Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe yönelik itiraz ve şikayetler İİK'nın 167 ila 170/b maddelerinde sınırlı olarak sayılmış incelemenin ne surette ve hangi şekil ve kapsamda yapılacağı anılan maddeler ile atıf yapılan maddelerde belirtilmiştir. Anılan maddelere göre kambiyo takibinde yetkiye, imzaya, borca ilişkin iddialar ile takip dayanağı senedin kambiyo vasfı bulunmadığı ya da hamilin takip hakkı bulunmadığı şikayetini inceleme görevi icra mahkemesine verilmiştir. Takip dayanağı senedin üzerinde davacı borçluya atfedilen imzanın davacının eli ürünü olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Senet üzerindeki yazıların aidiyetinin araştırılmasına ilişkin olarak icra mahkemesine Kanunla verilmiş bir görev bulunmamaktadır....

Aksi takdirde kambiyo senedindeki imza, bu fasıl gereğince yapılacak icra takibinde kendisinden sadır sayılır. Başka bir deyişle, borçlunun takip dayanağı kambiyo senedindeki imzaya itirazının İİK.nun 170. maddesi gereğince incelenebilmesi için, borçlunun imzanın kendisine ait olmadığı yönündeki iddiasını beş gün içinde ve açıkça icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Somut olayda, ödeme emrinin, imzaya itiraz eden borçlu ...'a 25/12/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından ise, imzaya itirazın yasal beş günlük süre geçirildikten sonra 31/12/2013 tarihinde yapıldığı görülmektedir. Bu durumda mahkemece imzaya itirazın süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; aleyhine başlatılan takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiğini, borçlunun ikamet adresinin İstanbul Büyükçekmece ve tebligatın yapıldığı adresin de Büyükçekmece olduğundan yetkiye itirazla; icra dosyanın görevli Büyükçekmece İcra Müdürlüğüne gönderilmesine dair yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir. II....

      Şti.nin usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunarak icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece dosyaların birleştirilmesinin ardından verilen ilk kararın Dairemizce bozulması üzerine yapılan yargılama neticesinde, bu defa asıl ve birleşen davalar yönünden İİK’nın 170/a-son maddesi uyarınca, borçlunun imzaya itirazları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, çek tazminatı yönünden borca itirazın kabul edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nın 170/a. maddesi, alacaklının takip hakkı ve senedin kambiyo vasfının, süresinde ileri sürülen itiraz veya şikayet sırasında mahkemece re’sen dikkate alınacağına ilişkin olup, maddenin son fıkrasında; "her ne suretle olursa olsun, imza itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise, bu madde hükmü uygulanmaz" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, hükme esas alınan ... 1....

        Somut olayda, davacıların örnek 10 numaralı ödeme emrini öğrenme tarihlerini 09/07/2019 olarak bildirdikleri, usulsüz tebliğ şikayeti için 7 günlük itiraz süresinin son gününün 16/07 2019 tarihine, imzaya ve borca itiraz için beş günlük itiraz ve şikayet süresinin son günü olan 14/07/2019 tarihinin hafta sonu pazar günü tatiline rastladığı, resmi tatilden sonraki ilk mesai günü olan15/07/2019 gününün ise resmi bayram tatil olması nedeniyle itiraz süresi, tatili takip eden ilk iş günü olan 16/07/2019 tarihinde biteceğinden bu tarihte yapılmış olan itiraz süresindedir. (12 HD esas no:2014/34312karar no: 2015/2178- esas no:2015/4344 karar no:2015/14658- esas no:2018/12587karar no: 2018/8946 ) O halde, Mahkemece usulsüz tebligat şikayeti incelenerek, sonucunda kabul edilmesi halinde Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliğe muttali olduğu tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmek suretiyle sair itirazları yönünden yargılamaya devam edilerek oluşacak sonuca göre bir karar...

        CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Trabzon İcra Müdürlüğünün 2018/27015 Esas sayılı dosyası ile borçlular aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattıklarını, borçlu davacının 27/09/2018 tarihinde takiple ilgili yetkiye, ciro/imzaya ve borca itiraz ettiğini, yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkil şirket ile davacı borçlu arasında ticari ilişki olduğunu, bu ilişkiye dayanak müvekkil şirkete daha önce de aynı mahiyette aynı imzaları taşıyan senetler verdiğini ve bu senetlerin ödendiğini, bu senetlerdeki ve faturalardaki imzalarla dava konusu senet üzerindeki imza karşılaştırıldığında ve aynı zamanda mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda imzaların aynı kişinin el ürünü olduğunun anlaşılacağını beyan ederek davanın reddi ile davacı tarafın tazminata mahkum edilmesini istemiştir....

        İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin ... numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....

          İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin 4 numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....

            Eldeki dava ve şikayet ise 13/02/2017 tarihinde yapılmıştır. Davacı vekili ise söz konusu takibe süresinde itiraz ettiği , takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından bahisle takibin iptalini istemiştir. Yapılan incelemede davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ itirazı olmadığı gibi tebliğ tarihinin de mezkur tarih olarak beyan edildiği; fakat 5 günlük kanuni müddet geçtikten sonra şikayet ve itiraz vaki olduğu anlaşılmakla aşagıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının imzaya itiraz ve kambiyo hukuka cihetinden şikayet müddeti geçmekle davanın ve şikayetin ayrı ayrı reddine" karar verildiği görülmüştür....

            İmzaya itiraz yönünden yapılan incelemede; Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu