Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte dayanak senedin kambiyo senedi vasfı taşımadığına ilişkin şikayet ile borca itiraz niteliğindedir Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 30.10.2019 düzenleme 30.11.2019 vade tarihli 50.000 TL bedelli bonoya dayanarak kambiyo takibi yapılmış, davacıya 23.01.2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 29.01.2020 tarihinde açılan dava ile borca itiraz edilmiş, mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir....
İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin 4 numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....
İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir”, aynı Kanunun “İmzaya itiraz” başlıklı 170. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin ... numaralı bendine göre kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı yolundaki itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir.......İcra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede.....” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca ve imzaya da itirazda bulunmuş olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda itirazın duruşmalı olarak incelenmesi zorunludur....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemenin de tespitinde olduğu üzere; kambiyo senedi altındaki imzaya itiraz, İİK'nın 170. maddesinde özel olarak düzenlendiğinden, imza inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında, sonraki genel kanun olan HMK'nın 209. maddesi uygulanamayacağı, imza itirazının, İİK'nın 170/1. maddesi uyarınca satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmayacağı, ancak, icra mahkemesi itirazla ilgili kararına kadar takibin geçici olarak durdurulmasına karar verebileceği (İİK 170/2), sahtelik iddiasının imza itirazı dışındaki bir nedene dayanması sahtelik iddiasının borca itiraz niteliğinde olup, bu konunun da İİK'nın 169/a maddesinde düzenlenmiş olması nedeniyle, HMK'nın 209. maddesinin bu yönden de uygulama yerinin olmadığı, buna göre borçlunun sahtecilik nedenine dayalı olarak Cumhuriyet Savcılığına yaptığı şikayet kendiliğinden icra takibini durdurmayacağı ve bekletici mesele yapılamayağı, Cumhuriyet...
DAVA KONUSU : İCRA TAKİBİNE İTİRAZ (BORCA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Gaziosmanpaşa 6. İcra Dairesinin 2019/100631 sayılı icra dosyasında takibe konan senetteki sol tarafta olan imzanın kendisine ait olduğunu , sağ tarafta olan imzanın kendisine ait olmadığını ve senet bedelini ödediğini belirterek takibin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı 05/12/2019 tarihli celsede; "Benim davacıdan alacağım vardır, kendisi beni savcılığa şikayet etmiştir takipsizlik kararı verilmiştir. Bende davacının şikayeti sonrası senedi icraya verdim. Davanın reddine karar verilsin" diyerek beyanda bulunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 05/12/2019 gün 2019/483 E. 2019/764 K. sayılı kararla " Davanın REDDİNE," karar verilmiştir....
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davaya cevap dilekçesindeki hususları tekrar ederek, usul ve yasaya uygun mahkeme kararının onanmasına, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte kambiyo vasfına ilişkin şikayet ve imzaya itiraz talebine ilişkindir. Mersin 3. İcra Dairesinin 2020/5263 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında 18/08/2020 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 39.659,10 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 19/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 24/08/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü yolla takip başlatıldığını, müvekkilinin bu icra takibine itirazının imzaya ve borca itiraz olduğunu, mahkemece sadece imzaya itiraz yönünden değerlendirildiğini, borca itiraz ile ilgili bir değerlendirme yapılmadan davanın reddine karar verildiğini, mahkemece takip dayanağı belgenin kayıtsız şartsız borç ikrarı içerip içermediği ve alacaklı görünenin bu belgeye dayanarak kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapma hakkının bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılmadığını, müvekkilinin aleyhine bu belgeye dayalı olarak ihtiyati haciz kararı alındıktan sonra Cumhuriyet Başsavcılığına şikayetçi olduğunu, şikayet üzerine soruşturma başlatıldığını ve devamında yapılan kovuşturmada, Sanık Volkan Çınar'ın imzayı T1 kurye kılığında tebligat adı altında imzalattığını ve bu imzanın üzerine bilgisayar ortamında senet metni eklediğini beyan ettiğini, bu beyanın davayı kanıtlayan somut delil...
İcra dairesinin yetkisizliğine karar verilerek icra dosyasının yetkili ve görevli Ünye icra dairelerine gönderilmesine, yetkiye, tebligata, imzaya, borca, faize ve ferilere ilişkin itirazlarının kabulüne, takibin iptaline, alacağın %20' sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve alacağın %10' u oranında para cezasına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; senetlerin sıra senet olduğunu, senetlerin kambiyo vasfında olduğunu, sırf keşidecinin isminin yazılmamasının bononun geçerliliğini etkilemediğini, imzaya itirazları da kabul etmediklerini, yetkili mahkemenin alacaklının bulunduğu yer mahkemeleri olduğunu, bonolarda düzenleme yerinin Bursa olduğunu, Davacı borçlu tarafından yapılan itirazın reddi ile, karşı taraf aleyhine yargılama masraflarının ve ücreti vekalete hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesinde açıkça kambiyo senedindeki davacıya imzaya ve borca itiraz ettiği belirlenmiştir. İlk derece mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabul edilerek tespit edilen ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü imza ve borca itirazın süresinde olduğu ve ayrıca hacizlerin kaldırılması isteminde bulunulmuştur. O halde mahkemece davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü sair itirazların esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Takip dayanağı bono üzerinde düzenleme yerinin Bakırköy olduğunun yazılı olduğu ve yukarıda yazılı yetki kurallarına ilk derece mahkemesi kararında da değinildiği halde takipte Bakırköy İcra Dairesi yetkili olmasına karşın, yetki itirazının reddi gerekirken, gerekçe ve varılan sonuç bakımından çelişki oluşturacak şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan davacının yetki itirazın tıpkı imzaya ve borca itiraz gibi İİK'nın 169/a-1. ve 170/2. Maddeleri gereğince duruşmalı olarak incelenmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile davanın karara bağlanması da doğru değildir. Yine, yetki itirazının kabulü üzerine yasada ödeme emrinin iptaline karar verileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığı halde, Mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verilmesi de isabetsizdir. O halde, takip yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından, davacının yetki itirazı yerinde olmadığından, diğer itiraz ve şikayetlerinin incelenmesi için ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmalıdır....