Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus takipte borca itiraz davasıdır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

Takip dosyasının incelenmesinde; borçluya 19/11/2015 tarihinde örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun 23/11/2015 tarihinde yasal sürede icra mahkemesine başvurarak kambiyo şikayeti ile birlikte borca (ve icra dairesinin yetkisine) itiraz ettiği, yine borçlunun, -arasında fiili haciz işlemi uygulanan aracının da bulunduğu adına kayıtlı tüm araçların üzerindeki haciz ve yakalama şerhinin kaldırılması amacıyla- bakiye miktarı itiraz tarihinden sonra 29/12/2015 günü ödediği ve dosyanın aynı tarihte infazen işlemden kaldırıldığı görülmektedir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun kambiyo senedindeki imzasının inkarı olmadığını, senette herhangi bir tahrifat, karalama ve sürşarj da olmadığını, davacı borçlunun tüm bu iddialarını yazılı ispat yükünün kendisine ait olduğunu, icra mahkemesince incelenebilecek hususlar olmadığını, kambiyo senedinin müvekkili tarafından sonradan doldurulmadığını alacaklının bu şekliyle kambiyo senedini teslim aldığını, borca itiraz eden davacının dilekçesindeki beyanları ve kısmi borç ikrarlarında bulunmasının senet üzerinde yazan borç miktarınca borçlu olmadığına ispat olmadığını tam tersine taraflar arası8nda çok sayıda alacak borç ilişkilerinin gerçekleştiğinin ispatı olduğunu, davacının borçtan ibra olduğunu, borcun olmadığını, borcun itfa olduğunu içeren alacaklının imzası ile tevsik edildiğini, hiçbir belge sunmaksızın borca itiraz ettiğini, bu halde borca itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kambiyo senedinin teminat olarak verilmediğini,, davacı borçlunun müvekkil alacaklıda...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın şikayetinin süresi içerisinde açılmadığı bu nedenle davanın hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiği, yapılan icra takibinin 30.01.2018 tarihinde başlatıldığı ve kesinleştiği, davacı tarafça söz konusu takibe, borca itiraz davası yasal hak düşürücü süre geçtikten çok sonra ikame edildiği, davacı tarafın senedin teminat senedi olduğu yönündeki iddialarının da yerinde olmadığı, tüm bu sebeplerle davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden reddini olmadığı taktirde esastan reddini talep etmiştir. Mahkemece; borçluya örnek 10 ödeme emrinin 02/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından takibe konu senedin teminat senedi olduğu iddiasında bulunulmuş ise de teminat senedi iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu, borçlunun beş günlük yasal süreden sonra 22/06/2021 tarihinde icra mahkemesinde borca itiraz ettiği görülmektedir. O halde mahkemece borca itirazın süreden reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine borca itiraza ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda; takibe konu bononun, taraflar arasındaki sözleşmenin teminatı olarak verildiği, üzerinde kayıt ve şart ihtiva ettiğine dair hiç bir tereddüte yer bırakmayacak şekilde bir ibare bulunmadığı, senedin arka yüzünde yer alan ibarelerin senedin kambiyo senedi vasfını etkilemeyeceği, kaldı ki borçlu asilin 27/02/2014 tarihli duruşmada alacaklı tarafa 5.000 TL borcu olduğuna dair kabul beyanında bulunduğu ve İİK'nun 170/a-son maddesi hükmü uyarınca artık takibe dayanak bononun kambiyo senedi vasfında olup olmadığı hususunun tartışılamayacağı dolayısıyla teminat iddiasının İİK 169/a maddesi kapsamında borca itiraz hükümleri çerçevesinde incelenmesi gerektiği, buna ilişkin olarak da borçlu tarafça sunulan 02/10/2012 tarihli sözleşmede takibe konu senede açık atıf bulunmadığı ve bu nedenle borca itirazın ispatlanamadığı anlaşılmıştır....

        Öte yandan, İİK'nun l70/b maddesi göndermesi ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde de uygulanması gereken aynı kanunun 63. maddesi gereğince yargılama sırasında borçlu alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilir. Bu bağlamda senette tahrifat iddiası senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasındadır (Prof.Dr. Baki Kuru, İcra ve iflas Hukuku l-Cilt, 1988, sayfa 242 ve devamı). Somut olayda borçlu yargılama aşamasında 07.03.2012 tarihli celsede takibe konu çek üzerindeki paraf imzalarının keşideciye ait olmaması nedeniyle çekin kambiyo vasfını kaybettiğini ileri sürmüştür. İİK'nun 170/b yollaması ile aynı kanunun 63. maddesi gereğince borçlu, yargılama aşamasında, alacaklının dayandığı çek metninden anlaşılan itiraz sebeplerini yargılama sonuçlanıncaya kadar ileri sürebilir....

          İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, müvekkilinin yerleşim yeri adresinin Bolu ili olduğunu, bu nedenle yetki yönünden takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet üzerinde müvekkile vekâleten Hakan Mete Kutay tarafından takibe konu senet düzenlenmiş gibi gösterilmiş ise de müvekkilinin Hakan Mete Kutay'a kambiyo taahhüdünde bulunmaya yönelik vekaletname vermediğini, borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2023 NUMARASI : 2022/509 ESAS 2023/182 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/45077 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile yapılan başlandığını, takibe konu senet üzerindeki imzanın taraflarına ait olmadığı gibi borca ve tüm ferilerine karşı da itirazlarının bulunduğunu, bu nedenlerle takibin iptaline, %20 oranında tazminat ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibi üzerine, borçlunun borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, senedin... olan keşide yerinin idari birim vasfı bulunmadığından kambiyo vasfına sahip olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde, borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

            UYAP Entegrasyonu