GEREKÇE: Uyuşmazlık Kambiyo senetlerine özgü talip yolu ile başlatılan takibe ve borca itiraz istemine ilişkindir....
İcra mahkemeleri, önüne gelen uyuşmazlıkları, İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenen takip hukuku kurallarına göre inceleyerek sonuçlandıran özel mahkemeler olup, verdikleri kararlar kural olarak maddi anlamda kesin hüküm oluşturmaz. Borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK. nun 170.maddesine dayalı imzaya itiraz olup, teknik anlamda bir dava değildir. Bu nedenle HMK. nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı yoktur. Ancak İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verebilir....
Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesince özetle: mahkemenin davayı imzaya itiraz olarak algıladığını ve yargılamayı imzaya itiraz olarak sürdürdüğünü, dosyada usulüne uygun yapılmış imza itirazının bulunmadığını huzurdaki davanın borca itiraz olduğunu, karşılaştırma yapmaya yetecek kadar imza araştırması yapılmadığını eksik inceleme ile karar verildiğini rapora itirazlarının değerlendirilmediğini söyleyerek kararın kaldırılması davanın reddini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine çek alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının süresi içinde imzaya itiraz ettiği görülmüştür. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu ve rapor doğrultusunda imzaya itirazın reddine karar verilmesi de yerindedir. Davacının sair itirazları ise borca itiraz niteliğinde olup İİK'nın 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı ve itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacının İİK'nın 169/a maddesi gereğince iddialarını ispatlayamadığı, takibe konu senedin kambiyo vasfına haiz olduğu anlaşılmış olup, mahkemece davacının borca itirazının reddine ilişkin duruşmalı olarak verilen karar yerindedir....
Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2021 NUMARASI : 2020/557 ESAS, 2021/890 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , İstanbul 31. İcra Müdürlüğünün 2020/18840 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu , senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı davanın reddini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2018/385 ESAS 2021/722 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 11. İcra müdürlüğü 2018/25450 esas sayılı dosyasında imza ve borca itirazlarını olduğu ve ödeme emrinde alacaklının yerleşim adresinin belirtilmediği, ödeme emrinin iptali gerektiği, bu nedenle icra takibinin geçici olarak durdurulmasını iş bu davaya konu bononun üzerindeki imzaya itirazın kabulünü davaya konu icra takibine konu borca itirazın kabulünü yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Yine davacı borçluların borca itiraza ilişkin iddialarını İİK.nun 169/a maddesine göre resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlaması gerektiği halde borçlular tarafından İİK.nun 169/a maddesinde geçen belgelerle itirazını ispatlayamadığı görülmekle mahkemece davacıların imzaya ve borca itirazlarının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....