Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesinin 2022/3265 Esas sayılı dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine ilişkin takibe karşı itiraz davası açıldığını, mahkemece yetki itirazının kabul edildiğini, ancak taraflarınca imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptıkları itirazların incelenmediğini, yetkilisi olduğu şirketin bu şekilde keşide ettiği bir kambiyo senedi bulunmadığını, bu sebeple yerel mahkemenin imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptığı itirazların incelenmemesi sebebiyle eksik inceleme neticesinde karar verildiğini, icra takibinde borca, imzaya, faize ve tüm fer'ilerine açıkça itiraz ettiklerini belirterek, yetkilisi olduğu şirket hakkında başlatılan takibin durdurulmasına ve iptaline, davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı tarafından borçlular Hüseyin Kargın ve Baltacı İnşaat ......

Yine davacı borçluların borca itiraza ilişkin iddialarını İİK.nun 169/a maddesine göre resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlaması gerektiği halde borçlular tarafından İİK.nun 169/a maddesinde geçen belgelerle itirazını ispatlayamadığı görülmekle mahkemece davacıların imzaya ve borca itirazlarının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2021 NUMARASI : 2020/557 ESAS, 2021/890 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , İstanbul 31. İcra Müdürlüğünün 2020/18840 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu , senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı davanın reddini istemiştir....

İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde;usul ekonomisi ilkesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürdüğü imzaya ve borca itirazın esasının incelenmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; HMK’nin 20. maddesindeki usul işlemlerinin yerine getirilip icra dosyasının ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesi, ... icra müdürlüğü tarafından borçlunun vekiline ödeme emri tebliğ edilmesi halinde borçlu veya vekili tarafından İİK’nın 168. maddesi uyarınca ... İcra Mahkemesi nezdinde imzaya ve borca itiraz edilebilecğinden ... İcra Mahkemesi tarafından icra dairesinin yetkisizliğine karar verildikten sonra, imzaya ve borca itirazın incelenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2018/385 ESAS 2021/722 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 11. İcra müdürlüğü 2018/25450 esas sayılı dosyasında imza ve borca itirazlarını olduğu ve ödeme emrinde alacaklının yerleşim adresinin belirtilmediği, ödeme emrinin iptali gerektiği, bu nedenle icra takibinin geçici olarak durdurulmasını iş bu davaya konu bononun üzerindeki imzaya itirazın kabulünü davaya konu icra takibine konu borca itirazın kabulünü yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

    Eldeki dava ve şikayet ise 13/02/2017 tarihinde yapılmıştır. Davacı vekili ise söz konusu takibe süresinde itiraz ettiği , takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından bahisle takibin iptalini istemiştir. Yapılan incelemede davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ itirazı olmadığı gibi tebliğ tarihinin de mezkur tarih olarak beyan edildiği; fakat 5 günlük kanuni müddet geçtikten sonra şikayet ve itiraz vaki olduğu anlaşılmakla aşagıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının imzaya itiraz ve kambiyo hukuka cihetinden şikayet müddeti geçmekle davanın ve şikayetin ayrı ayrı reddine" karar verildiği görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya itiraz Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine dayalı olarak yapılan icra takibine itiraz ve takibin durdurulması istemlerine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 20/09/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Dairesi'nin 2020/592 E.- 2021/1234 K. sayılı kaldırma ilamında borca ve faize yönelik itirazların incelenmesi konusunda bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği söylenmiş ise de, davalı alacaklının faizden feragat ettiği anlaşıldığından dosyanın bilirkişiye verilmediği gerekçesi ile davacının imzaya itirazının reddine, davacının faize ve borca yönelik itirazı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, takip durdurulmadığından tazminat taleplerinin reddine karar vermiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/116 ESAS 2022/648 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının müvekkili hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün 2022/10807 Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, ödeme emrinin müvekkiline 25/02/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir ticaretten ya da iptali gereken takibe konu kambiyo evrakından kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin böyle bir evraka imza atmadığını, takip konusu çekteki imza ile kaşenin kesinlikle müvekkiline ait olmadığını, müvekkiline ait olmayan imza ve kaşe ile takip alacaklısı gözüken şahıs hakkında ve buna sebebiyet...

      Bölge adliye mahemesince; davalının borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, ancak çek üzerindeki imzalara ilişkin bir itirazı olmadığı, davalının çekteki imzaya ilişkin itirazlarını ilk olarak istinaf dilekçesi ile dile getirildiği, HMK'nın 357. maddesine göre ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemeyeceğinden, ilk derece mahkemesinin, takip dayanağı çekin keşide tarihinde yapılan değişikliğin çekin keşidecisi tarafından yapıldığı ve keşide tarihine göre çekin geçerli olduğu, çekin süresinde ibraz edildiği ve bu nedenlerle kambiyo vasfında olduğu gerekçesinin doğru ve yerinde görüldüğü, davalının keşideci olarak düzenlediği ve imzasına da itiraz etmediği ve yine ödeme savunmasında da bulunmadığı çekten dolayı çek hamili olan davacıya karşı sorumlu olduğu, takibe yaptığı itirazın haksız olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir...

        UYAP Entegrasyonu