 122. maddesine dayalı munzam zarar talebine ilişkindir.Davacının munzam zarara ilişkin olarak faiz ile karşılanamayan bu zararının neden kaynaklandığını açıklaması ve belgelendirmesi gerektiğinden Mahkememizin 16/02/2023 tarihli celsesinde hazır bulunan davacı vekiline munzam zarar iddiasına konu talebini HMK m.194 kapsamında somutlaştırması ve bu kapsamda delillerini sunması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, davacı yanın kesin süre içerisinde sunduğu beyan dilekçesinde talebini somutlaştırmadığı görülmüştür.Kanun maddesinde öngörülen alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faizi ile karşılanmayan zararın ödenebilmesi için, uğranılan zararın varlığı ile miktarının da kanıtlanması gerekir....
Bilirkişi heyetinden alınan 21/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; "Davaya konu SGK ödemelerinin, davacı tarafından verilen otomatik ödeme talimatı kapsamında olduğu ve bu ödemelerin davalı banka tarafından vadesinde yapılması gerektiği; SGK ödemelerinin vadesinde yapılmamasından/geç ödenmesinden kaynaklı zarardan davalı bankanın sorumlu olacağı; Sayın Mahkemenizce, otomatik ödeme talimatı kapsamındaki davaya konu SGK ödemelerinin 30/04/2018 vade tarihinde yapılmayıp 18/05/2018 tarihinde ödenmesinden (vade tarihinde ödenmeyip de geç ödenmesinden) kaynaklı zarardan davalı bankanın sorumlu olacağı kabul edildiği takdirde de; davacının zararının toplam 21.984,20 TL olduğu; Sayın Mahkemenizce sabit görülecek asıl alacak (zarar) miktarının, ödeme tarihi olan 18/05/2018 tarihinden itibaren 3095 s.K.nun 2/2.maddesi uyarınca ticari faiz (avans faizi) ile birlikte talep edilebileceği; Davaya konu 2.625,00 TL tutarındaki “limit tahsis ücreti”nin davalı banka tarafından tahsil edilmiş...