DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı takipte ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet ile imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Mahkemece davacının usulsüz tebligata yönelik şikayetinin kabulü ile davacıya yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespitine, öğrenme tarihi olan 15/10/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmiş, bu husus davalı alacaklı tarafından istinaf konusu edilmediğinden kesinleşmiştir. İİK'nın 168/3- 5. maddesi hükmü gereğince, takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, borçlunun, bu yöndeki şikayetini beş gün içinde, yine borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir....
İlamsız icra takibine karşı borçlu icra dairesinin yetkisine, borca ve varsa takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edilebilir, Yetki ile birlikte borca da itiraz edilmişse açılacak itirazın iptali davasında mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığını İİK.’nun 50. maddesi uyarınca inceleyecektir. Yetki itirazına karşı alacaklının şikayet yoluna gitme zorunluluğu bulunmamaktadır. Mahkeme ... İcra Dairesinin yetkisine yönelik itirazın İİK.’nun 50. maddesinin atıf yaptığı HUMK’nun 9 vd. (HMK’nun 6. vd.) maddeleri uyarınca karara bağlanması gerekir. Bu yönler gözetilmeden karar verilmesi doğru olmadığı gibi dava şartı yokluğu nedeniyle dava reddedildiğinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 168, 169 ve 170 ve 170/a maddelerinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre kambiyo hukuku bakımından takip hakkı olmadığını (şikayet yoluyla) beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir. Somut olayda; davacı borca itirazda bulunmuş olup, dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir itirazda bulunmamış, ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasını ilk olarak istinaf aşamasında ileri sürmüştür....
Davacı tarafın iddiaları İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu iddianın sözkonusu madde hükmü gereğince resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması gerekmektedir. Davacı borçlu tarafça davalı alacaklıya borçlu olmadığının, İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen belgelerden biri ile ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı tarafın bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir. Davacı taraf, davalı ve vekili hakkında Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını ve yargılandıklarını belirtmiş iseler de; icra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamaz....
Taraflar arasındaki kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte borca itiraz ve kambiyo vasfına yönelik şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itiraz ve şikayetlerin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, imzaya itirazın, yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Borçlunun iddiası, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, yasal süresi içerisindeki itirazında takip konusu çekteki imzasına açıkça itirazda bulunmamıştır. Yargılama sırasında 26.04.2016 tarihli celsede ileri sürdüğü imza itirazı ise İİK'nun 168/4. maddesi uyarınca yasada öngörülen beş günlük süreden sonra yapıldığından imza itirazı geçerli değildir. O halde, mahkemece, borçlunun borca itirazı incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken, imzaya itirazı incelenerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm tesisi isabetsizdir....
DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Tire İcra Müdürlüğünün 2019/1434 esas sayılı takip dosyasından, alacaklısı davalı, borçlusu davacı olan 15.02.2019 düzenleme ve 14.06.2019 vade tarihli 100.000,00 TL miktarlı senedin takip konusu yapıldığını, 66.598,35 TL takip çıkışlı borç için davacıya 10 örnek ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davacının davalıya herhangi bir borcunun olmadığını, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın davacıya ait olmadığını, borca ve imzaya itiraz ettiklerini, takibe dayanak yapılan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığından takip şekline de itiraz ettiklerini, takibin iptaline, itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tarihindeki imza (paraf) müvekkile ve yetkilisine ait olmayıp söz konusu çek kambiyo vasfında olmadığından ve müvekkilin davalı alacaklıya karşı herhangi bir borcu bulunmadığından itiraza konu icra takibine bağlanan hukuki sonuçların ortadan kaldırılması gerektiği, bu nedenle itirazın kabulü ile, Takibin dayanağını oluşturan çekin keşide tarihindeki imza (paraf) müvekkile ait olmadığından ve söz konusu çek kambiyo vasfına haiz olmayıp müvekkil yönünden geçersiz olduğundan imzaya ve borca itirazımızın kabulü ile bahse konu çeke dayalı olarak başlatılan takibin iptaline (durdurulmasına), İcra takibinin duruşma günü beklenmeksizin tensiben geçici olarak durdurulmasına, Takibinde haksız ve kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu çekin keşide tarihinde değişiklik yapıldığını ancak anılan tarih değişikliğinin bizzat keşideci tarafından paraflandığını, bu durumun çek aslından anlaşıldığını, söz konusu itirazların keşidecinin ileri sürebileceği defileden olduğunu, keşidecinin imzaya ve borca itirazının olmadığını, çekin kambiyo vasfını yitirmediğini, çekin kambiyo vasfında olması nedeniyle yasal süresi olan 10 gün içinde müvekkilinin muhatap bankaya başvurduğunu ve karşılıksızdır işlemi yapıldıktan sonra hukuksal sürece başladığını, ciranta T1 tarafından yapılan itirazların zaman kazanmaya yönelik kötü niyetli itirazlar olduğunu, davacının iddiasını ispatlamaya yönelik herhangi bir delil ibraz edemediğini, davasının ispatlayamadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2019/6859 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı T3 tarafından davacı borçlu T1 aleyhine 06/06/2016 düzenleme tarihli 15/06/2017 vade tarihli 400.000 TL bedelli bonoya dayanılarak 09/05/2019 tarihinde 469.150,68 TL alacağın tahsili talebi ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 09/05/2019 tarihinde takip başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin borçluya 10/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından İİK 170/a maddesi uyarınca takibe şikayet, imzaya ve borca itiraz edildiği, davanın yasal 5 günlük süre içerisinde açıldığı görülmüştür. Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....