Aleyhine itiraz edilen alacaklı vekili, müvekkili ile itiraz eden borçlu arasında kambiyo ilişkisi bulunduğunu ihtiyati hacze konu senetlerin üzerindeki imzaların borçluya ait olduğunu, kambiyo senetlerine yetkiye dayalı kayıt düşüldüğünü bu nedenle karşı tarafın yetki itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak itirazın reddine karar verilmesini istemiştir....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun, ödeme emri tebliğ edilmeden mallarına haciz konulduğunu, hacze ilişkin davetiye kağıdını 25.06.2014 tarihinde tebliğ aldığını, muhtar tarafından teslim edilmeyen tebligattan dolayı kanuni süresi içerisinde borca itiraz edemediğini, bu nedenle gecikmiş itirazda bulunduklarını, takibe konu senet üzerindeki imzaların senet keşidecisi ve murisi ...'...
Davalı alacaklı tarafça borcun kabul edilmiş olması sebebi ile imza itirazında bulunulamayacağı iddia olunmuş ise de; Kambiyo senetleri hakkındaki özel takip usulleri 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 167 ve devamı maddelerinde, haciz yoluyla takip 168 ve devamı maddelerinde, bu takip şekline ilişkin borca itiraz 169- 169/a maddelerinde, imzaya itiraz, 170.maddesinde, borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti ise İİK.170/a maddesinde düzenlenmiştir. 2004 sayılı İcra Ve İflas Kanunu’nun “Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikâyeti” başlıklı 170/a maddesinde aynen; “Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir....
, çekte ciro silsilesinin kopuk olduğunu, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, ayrıca dosya işlemsiz bırakılmakla çekteki zamanaşımı süresinin de dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayeti ile yetkiye, borca, imzaya, feriler ile zamanaşımına itirazlarının kabulüne, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....
, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, ayrıca dosya işlemsiz bırakılmakla çekteki zamanaşımı süresinin de dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayeti ile yetkiye, borca, imzaya, feriler ile zamanaşımına itirazlarının kabulüne, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....
Dava kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya ve borca itiraz ile kambiyo şikayetine ilişkindir. İİK.nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin, imzaya ve borca itiraz eden borçluya 21/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra 07/06/2022 tarihinde icra mahkemesine itirazlarını bildirdiği, dava dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne dair bir şikayetinin de bulunmadığı görülmektedir (Yargıtay 12. HD'nin 07.11.2022 tarihli, 2022/4790 E, 2022/11572 K. sayılı içtihadı)....
Davalı/alacaklı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Dairemizin 31/05/2018 tarih, 2018/423 esas ve 2018/1222 karar sayılı kararı ile; alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, ödeme emrinin davacı/borçluya 20/04/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 12/06/2017 tarihinde eldeki davayı açtığı, bu davada, yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının yanı sıra ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve takipten 07/06/2017 tarihinde haberdar olduğunu iddia ettiği, ilk derece mahkemesince davacı borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayeti değerlendirilmeden ve dolayısıyla yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının süresinde olup olmadığı değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu belirtilerek davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6. maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....